Yazı ve Yazmaya Dair
Reklam
Hümeyra EREN

Hümeyra EREN

Yeşeren Kalem

Yazı ve Yazmaya Dair

15 Nisan 2021 - 05:20

Yazmak; düşüncelerin, sözlerin harflerle ifade edilişidir. Sözcükleri yazı ile anlatma işlemidir de diyebiliriz.
  Yazmak eylemi, gönül ve aklın kalemde buluşması değil midir? Zihinde yeşeren düşünceler, gönül sokağında kendine yer ararken akıl süzgecinden geçerek kalemle buluşur. İşte burada harflerin melodisi başlar.  Bazen kalemin hışşş sesi, bazen daktilonun tak tukları, bazen de klavyenin tık tıkları eşlik eder bu melodiye. Harflerin melodileri, özgürlüğe kanat çırpmaktır. Yazarın kendine has dünyasıdır ve o dünyada her okura yer açmasıdır. Kimi okur o dünyanın içinde kendine yer bulurken kimi okur da kendine başka dünyalar aramaya gider. Kimi zaman da bazı yazılar hiçbir zaman okuyucuyla buluşmaz. Çünkü o yazılar yazanın kendisine aittir. Kimseye anlatmak istemediklerimiz vardır o yazılarda. Sadece kendimize anlattıklarımız… Psikoloğun da danışanın da yazanın kendisi olduğu bir terapidir yazmak.
   Yazmak, insanın fıtratında var olan bir eylemdir. Küçük bir çocuğun eline aldığı kalemle gördüğü her şeye bir şeyler karalaması aslında bir yaramazlık değil yazma-çizme iç güdüsüdür. İnsanlığın ilk dönemlerine bakıldığında ortada daha kağıt, kalem dahi yokken insanlar taş, ağaç, duvar, yaprak, kil vb. nesnelerin üzerine kendilerini ve yaşamlarını anlatacak resimler, şekiller çizmişlerdir. Tüm bu çizimler düşüncenin şekle dönüşmesi, insanların kendilerini anlatmasıydı. Bu anlatımlar bugün tarihe bir kapı açmış ve geçmişin pusulası olmuştur.
   Yazmak bir sihirse kalem de sihirli bir değnektir. Yazarın gergef gergef işlediği düşünceler okur ile buluştuğunda dudaktan zihne akar. Bireyin zihnine ışık olduğu gibi, insanlığa da ışık olacak bir merhemdir  yazı.
       Yazmanın yazarlara has bir özellik olduğu algısını duyuyorum çoğu zaman. Bu algıyı değiştirip eli kalem tutan herkes bir şeyler yazsa. Öyle bilgi içerikli falan değil ha…Öfkelerini, hırslarını, acılarını, haykırışlarını, yazsalar. İçlerindeki yangını kalem ve kağıtla söndürseler. Çocuklara, doğaya, her türlü canlı- cansız varlığa zarar vermeden kavgalarını kalemden kağıda akıtsalar. Sonra bir de dönüp yazdıklarını okusa, çoğu “Ben buna mı bu kadar öfkelendim?”diyecektir. Böylece kimse öfkesine yenilip çöp kutusu ya da bir kedi tekmelemeyecektir.
   İşte yazı, kiminin not almak için kullandığı bir araç; kiminin duygularını iklim iklim yansıttığı bir tablo; kiminin ince ince hazırlayıp işlediği bir çeyizken kiminin de insanlığa bıraktığı bir mirastır. Hepsinden de alacağımız paylar vardır okur olarak.
   Bir kalem hayat değiştirir sloganı ışığında kalemin silahtan daha büyük bir silah olduğu bilincine vardığımızda dünya çok daha yaşanılabilir bir yer olacaktır. Çünkü kalemin içinde eğitim vardır, fayda vardır. Dolayısıyla yeşeren bir doğa, yaşanılası bir hayat vardır.
  FAYDAnın bir tohumu olsaydı eğer, yeşereceği ilk yer kalem olurdu. Kaleminiz her daim yeşersin. Sevgiyle kalın…   
 
 

Bu yazı 1456 defa okunmuştur .