Ekinezya bitkisi ile başlayan bir şifa hikayesi ve bir proje!


Türkiye’nin en az bilinen zengin varlığı tıbbi ve aromatik bitkileridir. Her gün yeni bir tür öğreniliyor ve her gün yeni bir bitkinin sağlık ve beslenmemize katkısı gündem oluyor. Benim adını çok duyduğum ve yeni tanıma şansı bulduğum tıbbi ve aromatik bitkilerden biri Ekinezya oldu.


 Fikri Türkel

Ekinezya bitkisini, muhtemel ki tazesini ve bahçesinde çok azımız görmüştür. Çünkü 50 dönüm kadar ancak ekilmeye yeni başlandı. Ekinezya’nın tarımının ve bilgisinin yanında güzel bir başarı hikayesi de öğrenmiş oldum.

Geçen yıl yapılan Tarım Orman Şurası’nda “1000 köye tıbbi aromatik bitkiler ekilecek” kararı alınmasını burada hatırlatmak istiyorum. Ekinezya tarımı bu 1000’den biridir. En kısa zamanda yenilerini de görmeyi diliyorum.

 

Tıbbi ve aromatik bitkilerin tarihi!

Başarı hikayesinden önce, tıbbi ve aromatik bitkilerle (TAB) ilgili kısa bir bilgi vermek istiyorum. Bitkilerin tıbbi amaçla kullanımına dair en eski kayıtlardan bazıları, 5 bin yıl öncesinde Sümerler’in ve Asurlar’ın 250’den fazla farklı bitkiyi şifa amaçlı kullandıklarının kayıtlarını taşıyor.

Endemik ve flora zenginliğine sahip Anadolu’da büyük bir geleneksel tıp birikimi oluşmuştur. Anavarza’lı Pedanius Dioscorides (MÖ 90-40) tarafından kaleme alınan De Materia Medica, Anadolu halk tıbbı üzerine en eski ve kapsamlı belge olarak kabul ediliyor.

Atalarımızdan gördüğümüz şekliyle hepimiz bir tıbbi ve aromatik bitkiyi hayatımızın parçası yapmışızdır. Çünkü, Türkiye’de ağırlıklı olarak mide ve böbrek hastalıkları, ateş, soğuk algınlığı ve öksürük, kanama ve yaralar, mantari ve bakteriyel enfeksiyonlar, yanıklar ve ağrıları, böcek ısırığı ve zehirlenmesi, grip, ishal, romatizma, uykusuzluk, yorgunluk ve halsizlik, sarılık, gerginlik, siroz, kanser ve kardiyovasküler hastalıkların tedavisi gibi pek çok alanda tıbbi ve aromatik bitki kullanılıyor. Biz buna geleneksel tıp diyoruz.

Pandemi ile tıbbi bitkilere talep katlandı!

1990 sonrası bütün dünyada daha yaygın hale gelen ve tabiattan yabani olarak toplanılan bu bitkiler artık kültürleri yapılıyor ve çok yaygın olarak üretilip, tüketiliyor. Koronavirus pandemisi ile birlikte tıbbi bitkilerin talebi katlanarak artmaya devam ediyor. Türkiye pazarının 3 milyar dolar olduğu tıbbi ve aromatik bitkilerin dünya pazarının da 100 milyar doları aştığı öngörülüyor.

Türkiye’de geleneksel tıpta en fazla kullanılan tıbbi ve aromatik bitkilerle ilgili bir hatırlatmada bulunayım: Kekik, adaçayı, defne, biberiye, kimyon, çörek otu, kişniş, rezene, çemen, kebere, defne, oğul otu, kırmızı biber, çöven ile resmi kanallarla önceden belirlenmiş miktarlar dahilinde olmak kaydıyla göl soğanı (Leucojum aestivum), kandil kökü (Cyclamen hederifolium) ve kardelen (Galanthus elwesii) gibi yumrulu ve soğanlı bitkilerdir.

Gül, kekik, adaçayı ve turunçgillerin işlenmiş ya da yarı-işlenmiş uçucu yağları ile morfin, oleoresin, reçine, absolü ve zamklar gibi ekstraktlar, ihracat listesinde yer alan tıbbi ve aromatik bitki ürünleridir.

Türkiye’nin tıbbi ve aromatik bitkiler ihracatı sınırlı kalıyor

Türkiye’de yetişen tıbbi ve aromatik bitkilerin yaklaşık 200 türünün dünyada pazar potansiyeli olmasına karşılık sadece 70-100 kadarı ihraç edilmektedir. Buna karşılık yurt içinde alım ve satımı yapılan tıbbi ve aromatik bitki çeşidi 350’yi bulmaktadır.

İşte alım ve satımı yapılan bitkilerden biri de Ekinezya. Şimdiye kadar ithali yapılan, talebi her yıl artmaya devam eden ve kültürü yapılabilen Ekinezya tarımının Bursa’nın Karacabey İlçesinin Dağkadı köyünün kadınlarıyla bir hikayesi de oluştu.

Yerli Yerinde Projesi

Hikayenin ardında ABC Deterjan var. Üç yıldır “Yerli Yerinde” adıyla sosyal sorumluluk projelerini takip ediyorum. Şirket, kadın çiftçiler ile birlikte kırsal kalkınma stratejisine dayalı kurumsal sosyal sorumluluk projesi ile her yıl farklı bir bölgede farklı bir tıbbi ve aromatik bitki yetiştirmeye destek veriyor. Safran ile başlayan projede geçen yıl Taflan üretimine destek gelmişti. 2020 yılında destek amaçlı seçilen bölge Bursa’nın Karacabey ilçesinin Dağkadı köyü, destek verilecek tıbbi ve aromatik bitki ise Ekinezya seçildi.

Proje kapsamında ilk olarak Osmaniye ilinin Bahçe ilçesinde kadın çiftçilerle safran üretimi yapıldı. Pilot proje olarak yapılan denemelerde safranda büyük başarı elde edildi. İlk yıl 600 gram safran üretilmesi sağlandı, 20 kadın proje sayesinde gelir elde etti. Bu safranların tümünden elde edilen hasılat kadınlara gelir olarak dağıtıldı.

İkinci yıl Yerli Yerinde projesinin sürdürülebilir ve kurumsal olması hedefiyle Tarım ve Orman Bakanlığı ile stratejik ortaklık gerçekleştirildi. Ordu’nun Perşembe ilçesinde Taflan bitkisine destek verilerek çürüyen Taflan meyvelerinin ekonomiye katkı sağlaması gerçekleştirildi. Ordu Perşembe’de kurulan meyve kurutma ünitesi sayesinde bu yıl sonuna kadar Taflan dahil 400 ton meyve değerlendirilmiş olacak.

2020 yılının projesi Ekinazya!

2020 yılının projesi olarak seçilen Ekinezya bitkisi şu ana kadar ekonomik anlamda değeri olan bir bitki değil. Türkiye’de bazı bölgelerde yetiştiriliyor ancak pek çok tıbbi ve aromatik bitki gibi ekonomik değeri henüz yok.

Hikayenin oluşmasının bir de Dağkadı Köyü kadınları açısından ilginç bir gelişmesi var. Verimli topraklara sahip köyün kadınları ürettikleri ev tipi turşu, salça ve reçel gibi ürünleri değerlendirmek için bir araya geliyor. Bursa Tarım İl Müdürlüğü de bunlara destek veriyor. Kadınlar ilgi görünce kooperatifleşme yoluna gidiyor. Geçen yıl deneme amaçlı olarak küçük çaplı lavanta, biberiye ve ekinezya ekiyorlar. Bu üç üründen en cazip gelen ekinezya oluyor.

Bu sırada Bursa Tarım İl Müdürlüğü, ABC Deterjan ile Dağkadı Üreten Kadınlar Kalkınma Kooperatifini bir araya getiriyor ve projelerine destek olmasını sağlıyor.

Yaklaşık 1,5 ton ekinazya hasat edilecek

Mart 2020’de alınan 20 bin adet ekinezya fidesi dikildi ve ekinezya bitkisinin gayet verimli olarak yetişmeye başladığı görüldü. 1 dönümlük alandan 300 kg ekinezya elde edildi, bu rakam ortalama rekoltenin oldukça üzerinde. Yetişen ekinezyaların kurutularak ekonomik değer sağlaması amacıyla Dağkadı Üreten Kadınlar Kalkınma Kooperatifinin kurutma makinesi başta olmak üzere tüm teknik ekipmanın satın alınması sağlandı.

Hasat sonunda elde edilecek yaklaşık 1.5 ton ekinezyanın satışı için aktar toptancıları ve e-ticaret için altyapı çalışmaları sürüyor. Ekinezyanın 100 gramının piyasadaki satış değeri yaklaşık 25 TL hasat sonunda elde edilmesi planlanan 1.5 ton ekinezyanın ekonomik değeri yaklaşık 375 bin TL ila 400 bin TL arasında değişiyor.

Kadın kooperatifinin tesisinde oluşturulan teknik ekipman ve kurutma makineleri sayesinde ziyan olan pek çok sebze ve meyve de değerlendirilecek. Bu sayede yıllık yaklaşık 1 milyon TL’lik gelir elde edilebilecek.

“Kadınlar tarımda daha fazla değer yaratıyor”

Projenin hayata geçmesini sağlayan isimlerden olan Bursa Tarım ve Orman İl Müdürü Hamit Aygül “Bursa’da çok büyük oranda çiftçiliği kadınlarımız ile yürütüyoruz. Açıkçası tarım alanında kadınlarımızın erkeklerden daha fazla değer yarattıklarını söyleyebilirim. ABC’nin bize başvurusu ile birlikte bir taşla iki kuş vurmuş olduk.” diyerek yeni projelerin de gelebileceğinin işaretini verdi.

Yağmurlu bir günde bizi ağırlayan Dağkadı Üreten Kadınlar Kalkınma Kooperatifi Başkanı Aylin Yıldız’ı oldukça umutlu gördüm.  Yıldız şu anki ekinezya tarımı hakkında şu bilgileri verdi:

“5 dönümlük arazimizi ekinezya yetiştirme alanı olarak ayırdık. 100 gramı 25 TL’den satılan ekinezyayı 2020 yılında 1.5 ton kadar elde etmiş olduk. Bu alanda 30 kadınımız bu işten ekmek yiyecek. ”

Umarım bu proje diğer köylere de örnek olur…

Ekinazya bitkisi

Meraklısı için bitki ile ilgili biraz daha bilgi vereyim….

Ekinezyanın çiçeklenme süresi Haziran ayında başlar ve Ekim ayına kadar devam eder. Herba hasadı dikim ilkbaharda yapıldığında aynı yıldan başlamak üzere 3-4 yıl boyunca her sene yapılabilir. Kış soğuklarında sadece toprak üstü aksamı kurur. Kökler ilkbaharda yeni bitkiler oluşturur.

Tohum hasadı 2. yıldan başlamak üzere her sene yapılabilir. Yaprak ve çiçek gövdeden ayrılıp taze kullanılır ya da kurutulur. Kök gelişiminin iyi olduğu 2. yılda daha iyi verim alınır. Kurutulan ekinezya drogları plastik kutularda, serin ve karanlıkta depolanmalıdır. İyi bakım şartlarında, yaklaşık 800 kg/da kadar drog herba, 200 kg/da drog çiçek verimi alınmaktadır.

Kuzey Amerika’dan dünyaya yayıldı!

Ekinezya Kuzey Amerika kökenli bir bitki olup, dünyanın birçok ülkesinde tarımı yapılmaktadır. Alternatif tıpta bitkisel ilaç, peyzajda süs bitkisi, yem sanayinde çiftlik hayvanları ve yaban hayvanları tarafından yem olarak kullanılan, Echinacea türlerinden E. purpurea’nın kullanımı ve üretim alanı da hızla artmaktadır.

Avrupa’da Echinacea purpurea’dan yapılmış 280’den fazla farklı ürün satılmakta olup, en çok kullanılan ürünler arasında merhem, tentür, losyon, krem, sıvı ve kuru ekstrakt ve diş macunları sayılabilir.

Ülkemizde ise tarımı yeni olan ekinezya, yaklaşık 50 dekarlık bir üretim alanına sahiptir.

Ülkemizde ekinezya içeren sağlık ürünleri eczanelerde satılmaktadır. Bu ürünler ithal edilmektedir. Özellikle bağışıklık sistemi güçlendiricisi ve soğuk algınlığında iyileştirici olarak yardımcı olmaktadır. Bunun yanında ekinezya çayları da bitkisel çay olarak tercih edilmektedir.