PERŞEMBE YAYLASI KAVGASI DEVLET CİDDİYETİNE YAKIŞMADI


* Yavuz Selim Eser

Çeşitli zamanlarda sert siyasi çıkışlarıyla gündeme gelen Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Enver Yılmaz, son bombasını da Perşembe Yaylası Şenliklerinde patlattı.
Ordu Emniyet Müdürünü protokolde “yerine” oturması için uyaran Yılmaz, emniyet müdürüyle itiş kakış pozisyonuna düşmesiyle ilimiz adına şık olmayan olumsuz bir tablo ortaya koydu.

Aslında tarafların sürtüşmesi, geçmişlerindeki husumetleri kamuoyuna yansıması gerekmezdi.
Kaldı ki Enver Yılmaz’ın protokolde kimlerin nereye oturup kimlerin nereye oturmayacağını takip etmesi daha çok basitleştirmiş durumunu. Emniyet müdürüyle olan husumetini bu davranışıyla açık etmiş.

Biz Enver başkanımızın makamı gereği Ordu’ya yaptığı yatırımlarla ve yaptığı hizmetlerle anılmasını isteriz. Siyasi çekişmeleri ve sürtüşmeleriyle anılan bir başkan olsun istemeyiz. Gururumuz, mutluluğumuz yaptığı hizmetlerle anılmasıdır.

Perşembe Yaylası Şenliklerindeki kavga hiçbir tarafa fayda sağlamamıştır. Aksine iki makam sahibi şahsiyete zarar vermiştir. Kamuoyu önünde yakışık almayan konuma düşmüşlerdir.
Üzücüdür. Kavgayla anılmak istemeyen Ordu’yu utandırmıştır.

Sayın Valimiz Seddar Yavuz’da olayla ilgili yaptığı kısa açıklamasında “Ordu adına utandım, kendi adıma utandım” demesi protokol sürtüşmesinin ne kadar basite düştüğünü gösteriyor.

Başkan ve müdür kavgası büyükşehir belediyemizdeki böcek aramasında başlamış ve halen devam etmektedir. O halde bunun böyle gitmeyeceği net haliyle açığa çıkmıştır.
Enver bey’de olay sonrası yaptığı konuşmada “… hiçbir kamu görevlisi seçilmişlere ayar vermeye yeltenemez. O süreç 2002’de AK Partinin iktidar olmasıyla bitti…” söylemiyle mesajını vermiştir.
Yani; emniyet müdürü ile ilgili bir tasarruf yapılmasına vurgu yaptı. Çünkü Enver Bey daha önceden de müdür için çeşitli ithamlarda bulunmuş ve aralarındaki sürtüşmeyi kamuoyu ile paylaşmıştı.

Bu kavga Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un gözü önünde yaşandı.
Sayın Kurtulmuş; olay anında vali ve emniyet müdürü ile alanı anında terk etmiş ve şenliklere bir daha dönmemiştir.
Oysa sayın bakanımız sahayı terk etmektense oturmayı tercih etmeliydi. Hatta sürtüşmeli olan tarafları iki yanına alıp oturmalıydı. Toplumsal barış adına da önemli bir fotoğraf vermiş olurlardı. O zaman devlet ciddiyeti sergilenmiş olurdu.
Şimdi nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?
Numan Kurtulmuş, bürokratları aldı yanına sahayı terk etti. Bu da Enver Yılmaz’la olan çekişmesini somutlaştırıyor anlayışını hakim kılıyor.
Perşembe Yaylası sürtüşmesi devlet ciddiyetine yakışmadı.
Bu siyasi çekişmeye bir an önce son verilmeli.
Herkes görev mahalline dönüp işine bakmalı. Parti içi sürtüşmelerden, bürokrasiyle sürtüşmelerden ilimize hizmet gelmez.
Biz Ordulular olarak böyle tablolar görmek istemiyoruz. Tek beklentimiz her yetkilinin kendi alanında hizmet üretmesidir.
Sayın başkanımız Enver Yılmaz’da “bu ilin her şeyi benden sorulur” havalarından geri durmalıdır. Barışçıl tavır ortaya koymalıdır. Tabii ki kendisine güveniyoruz. Bu güvenimizi de kısır çekişmelere yeltenerek kaybetmesini istemeyiz. Kamu bürokrasisinin de yapması gereken işler vardır. Her işi büyükşehir yapamaz. Güvenlik hizmetlerinin de sürdürülmesi lazım. Emniyet Müdürümüzde kendi alanında çalışacaktır.
Amaç Ordu’ya hizmet… Ordu’ya hizmet… Ordu’ya hizmet olmalıdır…