Nazmiye hanımla evliliğinden Arzu, Yeliz ve Barış adında üç çocuğu olan Korkmaz Bülent Aksoy la yaptığı söyleşide yaptığı herişte eşinin ve çocuklarının hep desteğini gördüğünü özellikle çocukluk yıllarından sevdası olan Arıcılığı Almanya ya taşırken bu desteğin daha fazla olduğunu söylüyor ve başlıyor Arıcılık ile sohbetimiz.
Mustafa Korkmaz ın;arı konusu açılınca ilk başladığı gündeki heyecanı hala sürüyor sesine yansıyor bu duyguları.Arı yı ,Doğayı hayvanları sade hayatı bilhassa da Ulubey i çok sevdiğini üstüne basarak vurguluyor.Uzun yıllar Almanya’da arı cılık yapıyor.Aslında genetik olsa gerek rahmet li babası,annesi,kardeşleri ,yeğenleri kimi Ordu da kimi Almanya’da arıcılık yapıyor.Asıl merakım balı çok sevmemden diyor hatta email adresi bile [email protected].
Türkiyede bir çok seminerlere ,arıcılık panellerine katılıyor. Bu panallerde ARICILIK ALMANYA adlı sunumlarda bulunuyor.
Türkiye deki arıcılara Almanya’daki arıcılığı anlatmaya çalışıyor faydalı olmak istiyor.Almanya’da arıcılık yapmaya karar verdiğinde ilk iş Bad Saulgau daki arıcılar derneğine kayıt oluyor.Amaç burdaki tecrübeli arıcılarla tanışmak ,onların bilgilerinden faydalanmak,sorun olunca onlardan yardım talep ermekti oda oldu diyor.
İlk defa bir Türk ün onların arasına girip arıcılık yapması onların hoşuna gitti bana kucak açtılar yardım için ellerinden geleni yaptılar hatta bu durum benim için yaşantımın dönüm noktasıydı diyor.Yaşantısına bir renk geldiğini arkadaş dost olduklarını ve hala bilgi alışverişinde bulunduklarını söylüyor.
Arıcılığı Almanya’da bir çok bölgede kurslara giderek, diğer arıcı arkadaşlar dan ,Türkiye de ise kardeşi Nihat Korkmaz dan öğreniyor.
Bilmediğini soruyor ,okuyor ,öğrendikçe merakı artıyor, arttıkça daha çok araştırmaya yöneliyor ve aynı merak heyecan ve hevesle devam ediyor Mustafa Korkmaz.
Arıcılığa ilk başladığında arıların hiç saldırgan olmadığını gayet uysal ,çalışkan, oğula gitmediğini çok bal verdiğini fark ediyor.Sebebini öğrenince hevesi dahada artıyor.
Almanların uzun yıllardır arıda ıslah çalışması yaptığını öğreniyor ve onlarla işbirliği yapıp yapay tohumlama (DAMIZLIK) analar satın alıyor,bunları çoğaltıp çevresindeki arıcılara, Almanya içine ,Avrupa Birliği Ülkeleri ne ve Avrupa dışı ülkelere göndermeye başlıyor.
Giderek bu bir marka oluyor ve şimdi gelen taleplere yetişememekten yakınıyor Arılara fısıldayan adam Mustafa Korkmaz.
Almanya’da kovan sayısı fazla olmamasına rağmen verimin yüksek olduğu nu söyleyen Korkmaz ortalama bir kovandan katkı şurup şeker herhangi bir takviye vermeden 70-80 kg saf bal alınmaktadır diyor.

Gezginci Arıcılığın yok denecek kadar az olduğunu kendi arılarının ise bütün sene meyveliğinde sabit kaldığını başka bir yere gitmediğini belirtiyor.Eğer gezgincilik yapılsa verimin dahada artacağının altını çiziyor.Senede iki yada üç sefer sağım yapıldığını çoğunluk la süzme bal az miktarda karakovan yada çerçeve balı tüketildiğini söyleyen Mustafa Korkmaz a bizde ailesiyle bal tadında bir hayat ve başarılar diliyoruz.