Reklam
Reklam

TOPLUM BÜYÜK BİR TRAVMA YAŞIYOR

Sosyal Hizmetler Uzmanı akademisyen bir arkadaşım 15 Temmuz'dan sonra şöyle bir öngörüde bulunmuştu; "Bu hengamenin; bu alt-üst olma halinin travmatik sonuçlarıyla asıl beş yıl sonra karşılaşacağız." Bugün de bir avukat arkadaşım, "son günlerde kendilerine yoğun bir şekilde boşanma davaları geldiğini “nakletti.

TOPLUM BÜYÜK BİR TRAVMA YAŞIYOR

Sosyal Hizmetler Uzmanı akademisyen bir arkadaşım 15 Temmuz'dan sonra şöyle bir öngörüde bulunmuştu; "Bu hengamenin; bu alt-üst olma halinin travmatik sonuçlarıyla asıl beş yıl sonra karşılaşacağız." Bugün de bir avukat arkadaşım, "son günlerde kendilerine yoğun bir şekilde boşanma davaları geldiğini “nakletti.

TOPLUM BÜYÜK BİR TRAVMA YAŞIYOR
16 Mayıs 2022 - 11:17

Fahrettin Dağli

Konuştuğumuz psikiyatri uzmanları, psikologlar ve sosyal hizmet uzmanları son zamanlarda psikiyatrik ve psikolojik vakaların çoğaldığını; öyle ki muayene için ileri tarihlere randevu vermek zorunda kaldıklarını İfade etmektedirler.
Bir yanda 15 Temmuz'un travmatik sonuçları ve diğer yanda da son zamanlarda yaşadığımız ağır ekonomik şartlar aile içerisindeki huzursuzluğu arttırıyor. Yaşanan ekonomik sıkıntılar ve geleceğe dair umutsuzluklar aileleri parçalıyor; mutsuz kılıyor.
İlimden, hikmetten mahrum bir güruh ise bu insanları dinlemek ve dertlerine çözüm bulmak yerine ısrarla şükretmelerini öneriyorlar. Bu da bu insanları daha çok çileden çıkarıyor.
İnsanları alıştıkları geçim standardından vazgeçirmek öyle kolay olmuyor. Bir kendiniz deneyin bakalım sabredebiliyor musunuz; tahammül gösterebiliyor musunuz? Bunu bilmek ve anlamak için psikolog olmaya gerek yok. Vasat bir kültüre sahip herkesin bilebileceği bir gerçek. Durum böyleyken bu insanları anlamak yerine adeta onları paylayıp, azarlıyorlar.
Bu konuda en büyük sıkıntıyı çocuklar yaşıyor. Okula gidiyorlar; farklı gelir seviyesindeki çocuklarla ortak eğitim görüyorlar. Geçmişte sahip oldukları birtakım imkanları kaybetmelerini zor kabulleniyorlar. Ve bu süreç onlarda ağır psikolojik tahribatlar bırakabiliyor.
Onun için yoksulluğun sosyal sonuçlarının çok ağır yaşanacağını ve dolayısıyla ilgililerin tedbir almalarının gerektiğini ısrarla sağır kulaklara önermekteyiz.
Ne mi yapılır?
Yapılacak çok şey var ama ne yazık ki sorumlular acil çözümler yerine halen umudu ileri tarihlere ertelemekteler. "Bir çözümümüz yok" demek yerine adeta halkla dalga geçercesine 2023 veya 2053 gibi afaki tarihler vermekteler.
Veya yoksulluktan şikâyet edildiğinde ısrarla sözü savunma sanayindeki gelişmelere getiriyorlar. İnsanı insanca yaşatmadıktan sonra dünyanın en gelişmiş savunma silahlarına sahip olsanız ne çıkar?
Fakirliğin hangi sosyal felaketlere sebep olabileceğini hesaplayabiliyor musunuz?
O sonuçlar hasıl olduğu gün sahip olduğunuz savunma silahlarının hiç birisinin bir işe yaramayacağının farkında mısınız? İnsanını yaşatmadığınız devlet yaşayamaz.
Ekonomik sıkıntılarımızı, çıkmazlarımızı bir şekilde aşabiliriz ama bu söz konusu sosyal çözülmeleri ve travmaları kolay kolay tashih ve tedavi edemeyiz; yıllarımızı alır.
Bu topluma büyük bir kötülük yapılmaktadır. Siyasal iktidar sadece kendi derdine düşmüş durumda. “Halinize şükredin” demenin dışında bu halka söyleyebilecekleri bir sözleri kalmamış.
Bir nesil göz göre göre imha ediliyor.

Bu haber 325 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum