Dr. Necmi Kurt

Topluma güven veren, insanların mutluluğunu belirleyen kişiler ve kişilikler vardır. Halk arasında “dediğim dedik,inatçı ben ben diyen bencil tiplere,” genellikle egosu yüksek kişiler(egoist)denir. Aynı zamanda bu tipler gururlu ve kibirli olarak bilinir.Kişiyi gerçek ve mantıktan uzak tutan fazla ego bencillik, kibir ve ukalalık ile insanı yalnızca kendisinin inandığı bir masalda yaşamaya mahkum eder.

Ego kötü bir şey mi?insan için gerekli mi? Gerekli ise ölçüsü ne olmalı?Yanlış anlama ve tanımlamalara meydan vermemek için bu önemli ama karışık ve sıkıcı konuyu sizlere artırmayı uygun buldum.Zamanı olanlar okursa kanaatimce toplumsal olayları,sağlıklı ve mutlu bir toplumun oluşması için gerekli alt yapıyı daha iyi anlamış oluruz..

Şu bir gerçek ki Allah her insanı yaratırken ona akıl,zeka vermiştir. Genelde İnsanlar zekâ ile akılı birbirine karıştırıyorlar . Oysa akıl daha çok zihinle ilgilidir. Zihin ise mantığı kullanır. Bu yüzden de katılaşmaya meyillidir, esnek olamaz. Zekâ pasif durumda ve zihin devredeyse, insan sabit fikirli, önyargılı olur.Ama zekâ uyanınca esneklik meydana gelir. Zekâ farkındalıkla ilgilidir. Zekâ kişinin yeniliklere açık olması demektir. Zeki insan her şeyi dikkatle dinler ve yeni olanı görmeye çalışır. Zekâ her zaman yenilenmek demektir. Zeki insan önyargılardan özgürdür. Önyargılar bilgi edinme yolunda bir engeldir. Önyargılar ileriyi görmeyi engeller.Zeka, zihinden daha üstün bir yaşam düzeyidir. Zeka ayırt etme yeteneği, karar verebilme ve verilen kararları uygulama iradesidir. Bilinç, ego ve zeka insan yapısının ayrılmaz üç yapısıdır.

Bilinç madde ile temasa geçince ego yani benlik bilinci meydana gelir. Egonun madde ile teması sonucu ise zeka meydana gelir. Ego bilincin, zeka ise egonun ürünüdür. İnsanın ruhsal yapısının en temel üçlüsü olan; id (alt bilinç), ego (benlik), süper ego (üst benlik) kişilik dengenizi yaratmanızı sağlamaktadır. Eğer egonuz, id ve süper egonuzu dengede tutma konusunda başarılıysa bu sizin karakterinizin en sağlam ve övünülecek yanıdır.

“İD “Alt benlik;dediğimiz içimizde bulunan açlık,kin,saldırganlık,cinsellik,haz gibi engellemede başarısız olduğumuz çocuksu doyumsuz istek ve arzulardır.İD bir alt bilinçtir..Daha çok zeka seviyesi düşük olgunlaşmamış kişilerde ve bebeklerde görülen bir durumdur.Yaş ilerledikçe kontrolünü sağlayan benlik yani ego faaliyete geçer..Ego onu frenleyerek isteğin daha uygun ve mantıklı olmasını sağlar..Egonun Gerçeklik ilkesiyle , ama İD’in Haz ilkesiyle çalışır. Ego bu dengeyi sağlarken "savunma mekanizmaları" adı verilen bazı yöntemleri kullanır.

EGO;Benlik;çevrede ve doğada bulunan maddelerin uygunluğunu tarafsız bir zeminde tartışarak kontrol eder ve uygun değilse düzeltir ..EGO su sapıtmış veya çok güçlü olanlarda bu dengede sapmalar olur ve olayı kişiselleştirir..İyi bir EGO iD i kontrol eder.. Ego (yani ben), insanın kendine özgü ruhsal ve bedensel bütünlügünün, ve bunun zihinsel algılanışının genel ve soyut adıdır. Egonun yapısı gerçeklik ilkesinin baskısı altındadır, fonksiyonu ise kişiliğin korunması, gerçeğe uyum ve çatışmaların çözümlenmesidir.

SÜPEREGO;yani üst benlik; kural ve değerler bütünlüğü içinde insana yön veren bölümdür.. baskın,dominant güç olarak hayata yön vermeye çalışır. Zaman içerisinde egonun bir parçası toplumsallaşma ve değerlerle ilgili olarak evrimleşir. Bu evrimin sonucunda gelişen parçaya süperego (üstbenlik) adı verilir.

SÜPEREGO Bazen toplum için zararlı da olabilir. Bilinçsiz,içi boş yüksek egolu kişileri ikna etmek oldukça zordur. Superego bilinçdışı ve bilinç süreçlerini beraberce barındırır. Vicdan, süperegonun bilinçli kısmında yer alır.Eğitimli ve bilinçli süperego’lu kişiler bilime ve teknolojiye yön verebilir,eğitim seviyesi ve bilim arttıkça aslında süperego’lu olan kişilerde ego küçülür. Bu tür egolar bilinçli süper egolardır. Bilinçsiz SÜPEREGO’ ya Dikkat etmek gerekir. Az bilmelerine rağmen çok biliyormuş gibi çok şey yapmaya çalışırlar. Kendilerini mutlu etmeye çalışırken başkalarının mutsuzluğuna ve toplumun huzursuzluğuna sebep olurlar

Freud e göre Ego şahlanmış bir at üzerindeki şövalye gibidir..İD ile SÜPEREGO nun isteklerini uzlaştırmaya çalışır.İD’i olgunlaştırma ve uygun zamanda kullanmayı,SÜPEREGO yu da kısmen bastırmayı ve etkisiz hale getirmeye çalışır..

Demek ki her insanda İd,ego ve superego vardır..Bu toplumlara göre değişir mi?
Elbette değişir..Toplumun örf ve adetleri yani kültürü ,eğitim ve öğretim seviyesi bunları etkiler..İyi eğitim görmüş bilinçli bireyler ve yasal düzenlemeler içinde yaşayan toplumlar da İD baskılanır,törpülenir ego ve süperego durumu kurtarır ..Yasadan,kısıtlamalardan anlamayan Bilinçsiz, bilgisiz insanlar,deliler ve çocuklar bundan etkilenmezler.

Sağlıklı ve mutlu bir toplum olmak istiyorsak çocuklarımızı,gelecek nesillerimizi eğitmek, okutmak,bilime yönlendirmek zorundayız. İD gibi düşük ve anlamsız bir benlik ile bilinçdışı süperego ancak bu şekilde düzeltilebilir