Reklam

Kör olan biz miyiz?

Köyünde ve çevresinde ondan önce bir tek meyve ağacı olmadığı halde, Sivrialan’da içinde elmadan kayısıya, kirazdan cevize kadar tüm meyvelerin olduğu bahçeyi yapmaya başladığı zaman köylüleri “Atalarımız bunca yıl böyle bir iş yapmamışlar, şu kör adam onlardan iyi mı bilecek ki böyle ise kalkıştı?” demişler. Birkaç yıl sonra ağaçlar yetişip meyve verdiğinde “O kör değilmiş, meğer kör olan bizmişiz diyerek Aşık Veysel’i kutlamışlar.

Kör olan biz miyiz?

Köyünde ve çevresinde ondan önce bir tek meyve ağacı olmadığı halde, Sivrialan’da içinde elmadan kayısıya, kirazdan cevize kadar tüm meyvelerin olduğu bahçeyi yapmaya başladığı zaman köylüleri “Atalarımız bunca yıl böyle bir iş yapmamışlar, şu kör adam onlardan iyi mı bilecek ki böyle ise kalkıştı?” demişler. Birkaç yıl sonra ağaçlar yetişip meyve verdiğinde “O kör değilmiş, meğer kör olan bizmişiz diyerek Aşık Veysel’i kutlamışlar.

Kör olan biz miyiz?
01 Haziran 2021 - 09:34

Süreyya Özcanım
Ömrünün belli bir bölümünü köy Enstitülerinde öğretmenlik yaparak geçiren ,
Bundan elli yıl önce yaşamış , böylesine uzağa gören bir insan öldükten sonra bile toprağı için,
'' Mezarıma taş koymayın beton dökmeyin,ben öldükten sonra üzerimde otlar bitsin,çiçekler açsın taş kapatır çimento kapatır hiç kimse istifade edemez benim toprağım da milletime hizmet etsin oradaki biten otlardan koyun yesin et olsun kuzu yesin süt olsun arı yesin bal olsun''
Nasıl bir yürek nasıl bir millet nasıl bir toprak sevgisidir
Toprağın da kültürel değerlerimizin de kadrini kıymetini bilemedik.
Öldükten sonra bile topraklarımız için kafa yoran yaşam ustalarına verecek cevabımız bile yok.
O verimli o güzelim toprağın üzerine
onca doyumsuz ve vurdumduymaz
yaptığımız zararlardan vazgeçmediğimiz sürece de hani derler ya” bizim o toprakta yatacak yerimiz yok”
Toprağı göremeyen o değerli üstad bize hepimize toprağı anlatmış...
Aslıma karışıp toprak olunca
Çiçek olur mezarımı süslerim
Dağlar yeşil giyer bulutlar ağlar
Gökyüzünde dalgalanır seslerim
Ne zaman toprakla birleşir cismim
Cümle mahluk ile bir olur ismim
Ne hasudum kalır ne de bir hasmım
Eski düşmanlarım olur dostlarım
Evvel de topraktır sonra da adım
Geldim gittim bu sahnede oynadım
Türlü türlü tebdilata uğradım
Gahi viran şen olurdu postlarım
Benden ayrılınca kin ve buğuzum
Herkese güzellik gösterir yüzüm
Topraktır cesedim güneştir özüm
Hava yağmur uyandırır hislerim
Alimler alemi ölçer biçerler
Hamını hasını eler seçerler
Bu dünya fanidir konar göçerler
Veysel der ki gel barışak küslerim
"Gel barışak küslerim..."

Süreyya Özcanım

Bu haber 347 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum