Tarımsal ürün ile kalkınma olmaz


 
Arkadaşlarım, tarımsal üretimi küçümsediğimi söylüyor. Küçümsediğim yok. Ancak, benim yaptığım rakamsal değerlendirme. Rakamlara baktığımız zaman, tarımsal ürünler para etmiyor. Ancak, bu durum tarımsal üründen vaz geçeceğimiz anlamına gelmez. Zira gıda olmadan insan varlığını sürdüremiyor.
 
Tarımsal ürünlerin çok üretilmesi de işe yaramıyor. 18. Yüzyıl ekonomistlerinden Gregory King ''Tarımsal ürünlerde çok üretmek, çok gelir sağlamaz'' diye yazıyordu. Ekonomistler bu durumu ''King Kanunu'' adı altında ekonomik literatüre kaydettiler. 
 
King kanunu ''Tarımsal ürün talep elastikiyetinin düşük olmasından'' kaynaklanıyor. Ekmeğin fiyatı düşünce insanlar daha çok ekmek yemiyor. Ancak, tarımsal ürünlerdeki daralma, fiyatı hızla artırıyor. Bu nedenle, tarımsal ürünlerin optimal seviyede (ne çok ne de az) üretilmesi gerekiyor.
 
Benim üzerinde durduğum konu üretimde yakalanması gereken OPTİMAL seviyedir. Bazı yorumcuların ifade ettiği gibi, tarımsal ürün üretiminden vaz geçelim anlamına gelmez. Meselenin ekonomi açısından önemini aşağıdaki şekilde özetlemekte yarar var. Sadece tarımsal ürüne ağırlık veren toplumlar yaşar, ama refah üretemez. Zira, sanayi ürünleri, tarımsal ürünlerin artı değerini elinden alıyor. Nitekim, bir kamyon domates satıp bir adet cep telefonu satın alınamıyor.  
 
Bir adet I Phone G 64 fiyatı= 8.999,90 TL dir. Bir Kg domates 4-5 lira. Birnur Hn. Altınovada kilosunu 1,5 liradan satın alıp, salça yaptı. Bir adet I Phone satın almak için 2 ya da 6 ton ton domates vermek lazım. Ekmeklik buğdayın kilosu iki buçuk lira civarında. Bir adet I phone için 4 ton buğday vermek lazım geliyor. 
 
 Geçtiğimiz 6 ayda, Ruyaya 600 milyon kilo domates satmışız. Elde edilen para, S 400 lerin onda birini karşılamıyor. Sanayiye ve teknolojik üretimlere önem vermeyen toplumlar, ekonomide geri kalıyor.
 
Şinasi Kara