KOYULHİSAR'DA SİYANÜR DİRENİŞİ: BU TOPRAKLAR TESLİM OLMAYACAK!
KOYULHİSAR'DA SİYANÜR DİRENİŞİ: BU TOPRAKLAR TESLİM OLMAYACAK!
Sivas’ın Koyulhisar ilçesine bağlı Çandır Köyü'nde faaliyet gösteren Kar Mineral Madencilik A.Ş., zehirli siyanür atıklarını doğanın kalbine gömmeye kalkıştı. Şirket, mevcut atık barajının dolması üzerine, 12 köyün ortak mera alanı olan bölgeye yeni siyanür havuzları inşa etmek için harekete geçti. Ama karşısında toprağına, suyuna ve yaşamına sahip çıkan halkı buldu.
Bu sıradan bir köy direnişi değil. Bu, Melet Havzası boyunca yaşayan binlerce canlının yaşam hakkını savunma çığlığıdır.
Sondaj için bölgeye gönderilen iş makineleri, kadınlı erkekli, yaşlısı genciyle köylülerin insan zinciriyle durduruldu. Bu topraklarda büyümüş, bu merada hayvan gütmüş, bu sudan içmiş halk, yaşam alanlarına siyanür sokulmasına geçit vermedi.
MELET IRMAĞI TEHLİKE ALTINDA!
Sadece Çandır değil; çevredeki 12 köyün ve Melet Havzası boyunca yer alan tüm yerleşimlerin geleceği tehdit altında. Çünkü maden sahasından yayılan kimyasal atıkların Melet Irmağı’na karıştığı öne sürülüyor. Bu su, yalnızca bölgeyi değil, Ordu’nun içme suyu kaynaklarını da besliyor.
Bugün bu siyanür havuzları yapılırsa, yarın Ordu’da bir bardak temiz su kalmayabilir.
"YAŞAM HAKKIMIZI ELİMİZDEN ALAMAZLAR!"
Direnişin ön saflarında yer alan köy sakini Aygüzel Çandır’ın sözleri, yalnızca bir köyün değil, vicdanı olan herkesin haykırışıydı:
“Bu güzelim cennet vatanın siyanürle zehirlenmesine izin vermeyeceğiz. Yaşam hakkımızı elimizden alamazlar!”
SESSİZ KALAN HERKES BU SUÇUN ORTAĞI OLACAK!
Bu sadece Çandır’ın ya da Koyulhisar’ın meselesi değil. Bu, toprağa, suya, hayvana, insana sahip çıkan herkesin mücadelesidir. Bugün sessiz kalan herkes, yarın kuruyacak pınarların, sararacak yaprakların ve hasta doğacak çocukların ortağı olacaktır.
Bu siyanür havuzu ya iptal edilecek, ya da halk bunu durduracak. Başka seçenek yok.