ALLAHSIZ YAPIP AMERİKASIZ YAPAMAYANLAR !




Zaten coğrafyamızın en nefret ettiğim şeyi de buydu. Kendi ülkemizin yönetimini ve rejimini demokratik yollarla şekillendiremiyor, mutlaka Amerika’nın ya da Rusya’nın kuyruğuna takılıyorduk. Aslına bakarsanız, daha doğru cümle şu bence: Ya Amerika’nın ya da Rusya’nın metresi oluyoruz. Bizim coğrafyamızda, Amerika karşıtlığı aslında “Amerika sadece benimle yatsın, başka metres tutmasın.” tavrından ibarettir.

Muhalif iken herkes Amerikan karşıtıdır, iktidara gelince, “Amerika vazgeçilmez müttefikimiz”dir. Hele de metreslik ücretimizi de peşin ödüyorsa, tadından yenmez. 

Dün meydanlarda Amerikan aleyhtarı sloganlar atanların, iktidara gelince birden gözleri açılır, gökten bir nur iner ve Amerikasız yapamayacaklarını anlarlar. Birden hepsi “reel politik” diye bir şeyin varlığını hatırlarlar.

Kendileri Amerika ile aynı yatağa girmekte bir mahzur görmeyenler, her önlerine çıkan muhalifi, “Amerika ile kırıştırıyor, aşna fişne yapıyor, namussuz!” diye suçlamaktan da geri kalmazlar. 
Hâşa, bu insanlar Allahsız yapar; ama Amerikasız yapamazlar.

(Harun Çelik'in HARMATAN kitabından)