Muhalefetin Cumhurbaşkanı adayını açıklıyorum!...
Reklam
Veysel İlhan

Veysel İlhan

Muhalefetin Cumhurbaşkanı adayını açıklıyorum!...

27 Mayıs 2022 - 22:19

Bana düşmez ama muhalefetin Cumhurbaşkanı adayını açıklıyorum.

Verimli topraklar üzerinde,  küçümsenemeyecek bir nüfusla, kültür ve medeniyetlerin geçiş köprüsü üzerinde, stratejik bir coğrafyada yaşıyoruz.

Bu coğrafyada 1000 yıllık devlet geleneğimizden daha da eski olan kültürümüzle ve siyasi geleneğimizle  100 yıllık bir Cumhuriyetiz.
Ve şimdi bu verimli topraklarda ağır bir ekonomik yıkımın  arefesindeyiz.

100 yılda sosyolojik, ideolojik, ırksal ve mezhepsel kavgamız iktidarı ele geçirmek hedefliydi. Ve bu iktidar  gücü diğerlerini "öteki"leştirip ezmekten başka işe yaramadı.
 
2.yüzyılın arefesindeyiz ve 100 yıllık süreçte bize kavgayı fısıldayan dünya bambaşka bir yere dönüştü. 

Bizim  küresel dünyayla işbirliğimiz,  pazar olmaktan öte gidemedi. 
tarım toplumundan sanayi toplumun oradan dijital topluma evrilen bir dünyada, biz  tarım toplumunun kültür, medeniyet yasa ve fetvaları ile birbirimizle kavga edip durduk.

Hamaset, din ve milliyetçilik söylemli ancak küresel egemenlerin sömürge tipi kalkınma modelini uygulayan sığ iktidarlar, borç faiz borç sarmalını aşacak üretim modeli ortaya koyamadı.

Şimdi son 20 yıllık sanal refah dönemi sona erdi ve kaç yıl süreceğini hesap edemediğimiz gerçek yoksulluk dönemi kapıda.
Yakınılan ve şikayet edilen konuların iktidarı tarafından görülse de sorunu görmezden gelerek günü kurtarma tercihi öre çıktı.

 Ülkeyi değilde seçimi kurtarma yönünde projelerle halkın karşısındalar. sosyal yardımına bağımlı  alt tabaka, kamu kadroları  ile tahkim edilen orta tabaka ve ihale ile beslediği yüksek tabakanın açık desteği yanında, milli ve dini duyguları köpürtülen duygusal halk desteği  hala iktidardan yana.

Şimdi yine seçimin arifesindeyiz ve bu seçime bu ekonomik tablo ile gidileceği kesin.

iktidar müttefiklerini yaklaştırıp muhalefeti dağıtmak için yukarıda kavga sebebi  saydığımız 100 yıllık  sosyolojik ve ideolojik yaraları kaşımayı ülkenin ekonomiyi düzeltmekten daha kolay gördüğü için kutuplaşma siyaseti izliyor.

Kararsız ve çaresiz kalan ancak güçten yana durmayı geleneksel tercih olarak özümsemiş topluluk ise " kim var ki başka oy verecek" türküsünü mırıldanıyor.

"herkesin evi arabası var", "herkes zengin kim aç  bu ülkede", "telefonunu çıkar." amcalar dışında büyük şehirler artık yaşanmaz hale geldi ve yeni arayış dalga dalga  muhalif sahillere vuruyor.

bu muhalif dalga için iktidar chp den kopardığı ince ile, hdp den kopardığı bilgen ile,iyi partiden kopardığı ümit özdağ ile ve saadetten kopardığı f.erbakan minik dalga kıranlar inşa ediyor.

bunun yanında her türlü sosyal olayla da ittifak halindeki muhalefeti birbirine düşürüyor. çok kolay da düşüyoruz.(örnek konser iptali)

Muhalefetin Cumhurbaşkanı adayı konusuna gelince.
bir isim istiyorsunuz. 

isimler de ve  izmler de kurtarıcı olamaz .

şu anki tablodan bir siyasi liderin yada bir siyasi hareketin tek başına ülkeyi çıkarması imkansız.
Tekrarer söylüyorum siyasi mehdi beklemekten vazgecin. 

Türkiyede hiç bir isim ve hiçbir siyasi hareket tek başına bu ülkeyi yönetemez.
efendim iktidar yönetiyor ya. 
efendim iktidar yönetemediği için bu başlığı açtık, zaten iktidar da hiç bir zaman tek başına yönetmedi. kuruluşunda aldığı ortağı kanlı bıçaklı olunca yeni ortaklar bularak yönetti. o sebeple isim arama işinden vazgeçelim.

Sorunumuz bir ismin halledeceği yada bir izm in çözebileceğinden çok büyük.

cari açığımız, borç stoğumuz ödemeler dengemiz, bizi para basmaya ittiği sürece paramız değer yitirecektir.Yitirilen  sadece paranı değeri değil, emeğin değediri ülke kaynaklarının  talan edilmesi değer yitirmesidir. bu sebeple bir kişilerden çare ummak yerine sorunları ve çözüm yolları üzerinde konuşmanı faydası var.

BÜYÜK HARFLE YAZIYORUM LİDER BEKLEMEKTEN VAZGEÇİP BİRLİKTE HAREKET ETMEYİ ÖĞRENMELİYİZ.
100 yıl önce verilen kurtuluş savaşı misali ekonomik kurtuluş savaşımızı vermek zorundayız ve maalesef başka çıkış kapısı yok.
EKONOMİK KURTULUŞ SAVAŞIMIZIN ESASLARI
bu savaş Akp ye karşı verilen bir savaş değildir bu savaş AKP ye rağmen verilen bir savaştır.Zira 20 yıllık sanal refah para satıcısı küreselcilerin bir oyunu idi bu oyunda başrolde oynadı diye iktidarı başarılı bulan bir kitle var.Bu savaş o kitleye rağmen yapılaması gereken bir savaştır.
"AKP gitsin de kim gelirse gelsin, bizim parti gelse bu iş çözülür, iktidar gidince bir rahatlık olur" tarzı sloganik cümleler sorunun anlaşılmadığının işaretidir.

para bulunur sorun değil bizim bağlantılarımı var şeklinde dilenci yada faiz artı liborcu muhalefet çözümden uzaklığın işaretidir.
ekonomist değilim akılma geldikçe düşünüyor kederlenilor ve yazılorum takibi konu ekonomi bilenin konusu benim aklıma gelenler.

1- Kurtarıcı ve lider beklemekten vazgeçip istişare ve ortak aklı çalıştırmak.

2- sol/sağ, türk/kürt, alevi/sünni, muhafazakar/seküler gerekçeli geleneksel kavgayı sonlardırıp toplumu barıştırmak.

3- doğru kurtuluş reçetesini halka izah ederek iktidarı devralmak. bi devri bir rövanştan çok helalleştirmeye dönüştürmek. 

4- her türlü israfa son vermek, Lider saltanatı  ve itibarını gösterişten alan israfa son vermek.

5-Sınırlı kaynakları stratejik kullanacak  kısa orta uzun vadeli planlamalar yapmak.
 
6- sömürge tipi kalkınma modeli öngörülü üretime dönük olmayan yatırımları sonlandırmak.

7-Borcun faizle ödenmesi esasına dayalı borca dayalı para siteminden üretime dayalı ekonomik siteme geçişin sağlanması.

8-tarım , hayvancılık , bilişim gibi kısa vadede nakit açığını karşılayacak istihdam özendirme ve üretimleri teşvik.

8.5- DIŞARIDAN ÜRÜN GELMEDİĞİNDE HALKI AÇ BIRAKMAYACAK TEDBİR VE İHTİYAT PLANLAMASI YAPMAK

9- bış borç açığımızın önemli bir kalemi olan enerji ihtiyaacımız için Güneş ve rüsgar enerjisi seferberliği ile enerji bağımlılığından kurtulmak.

10-Lastik teker taşımacığı liman ve demiryolu ağın arasına kaydırarak ,yeni damiryolu hatları inşa etmek.

11-Nufusu çok yoğun olmayan il ve ilçeler için  basit elletrikli tramvay ve basit elektrikli ulaşım araçlarıyla akaryakıt tüketiminde  enerji tasarrufunun sağlanması.

12- tüketim toplumu ile üretim toplumu arasındaki bilinci oluşturacak bir toplum hazırlamak.

13- üretim çarkının çalışması tüketim çarkının dönmesine bağlı  ve bu çarkın ülkeye faydası ürünü dış pazara sokmaktan geçer.ki bu planlamadan ve  üretimden çok daha zordur.

14- pazar hakimiyeti 300 yılda savaşlar barışlar ve uluslarası anlaşmalarla kurumuştur.bu ağın delinmesi zordur ama imkansız değildir. Pazar girme konusunda milli duygularla orta asya , dini duygularla asya ve afrika , evrensel değerlerle güney amerika ve kuzey avrupa ile bağlantı kurulabilir. partiler ideolojilerini bağlantıralır varsa bu bagalantılarını uluslarası arenaya ürün sokmak için kullanabilirler.
bizde ideolojiler genelde iç kavga için kullanıldıkları için partilerin böyle bir ön hazırlığa sahip olabiliceklerini zannetmiyorum.

15- küsesel çarlardan geçen ürünler yerine mahalli ilişkilerle komisyonsuz ürün almanın yolları zorlanımalıdır.

16- ülkeye en fazla fayda  verecek şekilde maden yasası yeniden düzenlenmeli, çevre ve milli kaynaklar korunmalıdır.

18-adil , dürüst, kendisine ait olmayanı almayan insan yetiştiren egitim sitemi derhal ilki iş olarak  planlanmalı 10 yıl sonra doğacak çocuğun 30 yıl sonraki yaşamı ana hatlarıyla planlanmalıdır.

19-hukuk, ekonomi, eğitim başlıkları ideolojiden arındırılmış hamasetten uzak vicdan,özgürlük , refah paylaşımı ilkelerinde planlanmalıdır.

20- partiler tabanlarını rövanşis taraftar , sloganik mürit olmaktan çıkarmalı parti içi demokrasi ve ortak aklın paydaşı yapılmalıdır. 

ekonomik kurtuluş savaşımızla sadece ekonomik kalkınma planlamamalı yeni bir toplum için ülkenin tüm değerleri seferber edilmelidir.

sornu sadece ekonomik değil ama ekonomi başlığı ideolojiden uzak bir başlık olarak buluşma noktasıdır.

herkes için." domates domatestir ve domates domates kalmalı ve domates domatis kokmalıdır"

Aaa.... lider ismi vermedi diyenlere , boşuna uzun bir yazı okudunuz kusura bakmayın.

yavaş diyeydi olmadı imamoğlu diyeydi, kılıçdaroğlu diyeydi ,akşener diyeydi  keşke   karamollaoğlu diyeydi ne iyi olurudu diyenlere . hepsini diyorum işte.

Bu yazı 596 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum

Son Yazılar