Reklam
KEMAL VANLI

KEMAL VANLI

tokattan.com

DANSÖZ...

30 Kasım 2021 - 09:37

Bir ana avrat sövmedikleri kalmıştı...
Birleşik Arap Emirliklerine "şerefsiz"... Libya Cumhurbaşkanı Sisi'ye, "katil, diktatör, darbeci, Müslüman kardeşler ve Mursi'nin katili".. İsrail'e, "bebek katili" başta neler neler diyorlardı...
Şimdi ne olduysa, nereden nasıl bir işaret geldiyse..
Ya da nasıl muhtaç oldular, nasıl sıkıştırıldılarsa; can ciğer kuzu sarması pozlar veriyor... Sevgi saygı dolu cümleler kuruyor; kelebeğin kanadında naif mesajlar gönderiyorlar...

Öte yandan ülkenin içinde, "helalleşelim" diyen; toplumu bir kucaklaşma, kaynaşma iklimine davet eden Kılıçdaroğlu'na ise; bir sövmediklerini kalıyor; duvar örüyorlar...

"Türkiye Cumhuriyeti devletini yıkmak isteyen FETÖ ile iş tutuyor" dedikleri... "Şerefsiz" dedikleri, "katil, diktatör" ve daha türlü çeşit hakaret ettikleri, dış aktörler ile barışabiliyor, helalleşebiliyor; ama ülkesinin yüzde 50-60'ı ile barışmayı, helalleşmeyi kabul etmiyorlar...

Bizzat Erdoğan, kendisine, "aptal" diye hitap ederek mektup yazan ABD ile Trump ile küsmüyor... Ülkesine kasteden FETÖ elebaşını kendisine vermeyen, tehdit gibi elinde tutan ABD liderlerine "dostum" diyerek ucu yanık mektuplar yazıyor.. Öte yandan; kendi ülkesindeki farklılıklarla barışamıyor, kucaklaşamıyor...

Kendi iktidarında, Filistin'e yardım götüren Mavi Marmara gemisini basan ve içindeki bir çok milletten aktivisti es geçip, tek-tek 9 Türk'ü özellikle vurarak öldüren, sivil Türkleri katleden, bunu da canlı yayında dünyaya izleterek, Türk devletinin şerefi ile oynayan İsrail ile barışıyor; ama kendi devletinin içindeki, kendi kanlarını taşıyan, kendi milletinden insanlarla sırf başka siyasi görüşte diye barışamıyorlar...

Barışamadıkları biri daha var... Kendilerinin "Şerefsiz" dedikleri ile.. kendilerine "aptal" diyenlere kadar dışarıda herkesle barışabilenler, masaya oturabilenler; Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad ile de barışamıyor, masaya oturamıyor...

Esad ile barışmak... Esad'ın ülkesinde devlet otoritesini tekrar kurmasını sağlamak; ilk önce Türkiye'nin başındaki Suriye ve bağlantılı coğrafyalardaki tehditleri yok eder de onun için mi barışılmıyor...?

Esad ile barışıp onun devletinde devlet otoritesini kurmasını sağlamak, başta ABD ve Rusya'yı o coğrafyada işgalci durumuna düşürür... Bölgeden çekilmeye veya askeri varlıklarını azaltmaya zorlar da onun için mi barışılmıyor?

Suriye'de bütünlüğü sağlamak, İsrail'in ezeli düşmanını ayağa kaldırmak, İsrail için tehdit olduğundan mı barışılmıyor?

Suriye'de kaostan beslenen başta ABD ve Rusya olduğu için mi... Suriye'de rejimin değişmesi dünyada en çok İsrail'in işine yaradığı için mi; ne için barışılmıyor Esad ile...?

Erdoğan dün, yabancı ülkeler ve liderleri için hakaret ederek açıklamalar yaparken de; yandaşı gazeteler ve gazetecilerin ağzı ile, ana avrat sövdürürken de, devlet adamı gibi hareket edemiyordu... Bugün yaptıklarının da devlet ciddiyeti ve devlet adamlığı ile alakası yok...
Daha dün söverken, bugün "dostum" deme noktasına geri dönmeye; ne devlet politikası, ne devlet adamlığı ne de başka bir şey denemez...
Buna dense dense, "savrulma" denir... "Çark etme" denir..

Erdoğan'ın faizle sınavı da dahil, ülkenin içi ve dışında yaptığı her şey istikrarsız, her şey tutarsız.. Yaptığı her şey dönüyor dolaşıyor eline yüzüne bulaşıyor...

Bir bakıyorsun şurada, bir bakıyorsun 180 derece dönmüş burada...
Bir o tarafa çark, bir bu tarafa çark...
Ve bu çarklar o kadar hızlı, o kadar kısa aralıklarla, o kadar sık ki; izleyebilmek için başımızı bir o yana, bir bu yana çevirmekten artık hepimizin başı döndü...

DANSÖZ...
Yılbaşı yaklaşıyor...
Eskiden televizyonlarda yılbaşı akşamları dansöz olurdu...
Kalçalarını öyle çark ettirirlerdi ki; bir bakmışsın kalça sağda, bir bakmışsın 180 derecelik hareketle solda...
Çark ustasıydılar...

Türkiye'de biz çarkı kalçaları ile yapanlara, "dansöz" deriz...
Bu yılbaşı da çıksalar da biraz çark etseler...
Ama sadece kalça ve göbekleri ile...


Bu yazı 225 defa okunmuştur .