MÜSLÜMAN MÜSLÜMAN’A KAHBELİK EDEMEZ…
Hz peygamberimizi etkisiz ve tesisata getirmek için Yahudiler tuzak kurdular.Cenabı Haktan Kur’an-ı Kerim de;”Oysa onlar tuzak kurdukça Allah da onların tuzağını başlarına geçiriyordu. Zira Allah tuzak kuranların en hayırlısıdır.(Enfal,30)
Müslüman Müslümana asla tuzak Kuramaz ve yasaktır.
Yüce kitabımız tuzak,müşrik, münafık ve kâfirlerin işidir. Gerçek bir mü'min asla tuzak kurmak ve hile yapmak gibi işlerle uğraşmaz. Peygamberimiz:"Bizi aldatan bizden değildir" [Müslim, ëman 164, Fiten 16] buyurmuştur. Buna rağmen bir Müslüman bir başka Müslümana tuzak kuruyor ve hile yapıyorsa, bir Müslüman devlet bir başka Müslüman ister Müslüman olsun ister devletin olsun tuzak kurbağası kafirlik alametidir
Aldatmak; Hakkın, hakikatin ve adaletin zıddı demektir. Yalanla eş anlamlıdır. Yalan da hakkı, hakikati red etmek, örtmek demektir.
Unutmayalım ki küfür kelimesi de sözlük anlamı olarak "gerçekleri örtmek, perdelemek" manalarına gelir. Bu da münafıklığın alametidir
kur’an-ı Kerim Nisa suresi 58. ayetinde emanetlerin ehline verilmesi; Nahl suresinin 90. Ayetinde ise adaletle iş yapılması emredilmektedir.
Birinin bir başkasını veya toplumu aldatması, aldatmak üzere plan ve hile kurması, bilerek hakikat dışı bilgi vermesi, yanıltarak kendi lehine hak etmediği birtakım menfaatler elde etmesi, bir başkasının hakkını gasp etmesi her şeyden önce Allah'ın en şerefli yaratığı olan insana büyük bir saygısızlıktır.
İslam, doğruluk ve güven üzere kurulmuştur. Mü'min kelimesi Allah'ın en güzel isimlerinden birisi olup "Güven ve huzur veren" demektir ve bu ismi kullarına ad olarak veren Yüce Allah kullarından çevresine emniyet veren, güven ve huzur veren Mü'minler olmasını istemiştir.
Tarih boyunca başta Hz. Muhammed ve diğer peygamberler olmak üzere hak ve hakikat yolunda yürüyenlere birçok tuzaklar kurulmuştur.
Fakat Cenab-ı Hakk, her zaman tuzak ve hile kuranların tuzaklarını ve hilelerini başlarına geçirmiştir. “Onlar tuzak kurar, Allah da tuzaklarını başlarına geçirir. Allah, hileyi hile ile cezalandıranların en hayırlısıdır." (Enfal Suresi, 8/30)
"Onlar, ağızlarıyla Allah'ın nurunu söndürmek isterler. Kâfirler istemese de Allah nurunu mutlaka tamamlayacaktır." (Tevbe, 9/32; Saf, 61/8).
Tarih boyunca islam’a ve Türk milletine kurulan tuzaklar hiç bitmemiştir bitmez de..Bize düşen kurulan bu tuzaklara karşı bir, beraber ve hazırlı olmaktır.
İstikbalin göklerde olduğu kesindir
Bugün savaş uçakları, füzeler, İnsansız Hava araçları İHA’lar ve SİHA’lardır. Çağın en büyük gücü ise iyi yetiştirilmiş insan ve insan gücüdür. Kurulan tuzakları bozmak ve tuzakları tuzak kuranların başına geçirmek için en büyük caydırıcı gücü vardır hazırlıklı olmak, içinde çok okuyan, araştıran, bilim ve teknoloji üreten, milli ve manevi değerleri koruyan, yaşayan dini, vatanı ve milleti için gerektiğinde canının fedadan çekinmeyen nesiller yetiştirmek gerekir.
Bölgemizde ve yurdumuzda sürekli bir barışın olmasını istiyor ve dünya barışına katkıda bulunmak istiyorsak her zaman hazırlıklı olmak zorundayız. Bu gerçeği atalarımız “Hazır ol cenge istiyorsan sulhu salah” sözleriyle çok güzel bir şekilde ifade etmişlerdir.
Savaşsız bir dünya ve barışın hakim olduğu dünya düzeni içinde kim yaşamak istemez ki?
Kaldı ki barışın olmadığı yerde hep savaş galip gelir.
Araştırmacı ve ilahiyatçı yazar Hüseyin DENİZ
YORUMLAR