Cumhuriyet Kitap'ta ilk ilanımızı vermiş, "heyamola heyamola, hisa hoo" diye başlık atmıştık.  Bizi etnolojik kökeni olan bir yayınevi sandılar. Hatta "heyamola" bir Karadeniz şarkısı ( aslında denizcilerin ) ve ritüeli sanıldığı için tirek "Laz" bunlar diyenler oldu. 

Sonra bi baktılar, bunlar İstanbul, İzmir kitapları yayınlıyor.

Daha da ne çok kitap.. kentler, tarih, araştırma, roman, öykü, ..

Heyamola, Akdeniz, Ege, Karadeniz denizcilerinin ortak dili, lingua franca'sıdır. O nedenle seçmiştim bu ismi ve logosunu bir gün bir yayınevi kurarsam diye, kuruluşundan 5-6 yıl önce elimle çizmiştim. 

Ne mi yaptık?

13 yılda tam 400 kitap yayınladık,
737.500 kitap bastık.
Bu kitapların 650 Bini okurların elinde.
Okurlarımız bizi artık ulusal ve hatta uluslararası bir yayın kuruluşu olarak görüyor. 

Ancak, 2018 yılı yayıncılık açısından sıkıntılı bir dönem.

Çoğu zincir mağazalar (D&R, gibi) raflarına kitap koymaktan vaz geçiyor. Kitap artık internet satış sitelerinden edinilecek. Kimse kitapçı kitapçı dolaşıp güncel kitap aramasın. Vay benim kitabım nerede sorusunun cevabı internet ve sosyal medyada. Bir kitabın satış ve tanıtımı için yazarın da çabası hatta finansmana katkısı gerekiyor. Çünkü kitap artık bir ticari meta. Fikrini, düşüncesini yaymak isteyen ya sponsor bulacak veya kendisi bütçe sunacak. Yayınevlerinin tek görevi yazarı ve kitabı görünür hale getirmek.

İşte 13 yıllık deneyimim bunları öğretti bana.
Beleş bilgi bunlar, istediğiniz gibi değerlendirin lütfen.

Ömer Asan 

www.heyamola.net
www.romankahramanlari.com