DÖN DE BABA DÖNELİM!
Reklam
KEMAL VANLI

KEMAL VANLI

tokattan.com

DÖN DE BABA DÖNELİM!

14 Haziran 2022 - 10:53

Şimdi de, "İyi Parti'yi Tokat'ta ben dizayn ediyorum" söylemini dolaşıma sokmuş...
"Ali Çelik" denince bir değil; bin düşünmek lazım...
Ticaret Odası Başkanı seçilir seçilmez, ergence tavırlarla gazetecilere saldırmak başta, abuk sabuk çıkışlar yapmaya başlayınca; "kimdir, nasıl bir insandır bu" diye araştırmıştım...
Bizzat kendisine yakın isimlerin tecrübelerine dayalı aktardıkları arasında en çok üzerinde  durdukları güvenilmez olduğu yönündeydi...
"Ali Çelik güvenilmezdir" diyorlardı...

Bir diğer özelliği, işi bitince ilk fırsatta satar...
Bir diğer özelliğini ise; "çok kolay yalan söyler" diyerek vurguluyorlardı...
"Yalanı öyle bir kurgu içinde söyler ki; yalan olduğunu bildiğiniz halde ya inanır, ya da inanmak istersiniz; ve en komplike yalanı dahi en fazla yatsıya kadar sürer" diye de ekliyorlardı...
Ki; buna ben de, benim yayınlarımı izleyenlerde bizzat şahit olduk sanırım...
Öyle değil mi ama; daha geçen yıla kadar Tokat'ın Türkiye ortalamasının üstünde krediler aldığına yönelik... Tokat'ın bir kaç yıl içinde anormal büyüyeceğine yönelik... TUİK verilerinden hareketle ihracat rakamlarının yüzde 101 oranında büyüdüğüne yönelik; iktidarın politika ve söylemlerini destekleyen bir ağızla konuşmuyor muydu?

Hatta Türk Lirası'nda çökmenin ilk işaretleri görülmeye başladığında; iktidar trollerinin dolar yakarak ve yırtarak dövize müdahale ettiği günlerde, Tokat'ta da Ali Çelik çıkmıştı sahneye...
Merkez Bankası, maliye ve iktidar politikalarını eleştirip; çöküşün önüne geçmeye çalışacağına, o da farklı bir yolla iktidarı desteklercesine, Erdoğan'ın yastık altındaki dolarlarınızı, altınlarınızı çıkarın... Kira başta anlaşmalarınızı döviz değil TL üzerinden yapın şeklindeki söylemlerine sözüm ona destek olan bir kampanya yapmıştı...
Sonuç; Ali Çelik'in de, Erdoğan'ın da lafla yürütmeye çalıştıkları peynir gemisi yüzmedi; TL çöktü...
Onlara güvenenlerde büyük zarar gördü...

Yalanlarından hariç, "işi bitince" satma özelliğini de sanırım, iktidardan aradığını bulamayınca, muhalefetin, özellikle de İyi Parti'nin içinde yer alma çabalarında gördük...
"Ak Parti'den milletvekili olacağım" diye iktidar politikalarını akıl almaz şekilde destekleyen Ali Çelik; bunun olmayacağını anladığı anda, oraya sırtını döndü ve birkaç gün sora karşımıza muhalif olarak çıktı...

Öyle ki; Erbaa Keçeci Köyünde, Şah Mahmut Veli'yi (Keçeci Baba ) Anma etkinliğinin 32'cisi düzenlenirken, Ali Çelik'in orada söyledikleri ve ulusal gündeme de yansıyan skandal sözlerini asla unutmuyorum...
Karadeniz Alevi Bektaşi Federasyonu Kurucu Genel Başkanı Muharrem Erkan'ın konuşmasında, Alevi köylerinin yeterince hizmet alamadığını vurgulayan sözlerine cevap Ali Çelik'ten gelmiş ve "siyasetçiler haklı olarak kimden oy aldıysa ona hizmet eder" gibi hiç bir vicdanın kabul etmeyeceği sözler sarf etmişti...
Yetmemiş; "bizleri bölmek ayrıştırmak isteyenleri kovalayın gitsin" gibi sözlerle, iktidarın söylemlerinin dışında söylem ve görüşlerde olanları, "bölücü" ilan ederek köye almamalarını istemişti...
Sözlerinin devamında ise Keçeci Baba türbesi ve köyü için yapılacakları sıralamıştı...
Ötekileştiren ağzı ve vaatleri ile adeta bir Ak Parti milletvekili gibi konuşuyordu...
Ki; Tokat'taki Ak Parti milletvekilleri, partisinin söylem ve politikalarını savunacağım diye hiç bu kadar ileri gitmemişti...

"Bu iktidara oy vermeyen hizmet beklemesin" ve "iktidar söylemlerinin dışında konuşan bölücüdür" anlamlarına da gelecek kadar Erdoğan ve partisinin politikalarını destekleyen Ali Çelik'e o günlerde en anlamlı cevaplardan biri ozan cemal Hakiroğlu'ndan gelmişti...
Ozan Hakiroğlu, Ali Çelik'in iktidar kılıcı gibi, kıra döke salladığı sözlerine, Pir Sultan Abdal'ın “Bire hınzır paşa senin de çarkın kırılır... Gün gelir padişahın oda bir gün devrilir” sözleriyle cevap vermişti..

Dünün iktidar hırsıyla gözü dönmüşçe konuşan Ali Çelik'i, bugün yaptırdığı haberle Maliye Bakanı Nurettin Nebati üzerinden iktidarı eleştirmiş...
Dün Tokat için; uçuyoruz, uçacağız... Büyüyoruz, daha da büyüyeceğiz... İhracatımız yüzde yüz arttı; daha da artacak... Türk liramıza güveniyoruz söylemlerinin tam tersini söylemeye başlamış...
Nalına da vuruyor, mıkına da...

İyi de kardeşim; sen daha 2021 yılı da dahil, bu iktidarın politika ve söylemlerini desteklemiyor muydun?
O eleştirdiğin Nebati Tokat'a gelince programında konuşayım diye kendini parçalamamış mıydın?
Onun hamisi damat Berat geldiğinde yine yanında görüntü vereceğim diye taklalar atmamış mıydın?
Ne oldu da son bir kaç ayda; birden bire değiştin...?

Ak Parti'nin bir zamanlar en yırtıcı milletvekili Özlem Zengin'e sosyal medyadan verilen cevaba, "milletvekilimize hakaret edildi" diyerek, arkanda özellikle Özlem Zengin Görüntüsüyle destek açıklaması yapacak kadar; iktidara yancılık yapmıyor muydun?
Sen hakarete, haksızlığa karşıysan; o Özlem Zengin bana cinsel taciz davası açtığında neredeydin?
Ben bir kadın milletvekiline cinsel tacizde bulunduysam; neden o zaman da Özlem Zengin'e destek vermedin...?
Yok öyle bir şey yapmadığıma inanıyorsan; memleketinde herkesin gözü önünde bir gazetecinin, yargı eliyle, "cinsel tacizci" olarak linç edilmesine nasıl seyirci kaldın?
Öyle ya; amacın iktidara yaranma, yancılık yapma yapmak değilse; tam da aynı günlere denk gelen bu olaylara da neden bir kaç satır söz söylemedin...?

Ali Çelik, bir yandan böyle algısal haberler yaptırırken, diğer yandan da, "Genel Merkezden görev aldım, İyi Parti'ye Tokat'ta İl Başkanı arıyorum... Benim önerdiğim isim il başkanı atanacak" diyerek geziyormuş...
Daha önce de, İyi Parti'nin Tokat'taki il ilçe teşkilatlarını ziyaret ederek, "İyi Parti'den Tokat milletvekili, ardından da Sağlık Bakanı olacağım; sözünü aldım" diyerek dolaştığı söylenmişti...

Hayır Ali Çelik ve çevirdiklerini bilenler, onun bu sözlerine inanamaz da; ya bilmeyen, tanımayanlar...
Bu iyi Parti'nin genel merkezinde kimse yok mu ki; biri pervasızca ortaya çıkıp, "İyi Parti'yi Tokat'ta ben dizayn ediyorum" diyerek dolaşabiliyor..?
Ki; bir de ayaklı gazetecilik yapan bir yancısı var ki; "abi bu adam söz almasa, sırtını sağlam yere dayamasa, böyle konuşamaz. Kesin söz almış" diyerek ben başta, bir çok yerde rüzgar yapıyorlar...

Ankara'dan ATO başkanı gelip ziyaret etti diye haberler falan yaptırılması da, işte bu paraya dayalı rüxgar etkisi yaptırılmak istenen haberlerden...
Ali Çelik'in sönmüş yelkenine ciğerlerini patlatırcasına üsflüyorlar; ama nafile...
İşin gerçeği ise; Ali Çelik'in Tokat'ta yalnız adamı oynuyor olması...
Bırakın Ankara'yı, kendisi Tokat Ticaret Odası Başkanı olduğu halde; Tokat merkez ve ilçelerindeki 6 oda ve borsa da kendisini desteklemiyor...
Bırakın desteği, kendisi ile görüntü dahi vermiyorlar...
Öyle böyle bir yalnızlık değil Ali beyinki...

Ki; hepsini bir kenara koyalım, "sırf muhalefet tabanının Ali Çelik'e bakışı nedir?" sorusunun cevabı da, "gıcık oluyorlar" şeklinde...
Evet; gıcık oluyorlar...; onu güce göre, konjonktüre göre, menfaatine göre dönen rüzgar gülüne benzetiyorlar...

Ali efendinin bu çıkışları kudretinden değil, çaresizliğinden; son kozunu oynamaya çalışıyor...
Artık Ticaret Odası Başkanı olması da zor... "Bari bir umut milletvekili olabilir miyim?" diyor; ama maalesef...
O çabası da bu kentin hafızasına takılıyor...

Bu yazı 351 defa okunmuştur .