BAŞKANLARIN SUYLA SINAVI...


Bugünlerde biraz daha azalsa da Niksar'da altyapı çalışmaları nedeniyle su kesintileri insanları bıktırmış...
Reşadiye'de de aynı sebepten olmasa da yaz boyu benzer sorunlar ve şikayetler devam etti...
Zile hakeza; Zile'den de buna benzer şikayetler son aylarda epeyce arttı...

Bu su sorunu gelecek yılda yaşanırsa; bu ilçelerdeki hiç bir belediye başkanının buna makul bir bahanesi olamaz...
Mevcut sorunu çözmek ve riskleri yönetmenin ötesinde; yaklaşan sorunu tespit edip, sorun daha meydana gelmeden bertaraf etmek gibi sorumlulukları var belediye başkanlarının...
Bazı sorunlarsa öyle tamirle vs. ile çözülemeyecek kadar zor sorunlardır...
Kente su getirmekte bunlardan biridir...

Bu belediye başkanlarımızın kentlerindeki su sorunlarını, belediyenin imkanları ile çözme kapasiteleri yoksa, bununla ilgili açıklamalar yaparak, çözmesi gerekenleri hem uyarması hem de onların üzerinde kamuoyu baskısı oluşturması gerekiyor...
Şu ana kadar herhangi bir ilçemizin belediye başkanından, buna benzer bir açıklama ya da yakınma duyamadık...

Önümüzdeki aylar ve yılda da bu sorunlar aynen önümüze gelirse, o kentlerin belediye başkanlarının bu konuda birinci derecede sorumlu olacaklarını hatırlatmama gerek yoktur sanırım...
Biz onları sadece gösterişli makam odalarında otursun, lüks makam arabaları ile gezsin, uyduruk gaydırık organizasyonlarda, memleketin asıl sorunlarından alakasız açıklamalar yapsınlar diye seçmiyoruz...
Hayır, bunları illa da yapacaklarsa; en azından, ana görev ve sorumluluklarını ihmal etmeden yapsınlar..

Bir arıza yokken İlçede bazı mahallelere su veremeyip, kesinti yapacak başkanın, bunu belediye hoparlöründen anons etmesi yetmez...
Sorunun nereden kaynaklandığı, bunun çözümünün ne olduğu, o çözümün nasıl hayata geçirileceği ve ne zaman çözüleceğine dair de elini taşın altına koyan açıklama yapması gerekir...
Tabi; sorumluluğunu biliyorsa... omuzunda nasıl bir yük, nasıl bir vebal taşıdığının farkındaysa...

Bu, aynı zamanda milletvekillerimiz için de böyledir...
Onlarda, bu kentlerin sorunlarını bilmek, çözüm üretim aşamalarını takip etmek ve tıkanıkların aşılmasında devreye girmekle yükümlüler...

Bu konuda en az sorumluluğu olan benim...
Ne seçilip bir görev almışım.. ne devlet bana bunları takip et diye maaş ödüyor... Ne de çözülmezse benim bir kalbur samanım yanar...
Buna rağmen yine de takip edeceğim...