GURBETTEN SILAYA"Ulubey Tadında Hayeller"
Reklam
Bülent Aksoy

Bülent Aksoy

Gurbetten Sılaya

GURBETTEN SILAYA"Ulubey Tadında Hayeller"

29 Eylül 2021 - 20:31


Değerli Hemşehrilerim;
      Bir yılı aşkın bir süredir gerek gazetede gerekse sosyal mecrada Ulubey ile ilgili gözlemlerimizi olumlu ya da olumsuz şekilde yazıyor, çiziyoruz. Bunu yaparken kırmadan dökmeden birbirimizin yüzüne bakarken utanmayacak şekilde yapıyoruz.
      Yazıları okuyanlar içinde şöyle diyende oluyordur muhakkak ”yahu aslı başı 20 gün geliyorsunuz, ammada görüyorsunuz, çok biliyorsanız siz yapın, öyle basit mi?”
      Elbette bunların hepsini düşünerek yorumlayarak yazıyoruz. Dışarıdan gelenler eksiklikleri rahat görür, içeride yaşayanlar bir müddet sonra duruma aşina olur ve alışırlar. Çok biliyorsanız demek kolaycılıktır çünkü yapılması ve yönetilmesi için atanmış ve seçilmiş yöneticiler vardır. Elbette Ulubey’e hizmet noktasında Ordu’nun Büyükşehir olmadan önce 6 Mahalleye vermiş olduğu hizmet ile 41 mahalle’ye hizmet arasında koca bir uçurum ve zorluk var. Kaldı ki Büyükşehir olduktan sonra ilçe belediyeleri aracı kurum haline gelmiştir. Büyükşehir belediyesi daire başkanları bile neredeyse ilçe belediye başkanından daha fazla yetki ve imtiyaz sahibi bir durumdadır. Yoksa yapılan her iş için önce büyükşehir belediye başkanına, sonra daire başkanına en son ilçe belediye başkanına teşekkür edilmezdi.
       Değerli dostlar, Ordu’nun 18 ilçesi var elbette biz Ulubey için yazıyoruz. Ulubey coğrafi yönden de zor bir konuma sahip. 41 mahalleden oluşmakta ve her bir mahalle hizmet beklemekte. Coğrafya zor ve büyük, Sayın İsa Türkcan’ın bana söylediği yol ağı 2000km. Yani İstanbul’a gidip geri geliyorsunuz. Ama nüfus olarak küçük bir ilçe belediyesi, yerel yönetimler ödeneği ve kendi topladığı vergilerden elde ettiği gelir haliyle küçük. Hizmet noktasında parasal olarak yetersiz kalıyor bu durumda. 
      Mahallelerde kışın kimse durmuyor, durmaz çünkü hastanız olsa yol sıkıntı. Ulubey merkezinden ibaret değil ki. Birçok mahalle yolu yazın zor gidiliyor, kışın nasıldır? Aydınlar Mahallesi, merkezden Çukur/Çonkara dere yolu, Sayacabaşı Camii yanında Çuhadaroğlu Sokağına çıkan yol, Güzelyurt dere bağlantı yolu, Akpınar, Teyneli bağlantı yolu, Yolbaşı/ Kardeşler, Uzunmahmut Düz mahalleye kadar olan yollar gibi olmalı bütün yollar. 
      Bir gün Büyükşehir Belediye Başkanı Sayın Hilmi Güler Bey Başçardak’a davet edilebilip öğle yemeği için de değerli ağabeyim Muhtar Ali Mert’e haber verilse. Ekmeğinin delisidir muhtarım. Çok kalabalık gitmeye de gerek yok önce Hilmi Bey, Ulaşım Dairesi Başkanıyla beraber Çavuşoğlundan girip önce o güzel yolların ardından,Çağlayan,Kirazlık üzeri,Güvenyurt, Belenyurt, Koşaca, Güvenköy, Durakköy, Kıranyağmur’dan Yolbaşına,;Kalicak, Kumanlardan Hocaoğlu oradan Durmuş Kaya Muhtarın evinin önünden Uzunmahmut’a, oradan da Ören ve Başçardak’a çıksa yorgunluktan acıkılacaktır. Öğle yemeğini o yüzden dedim. İster Başçardak’tan Çubukluya isterse Kardeşler’e gelip Oyumgürgeni, Şekeroluk üzeri Şahinkaya Yukarıkızılen’e, oradan Akoluk, Şıhlar’dan o muhteşem manzarayı seyrede seyrede akşama Refahiye’ye geçilse, akşam oraya çıkana kadar da yorulunulacaktır.Bu yorgunluk Emin Elmas Muhtarım’la Dokuzdolamaç’taki turşu ve köftecilerde bir akşam yemeği ile giderilebilir. Ha başkanın buna vakti olamaz diyenlere de hafta sonu için muhteşem güzellikte bir gezi planı çizdik. Hilmi Güler Bey Ulubey’e uzak değil anne tarafı Ulubeyli. Lütfen bu yazdıklarımı ukalalık olarak addedilmesin. Böyle bir hadsizilk asla yapmam, haddimi bilirim ama bu coğrafya ve yollar muhakkak görülmelidir. Bu Sayın Türkcan’ın da işini yol hususunda kolaylaştıracaktır. Bir mahallenin yol çalışması tamamen bitirilip başka bir mahalleye geçilmelidir, diğer türlü iş makineleri yetersiz kalırsa biraz bu mahallede biraz şu mahallede iş yapılırsa, bu hem mahalleyi hem de yönetimi yorar .Bizim yol nerede ,ne zaman yapılacak soruları başlar. 
      Burada vatandaşa da büyük görev düşmektedir. Yol genişlemelerinde direnilmesi hemşehrilerimize yakışmamaktadır. Bir diğer konu stabilize yollar. Kepçe şöyle bir düzeltse ilk yağmurla eskisinden daha da kötü oluyor çünkü yol kenarlarında sel ve yağmur baskınlarını tahliye için hendek,menfez veya su kanalı yok,olanı da fındık bahçelerinin pisliği ile tıkalı. Su gidemeyince yola yön değiştiriyor sonra feryat figan ediyoruz  yollara bakılmıyor diye. Bize de sorumluluk düşüyor herkes bahçesinin temizliğini bahçe içinde halletmeli, kamunun ortak kullandığı yolda değil. 
      Değerli dostlar yol hakkında iyi yazdık, çizdik. Ulubey’in bir altyapı problemi de var. Mesela lağımlar nereye akmaktadır? Bunlar derelere karışıp da Karadeniz’e ulaşmaktadır. Bu da çözülmelidir. İmar ve mimari problemleri var. Yeni yerleşim yerleri için imar alanları oluşturulmalı özellikle yurtiçi ve yurtdışında yaşayan Ulubeyli fakat Ulubey’de evi olmayan gurbetçilerimiz için Ulubey mahallerinin harika manzarası eşliğinde bahçeli, dubleks evler yapılabilir ve buna teveccüh olacaktır. Ordu eski Fidangör caddesindeki çalışma gibi benzinliğin oradan, meydan ve 1 Nisan Caddesindeki evler mimari olarak bir düzene sokulabilir. Şu anki keşmekeş görüntüye son verilebilir. 
      Mesudiye’nin Yeşilce beldesi evlerin dış cephe boyası ve çatısına yapılan küçük rötuşlar ve vosvos şenlikleri ile bunu başardı,hala devam ediyor mu bilmem. Ulubey muhteşem bir coğrafya,şelaleleri, kanyonları, doğa içi yürüyüş parkurları, yaylaları, dereleri ile kırsal turizme kazandırılıp bacasız sanayi işletilmelidir. 
      Kadın kooperatifleri kurulup üreten kadınlarımızla ürünleri kurulacak stant veya mağazalarda bu ürünlerin satılmasına yardımcı olunmalı, satılamayanlar belediye tarafından alınmalı ve ihtiyaç sahibi vatandaşlara verilmelidir. 
      Özel çocuklarımız ve vatandaşlarımız için bir rehabilite merkezi ve bakacak kimsesi olmayanlar için bir yurt kurulmalı, bu çocukların ve vatandaşların ailelerine psikolojik destek sağlanarak yanlarında olunduğu ve yalnız olmadıkları hissettirilmelidir. 
      Her yıl Ulubey’de büyük bir panayır kurulabilir. Bu panayıra Türkiye’nin dört bir yanından iş insanları,firmalar,esnaflar davet edilip kendi yörelerini ve işlerini tanıtıcı yöresel motifler içeren stantlar, tezgahlar ve görseller kurulmasına imkan verilerek bir fındık ve gurbetçi şöleni yaşatılmalıdır. Bu şölen de yazarlar, şairler, sporcular, bilim adamları, siyasetçiler, bürokratlar, sanatçılar,iş insanları halkla buluşmalı sinema, tiyatro, konser, sergi gibi etkinlikler düzenlenmelidir. İçinizden komutan sen hangi kafayı yaşıyorsun deyip güldüğünüzün farkındayım, bunlar Ulubey için ütopya diyor olabilirsiniz veya bana hayalperest diyebilirsiniz. Hatta komutan bunları senden başka kimse düşünmüyor mu? Zannediyorsun diyen de vardır. Ne güzel işte hayali bile güzel değil mi? Bunlar yapılamayacak şeyler değil ki değerli dostlar ama önce yol olmalı. 
      Hani şu İsrail Cumhurbaşkanına “one minute” dediğimiz Davos var ya orası bizim Ulubey kadar. 11,000 nüfuslu küçük bir kasaba Ulubey’e benzer, gittim mi yok ama o dönem çok incelemiş ve dikkatimi çekmişti. Şöyle hayal edin Ulubey’in 41 mahallesinin o muhteşem manzarasını Ulubey’e mahsus bir demiryolu ile trende nostalji yaparak seyrediyorsunuz işte öyle bir yer Davos.Hadi gene uçuşa geçelim o zaman hayal para ile değil. Ordu ile Ulubey arası 15-20 dakika. Kapayın gözlerini hayal edin. Ulubey neden bir kültür ve sanat kasabası olmasın. Festivaller şehri olmasın, mesela neden futbol takımları Ulubey’de kamp yapmasın, bu fikri Fedai Bayram ağabeyimden duymuştum ve çok hoşuma gitmişti. Bolu’dan coğrafi olarak ne eksiği var Ulubey’in, neden önemli konferans,sanatsal etkinlikler ve toplantılar Ulubey’de yapılmasın. Büyük bir kültür sarayı,sergi salonları,tiyatro ve sinema salonları, konferans salonlarıyla beraber, büyük bir spor kompleksi Sayacabaşı’na doğanın dokusunu bozmadan doğa ile iç içe muhteşem olmaz mı.Biraz daha fantezi yapayım, buz hokeyi,buz pisti, tenis kortu,yüzme havuzu neden olmasın? Güzel küçük bir lunapark. Bunlar yapılabileceklerden sadece bazıları.Bu kadar şey yapıldıktan sonra elbette oteller, pansiyonlar, sosyal tesisler olacaktır. Yahu Ulubey’in hiç mi iş insanı yok, biraz özel biraz devlet bunlar yapılmayacak şeyler değil. Biraz teşvikle nice müteşebbisler çıkar. Biliyorum bana çok güldünüz. Ne güzel işte sizi güldürdüm, bu bile bana bir zevkti. 
      Değerli dostlar, burada yazdıklarımı lütfen kimse ukalalık addetmesin birileri kırılırsa üzülürüm, elbet bunları düşünmüştür kasabamızı yönetenler, onların işleri zaten bu. Mevcut imkanlardan dolayı bir takim şeyler yapılmamış veya gecikilmiştir. Biz şöyle bir hatırlatalım dedik dostane. Ulubey için hayal bile güzel. Sizleri seviyoruz. Kusurumuz olduysa af ola.
                                          SAYGILARIMLA….             


Bu yazı 570 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum