Reklam
Reklam

Babacan'dan Berat Albayrak'a tepki: Kime güvenip devir teslime gelmiyorsun?

Babacan: Şu an o koltukta oturan kişi, parti genel başkanlığı, belediye başkanlığı, hatta genel müdürlük, daire başkanlığı yapmaktan Cumhurbaşkanlığı yapmaya vakit bulamıyor

Babacan'dan Berat Albayrak'a tepki: Kime güvenip devir teslime gelmiyorsun?

Babacan: Şu an o koltukta oturan kişi, parti genel başkanlığı, belediye başkanlığı, hatta genel müdürlük, daire başkanlığı yapmaktan Cumhurbaşkanlığı yapmaya vakit bulamıyor

Babacan'dan Berat Albayrak'a tepki: Kime güvenip devir teslime gelmiyorsun?
13 Kasım 2020 - 17:53

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, partisinin 1'nci Olağan Kırıkkale İl Kongresi'nde konuştu. Burada iktidarı sert sözlerle eleştiren Babacan "'Şahtı, şahbaz oldu' derler ya... Fiili kötü yönetim yetmedi, tek kişinin ağzına bakmak kurumsallaştı" dedi.

Berat Albayrak'ın istifa etmesinin ardından Hazine ve Maliye Bakanlığı'nda devir teslim olmadığını hatırlatan Babacan "Kime güvenip devir teslime gelmiyorsun?" diye sordu. Babacan "Bir müsteşar değişse devir teslim olurdu. Şimdi görevi bırakan bakan kime güvenip de gelmiyor devir teslime? Hala "arkam sağlam" diyor. Demek ki bu milletin gözünün içine bakacak yüzleri yok" diye konuştu.

Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün "Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun. Yargı konjonktüre, birilerinin dediğine bakmaz. Yargı dosyaya, vicdanına, hukuka, Anayasa'ya bakar" sözlerine de tepki gösteren Babacan "Senelerdir yargıya talimat veren bir hükümet yokmuş gibi, ilgili bakan hakimlere "Anayasa'ya bağlı kalın" demiş. İşin en başındaki kendisini Anayasa'yla bağlı hissetmiyor" ifadelerini kullandı.

basliksiz-1-001.jpg

Babacan'ın açıklamaları şöyle:

Hani "şahtı, şahbaz oldu" derler ya… Fiili kötü yönetim iki sene evvel bu sisteme geçerek kurumsallaştırıldı. Tek kişinin ağzına bakmak kurumsallaştı. Bakıyorsunuz Adana İl Kültür Müdürü'nü, Cumhurbaşkanı atıyor. Kendi partisine Gençlik Kolları Başkanı'nı Cumhurbaşkanı atıyor. Merkez Bankası'na para politikasını o dikte ediyor. Çay fiyatlarını da o belirliyor. 84 milyonluk Türkiye, tek bir karar merci tarafından yönetilemez. Türkiye o bir kişiden büyüktür.

"ANAYASA'YI GÖZETEN BİR CUMHURBAŞKANI YOK"

Bu sistemin adını 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi' koydular ama bu sistemde aslında olması beklenen bir Cumhurbaşkanı yok. Anayasa'nın emrettiği tarafsız, milletin birliğini temsil eden, kuvvetler ayrılığını temin eden, Anayasa'nın uygulanmasını gözeten bir Cumhurbaşkanı yok.

"HER ŞEY OLUYORSUNUZ BİR CUMHURBAŞKANI OLAMIYORSUNUZ"

Şu an o koltukta oturan kişi, parti genel başkanlığı, belediye başkanlığı, hatta genel müdürlük, daire başkanlığı yapmaktan Cumhurbaşkanlığı yapmaya vakit bulamıyor. Her şeyin doğrudan veya dolaylı başkanı sayılıyor, ama gerçek anlamda Cumhurbaşkanı olamıyor. Çünkü bu sistemde her şey oluyorsunuz ama olması gerektiği gibi bir Cumhurbaşkanı olamıyorsunuz.

"BEDELİNİ ÖDEMEK ZORUNA GİDİYOR"

Devletin borcunu iki yılda ikiye katlayan bir bakan devir teslime gelmiyor. Devlet geleneğinde ayrılan bakan ile göreve yeni gelen bakan devir teslim yapar. Bu milletin gözünün içine bakacak yüzleri yok. Devlette bir genel müdür, bir müsteşar, bir bakan yardımcısı değiştiğinde devir teslim olur. Bakan değişir, devir teslim olur. Kime güvenip de gelmiyor devir teslime? "Hala arkam sağlam" diyor. Öyle zannediyor. Bu millet sizin yanlışlarınızın, akraba kayırmacılığınızın bedelini ödemek zoruna değil.

Aylardır F-35 ve S-400 kavgası sürüyordu. Milyarlarca dolar harcanmasına rağmen S400'ler de F35'ler de kullanılamıyor. Hem parayı kaybettiler, hem füzeleri kaybettiler, hem savaş uçaklarını kaybettiler. Bu hükûmetin tek bildiği; kaybet-kaybet. Ekonomi politikalarına senelerce müdahale ettiler, F35 ve S400 krizini çıkardılar, beğenmedikleri kararları veren hakimleri görevden aldılar. Şimdi hiçbir sorumlulukları yokmuş gibi davranamazlar.

"ACI REÇETEYE RAZI OLMAYACAĞIZ"

Senelerdir yargıya talimat veren kendileri değilmiş gibi, Adalet Bakanı da hakimlere "Anayasaya bağlı kalın" dedi. İşin en başındaki kendisini Anayasayla bağlı hissetmiyor. Siz kimi kandırmaya çalışıyorsunuz? Kime aptal muamelesi yapıyorsunuz? Tüm bakanlıklar, tüm kurumlar, il müdürlüklerine dek herkes Külliyedeki tek kişinin ağzının içine bakıyor. Kendiniz kriz çıkarttıktan sonra millete "acı reçeteye razı ol" diyemezsiniz.

"TÜRKİYE KISIK SESLE KONUŞMAYACAK"

Sokak röportajlarında fikirlerini söyleyen insanlar gözaltına alınıyor. İnsanlar sırf Cumhurbaşkanı'nı eleştirdikleri için tutuklanıyor. Fikirlerden, sözlerden, kelimelerden korkuyorlar ama biz korkmuyoruz. İnsanlar fikirlerini ifade etmekten çekinmeyecek, korkmayacak. Türkiye kısık sesle konuşmayacak. Türkiye'de herkes özgürce fikirlerini ifade edebilecek, birbiriyle rahatça tartışabilecek. Kimsenin şüphesi olmasın. Artık korkmak yok, DEVA Partisi var."

BERAT ALBAYRAK DEVİR TESLİME KATILMADI

8 Kasım'da sosyal medya paylaşımı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı görevinden istifa eden Berat Albayrak yerine atanan Lütfi Elvan, gazetecilere yaptığı ilk açıklamada Albayrak'ın devir teslime katılmayacağını söylemişti. 

"Berat Bey'in sağlık problemleri nedeniyle devir teslim törenini gerçekleştiremeyeceğiz" diyen Elvan,  Albayrak ile telefonda görüştüklerini belirterek "Hizmetlerinden dolayı teşekkür ettik. O da bize görevimizden dolayı başarılar diledi" ifadelerini kullanmıştı. 

BAKAN GÜL'DEN 'ANAYASA' ÇIKIŞI

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül'ün, dün yaptığı "Bırakın adalet yerini bulsun, isterse kıyamet kopsun. Yargı konjonktüre, birilerinin dediğine bakmaz. Yargı dosyaya, vicdanına, hukuka, Anayasa'ya bakar. Bizim beklentimiz budur" açıklaması dikkat çekmiş, Gül'ün açıklamaları sosyal medyanın da gündemine oturmuştu. 

'Anayasa' vurgusu yapan Gül şunları kaydetmişti: "Arkadaş, yargı konjonktüre bakmaz, yargı hatıra bakmaz, yargı birilerinin dediğine bakmaz. Yargı dosyaya, vicdanına, hukuka Anayasa'ya bakar. Bizim beklentimiz budur. O yüzden adalet yerini bulsun ne olursa olsun yargı mensuplarının yanında HSK vardır, bu millet vardır.

Hiç kimsenin tavsiyesine, talimatına, telkinine bakarak değil, dosyaya bakarak vicdanınıza göre karar verin ve 83 milyon huzur içerisinde geleceğe daha güvenle baksın. Bu konuda bütün hakim ve savcıların, adalet sisteminin yanında güçlü şekilde durmaya devam edeceğiz."

Bu haber 4950 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum