İRANDA NELER OLUYOR ?




İran, etnik yapı bakımından çok karmaşık bir ülkedir. Nüfusun yüzde 42 si Türklerinden oluşuyor. Yüzde 2 si araplardan, yüzde 10 kürtlerden oluşuyor. Beluciler var, Peştunlar var. Kaşgaylar var. Gilekler var. Lurlar var....

Mollalar, İranı bir arada tutan kuvvetin ŞİİLİK olduğunu biliyor. ŞİİLİK üzerine ortak payda inşa ediyorlar.  Ortak paydayı, Orta Doğuda  Şİİ yayılmacılığına alet ederek, toplumu ikna etmeye çalışıyorlar. Nitekim, Irak'da Haşdi Şabileri destekliyor. Lübnan'da, Hizbullahı destekliyor. Yemen'de  Hussileri destekliyor. Suriye'de Nusayrileri (Arap Alevilerini) destekliyorlar.  Bu desteklemeler, içerideki sorunların dışarı aktarılması sayesinde, şimdiye kadar İranı bir arada tutmaya yetmiştir.

Ancak, mollalar hata yaptılar. Gereksiz yere, İranda yaşayan Sünni Müslümanları bakıladılar. Türklerin, Türkçe okul açmasını yasakladılar. Türkleri, Kürtleri ve diğer azınlıktaki halkları Fars Kültürü ile asimile etmeye çalıştılar. Başarılı olamadılar. Başarısızlığın gerisinde, iletişimdeki mucizeler yatıyor.  Milletler, din paydasında bir arada tutulamıyor. Irk söylemi kulağa daha hoş geliyor.

Bardağı taşıran olay, Karabağ Savaşı sırasında gerçekleşti. Mollalar, Ermenileri tuttular. Tırlar ile Ermenilere yardım göndermeye çalıştılar. İranda yaşayan Azerbaycan Türkleri tırların önüne çıktı. Engellemekle kalmadılar, Yukarı Azerbaycan ile  dayanışma sürecini başlattılar. 

Mollalar, İran Kürtlerini adam yerine dahi koymuyor. Kürtlerin  1946 yılında  Mahabat Cumhuriyetini kurmalarını unutmadılar. Baskılama devam ediyor. Etki, tepkisini gösteriyor. Kürtler, Farisiler ile bir arada yaşamak istemiyor. 

Şii paydasında, ülkeyi bir arada tutmak isteyen Mollalar, şiddete baş vurmaktan çekinmediler. Toplumsal olaylarda, şiddet, karşı şiddeti doğuruyor. Mollalar teolog oldukları için sosyoloji bilgileri zayıf. Çok sürmeden, İran'da idamların başlayacağını görmek tesadüf olmayacaktır.

Mollar, içeride oluşan kalkışmayı ''dış güçlere'' bağlıyor. İran'da dış güç denildiği zaman, akla Amerika gelir. Tabiatıyla, Amerika İrana hoş bakmıyor. Nükleer silah yapmasını istemiyor. Ambargo uyguluyor. Ancak, İran'ın yayılmacı Şİİ politikasından Amerika son derecede memnun. Zira, İran Orta Doğudaki Şiileri kullanarak kargaşa yaratıyor. 

Amerika her türlü kargaşayı sever. Kargaşacı İran ile Amerikanın dış politikası uyuşuyor. Bu nedenle, Amerika son kalkışmadan memnun olsa dahi, İran'ın dağılmasını istemez. İran dağıldığı taktirde, Arapları baskı altında tutamaz. İran korkusu yüzünden, Araplara  silah satma olanağını kaybeder.

Eninde sonunda, Yukarı Azerbaycan ile İran Azerbaycanı birleşeceklerdir.  1812 yılında, Aras Nehrinin kuzeyinin Ruslara bırakılması, Türklerin bağlarını koparamadı. İran Türkleri, İranın tamamında hakları olduğuna dair klasik gelenekten kendilerini koparamadılar. Ancak, molların hatalı siyaseti yüzünden, klasik anlayış önemini yitiriyor.

Şinasi Kara