AYI İLE DANSA KALKMAK
Reklam
Reklam
Necdet TOPÇUOĞLU

Necdet TOPÇUOĞLU

ŞİMAL YILDIZI

AYI İLE DANSA KALKMAK

11 Nisan 2022 - 00:04


Necdet Topçuoğlu

24 Şubat 2022 tarihinden bu yana Ukrayna-Rusya arasında devam eden savaş, her iki tarafın verdiği ağır kayıplarla devam etmektedir. Bu savaşı cephedeki çatışmalar boyutunda değerlendirmek yanlıştır. Savaşın arka planında Kapitalizmin Rusya ile Çin’i hedef alması yatmaktadır. Rusya, Çin’den önceki son kale durumundadır. Rusya düşerse Çin için tehlike çanları çalmaya başlayacaktır. Rus yetkililer, Rusya’nın olmadığı bir dünyanın varlığına ihtiyaç yoktur diyerek, nükleer silah kullanılacağını ima etmektedirler. Ancak Kapitalist cephe bunu göze almış görünmektedir. Taraflarda geri adım atma niyeti görünmemektedir.

Rusya ile savaşa girmek, Ayı ile dansa kalmak gibidir. Ayı ile dansa kalkanın, ayı dansı bırakmadan oturması mümkün değildir. Yani Rusya savaş bitti demeden savaşın bitmesi söz konusu olamaz. Rusya Devlet Başkanı Viladimir Putin en son Jirinovsky’nin cenazesinde görüntülendi. Yanındaki güvenlik ekibinden birisinin nükleer çantayı taşıdığından söz edilmektedir. Durumun ne kadar vahim olduğunu ben sıradan bir yurttaş olarak anlıyorum. Onurlu bir çekilme söylemleri Rusya açısından kabul edilebilir değildir. Rusya ya istediğini alacak, ya da dünyayı yok edecek düğmeye tereddütsüz basacaktır. Buna dış politikada üçüncü ihtimalin yokluğu prensibi denilmektedir.

Rusya’nın kaybetmesi Türkiye için tam anlamıyla beka sorunudur. Bunu baştan beri söylüyorum, 47 gün sonra fikrimi değiştirmek şöyle dursun, inancım daha da kesinleşmiştir. Bu konuda dış politika ve strateji uzmanlarının neden sustuklarını anlamakta zorlanıyorum. Ukrayna Devlet Başkanı Zelensky’nin sıradan bir komedyen olduğunu düşünmüyorum. Tam aksine komedyen süsü verilen bir görev adamı olduğuna inanıyorum. En son Yunanistan Parlamentosuna bağlanarak yapmış olduğu konuşma, adeta Türkiye’ye gözdağı niteliğindedir. Aslında bu konuşmayı Rusya’nın kaybetmesiyle birlikte değerlendirmek gerekir. Zelenskiy Kuzey de ikinci İsrail olacağız demektedir. Bunun anlamı halen başımızın belası olan Büyük İsrail idealinin gerçekleşmesi demektir.

Türkiye de meydana gelen 15 Temmuz menfur Fetö kalkışmasını Türk yetkililere Putin’in danışmanı Alexandır Dugin’in haber verdiği söylenmektedir. Bu durum yalanlanmamıştır. Dugin’e bunu neden yaptığı sorulduğunda, Rusya’nın güneyinde ABD’nin olmasındansa, ABD ile gevşek ilişkiler içinde olan Türkiye’nin bulunması tercihimizdir diye cevap vermiştir. Bu durum Türkiye için, düşmanımın düşmanı dostumdur anlamına gelmelidir. Rusya halen iki kutuplu dünya da denge unsuru olmayı sürdürmektedir. Türkiye dengelerin dengeleyicisi avantajını kendi bekası için kullanmak zorundadır. Bu tavrın Rusya veya Batıcı olmakla ilgisi yoktur. Ulusal menfaatlerimiz bunu gerektirmektedir.

Türkiye’deki seçimlerin kaderini, Zelenskiy ve Putin arasında arabuluculuk yaparak, barışın sağlanmasında aramak beyhude bir beklentidir. Rusya kazanmadığı takdirde dünya kaybedecektir. Planların üçüncü ihtimalin yokluğu prensibi üzerine kurulmuş olduğu çok açıkça anlaşılmaktadır. Bu durum gerçekleştiği takdirde hiçbirimizin biz dememişmiydik deme şansı olmayacaktır. Yapmış olduğu her temasta Türkiye için düşmanca söylemlerde bulunan Zelenskiy’nin barış için Türkiye’nin garantörlüğünü talep etmesi, sinsi tuzaktan başka bir şey değildir. Oyunun, Türkiye’nin barışçı beklentilerinin istismar edilmesi üzerine kurulduğu anlaşılmaktadır.

Türkiye İsrail yakınlaşması, ABD’ deki Musevi Cemaatinin güvenini kazanmaya yöneliktir. Diğer yandan Kaşıkçı dosyasının Suudi Arabistan’a devredilmesi ise Ortadoğu genelinde ve Suriye’de ABD beklentilerinin karşılanması için olduğu düşünülmektedir. Uluslararası hukuk açısından Kaşıkçı davası Türk yargısı tarafından sonuçlandırılmalıydı. Bu bir egemenlik hakkı devri anlamı taşımaktadır. TBMM Kararı olmadan devredilmesi mümkün değildir. Türkiye’nin Güneyinde ve Kuzeyinde yeni masalar kurulması gündemdedir. Kurtlar sofrasında en zayıf kurt olmamak esastır. Sembolü Kurt olan Türk Milleti bu masalarda emperyalistlerin menüsünde meze olmamalıdır.

Rusların sembolü ayıdır. Ayılar inattır ve amaçlarına ulaşıncaya kadar mücadeleden vaz geçmezler. Daha önce belirttiğim gibi ayı ile dansa kalkanlar, ayı dansı bırakmadan yerine oturamazlar. Rusya savaş sona erdi demeden kimse savaşın bitmesini beklememelidir. Uzun süre devam etme potansiyeli taşıyan savaşta, asla taraflar arasında dengeyi bozacak adımlar atılmamalıdır. Her iki taraf da Türkiye için tarihi olayları gündeme getirerek düşmanlıklarını ifade etmektedirler. Özellikle Zelenskiy çok tehlikeli bir karakter görüntüsü vermektedir. Tahriklerine ve oyunlarına gelinmemelidir. Putin post modern Rus Çarı’dır. Türk Milleti’nin ondan dostluk beklemesi hayal bile değildir. Sadece Aziz Atatürk’ün işaret ettiği gibi iyi komşuluk ilişkileri sürdürülmelidir.
 

Bu yazı 383 defa okunmuştur .