İBN-İ HALDUN VE MUKADDİME
Reklam
Necdet TOPÇUOĞLU

Necdet TOPÇUOĞLU

ŞİMAL YILDIZI

İBN-İ HALDUN VE MUKADDİME

15 Ağustos 2020 - 13:10

Ronald Reagan 1981 yılında yaptığı bir konuşmada; ABD Ekonomi politikalarının ilham kaynağının, ‘’İbn-İ Haldun’’ olduğunu işaret etmiş ve şu sözüne vurgu yapmıştır.

 

‘’Devletlerin kuruluşunda Vergiler düşük, gelirler yüksek, yıkılışlarında ise vergiler fazla gelirler az olur.’’

 

İbn-i Haldun’un en önemli eserlerinden biri Mukaddime'dir.
Bu eserde devletlerin kuruluş, yükseliş ve yıkılışları " asabiyye" kavramı çerçevesinde izah edilirken devletlerin hayatı şöyle tasnif edilir:

 

- Birinci dönem, Zafer ve kuruluş,
- İkinci dönem, otorite ve yükseliş,
- Üçüncü dönem, refah ve ümran,
- Dördüncü dönem, Duraklama
- Beşinci dönem ise israf, bozulma ve yıkılma dönemidir.


Bu son dönem sefahat, şehvet ve hırsların egemen olduğu ve devletlerin yıkılmaya ve çökmeye başladığı zaman dilimidir.

 

İbn-i Haldun’a göre;

- Bir toplumun çöküşünün belirtilerini özetle şöyle belirtmek mümkündür..!!
- Toplumda dayanışmanın yok olması.
- Üretimin zayıflaması.
- Fiyat ve vergilerin artması.
- Liyakatın (ehliyetin) yok olması.
- Adaletsizliğin ve kayırmacılığın artması.
- Umutların kırılması, güvensizlik ve karamsarlığın hakim olması,
- Göçün hızlanması şeklinde belirtilmektedir…!!

 

Tarih roman gibi okumak için değil, anlamak ve anladığını uygulamak içindir. Tarih bilmeyenlerin devlet yönetmeleri mümkün değildir. Hayatında manasını dahi bilmedikleri kitaptan başka kitap okumayanların, yaşadığımız bilgi çağında sorun çözmeleri mümkün değildir.


Türk tarihi, devlet yönetimi ve kültürü, dünyanın birçok ülkesinde inceleme ve araştırmalara konu olurken, kendi ülkemizde göz ardı edilerek, Arap Kültürüne özenilmesi üzüntü vericidir. İnsanlarımız şunu çok iyi bilmelidir ki Arap Kültürü din değildir. Akıl ve bilimi ön planda tutan ‘’Türk İslami Yorumu’’ Milletimiz için izlenmesi gereken en mantıklı yoldur.

 

Bu gün ülkemizin toplumsal yapısını incelediğimizde, dayanışma duygusunun zayıfladığını, her sektörde üretimin azaldığını, fiyatların ve vergilerin yükseldiğini, ehliyetsiz kişilerin yönetime getirildiğini, adaletsizliğin, kayırmacılığın ve iltimasın arttığını, yurttaşların çok büyük bir bölümünün umutlarının kırılarak, karamsarlığa kapıldıklarını, özellikle yetişmiş beyin gücümüzün kendileri için daha güvenli buldukları ülkelere göç ettiklerini görmekteyiz.

 

Bu durum bize tarihten ders almadığımızı, ders almadığımız için tarihin tekrar ettiğini göstermektedir. Birlik ve beraberliğin kaybolması milletleri, geri dönülmez yerlere savurmaktadır. Bir an önce başkalarının siyasi ikbal ve istikballeri uğruna ayrışmaktan, birbirimizi ötekileştirmekten vazgeçmeliyiz. Çare, bilim ve aklın yolunu takip etmekle mümkündür.

Bu yazı 674 defa okunmuştur .