Kahraman Kent

“Maraş bize mezar olmadan
Düşmana gülzar olmaz”   
 
Bir kahramanlığa adanmış şehre düştü yolum. Tam dokuz yıl çıkamadım bu şehrin havasından.
Burası hayat okuluna adım attığım ilk şehir olması münasebetiyle benim için çok önemli bir yere sahiptir.
Burada acı tatlı pek çok şey yaşadım. Kâh güldüm kâh ağladım
Bu şehrin her yerinde çok anılarım var. Çok güzel dostluklar kurdum. İnsanlar içlerinde sevgi olduğu için hayatta kalırlar. Belki de bu şehri bize sevdiren bu yüce dostluklardır. Bu yazıyı yazarken o kadar yoğun duygular yaşadım ki acaba dedim bu kalem bu yazıyı çeker mi. Neyse bu kadar duygusallıktan sonra Kahramanmaraş’ımızı tanıtma vakti gelmiştir.
Kahraman şehrimiz asırlar boyunca, Asur, Makedonya, Med, Pers, Roma, Selçuklu, Danişment, Dulkadir, Bizans, Osmanlı gibi pek çok medeniyete ev sahipliği yapmıştır.
Akdeniz Bölgesi’nin doğusunda yer alan bu şehrimiz; Akdeniz, İç Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin birbirine en yakın olduğu noktalardır.
Bu şehrimiz Milli Mücadele Döneminde büyük başarılar göstermiştir. Başta Sütçü İmam olmak üzere Milli Mücadele’ye bütün halk katılmıştır. Nihayet 12 Şubat’ta Kurtuluş Bayramı ilan edilmiştir.
 Maraş TBMM’nin aldığı kararla 7 Şubat 1973 tarihinden itibaren “Kahramanmaraş” ismini almıştır.
Buranın gezilmesi, görülmesi gereken pek çok doğa güzelliği; Tarihi Camii, Taş Medresesi ve çarşısı vardır. Ayrıca tadılması gereken çok zengin bir mutfağı vardır.
Tarhanası, ekşili çorbası, mumbar dolması, çörekleri, içli köftesi, fıstık ezmesi ve dondurmasıyla tam bir gastronomini şehridir. Buranın iki önemli yiyeceği tarhana ve dondurmadır.
Tarhana; döğme, yoğurt ve kekik ile yapılıp güneşte kurutuluyor ve iki şekilde yapılıyor: cips ve toz (çorbalık). Tarhananın tadına bakanlar yüzünü ekşitip sonra müdavimi olurlar.
Maraş dondurması, Ahır Dağlarında yetişen endemik bitkilerle beslenen keçilerinin sütünden yapılır.
Bu şehrimizin insanları genellikle toprak zenginidir. Birçoğunun bağ evleri vardır. Bu bağ evlerinde müthiş bir kış hazırlığı yapılır.
Çoğu zaman gezmekten zevk aldığım buranın tarihi çarşılarıdır. Bu çarşılarda sanat ustaları yıllar geçmesine rağmen bu sanatları yaşatmaya çalışıyorlar. Buradaki insanların gelenek göreneklerini ve sanatçılara sahip çıkmaları takdire şayandır. Bura da bakırcıların, semercilerin, çarıkçıların, kalaycılar ve sandık oymalarıyla görülmeye değer bir yerdir. Hatta pek çok filmde kullanılan çarıklar buradan temin edilmektedir. Çarşının diğer bir bölümü Maraş yazmalarının, kumaşlarının ve altınların satıldığı bölümden oluşmaktadır.
Buranın diğer önemli bir yapısı tarihi çarşıların hemen yanında bulunan Ulu Camiidir. Dulkadiroğluları’ ndan kalan caminin en dikkat çeken yapısı minaresidir. Minare kapalı şerefeli, üstü çift şemsiye çatıyla örtülür. Camiinin hemen yanında Tarihi Taş mescit yer almaktadır.
Buranın diğer önemli yeri ise şehrin tüm siluetinin izlenebileceği şehrin tam merkezinde yer alan kalesidir. Geç Hititler döneminde yapılan bu kalede, bu döneme ait pek çok eser bulunmaktadır.
Şimdi de gezmekle doyamayacağım Kahramanmaraş’ın doğal güzelliklerine geçelim.
Gitmekten en çok zevk aldığım, temiz havası ve bol oksijeniyle huzur dolu bir yer olan Başkonuş Yaylası’dır. Burada kıştan sonra baharın gelmesiyle birlikte yavaş yavaş hayat türküsü yükselir Bungalov evlerin verandasında kahvaltı yaparken bir ceylan ansızın misafiriniz olabilir.
Sır ve Menzelet barajının muhteşem görüntüsünü izlemenizi tavsiye ederim.
Türkiye’nin 5.büyük mağarası Döngel mağaralarıysa macera severler için vazgeçilmez bir yerdir.
Yeşilgöz Göl’ünün üzerinde kurulan çardaklarda oturup piknik yapmak ve yeşilgözü seyretmek her hayali saadete tercih edilecek anlar yaşatır.
En az Yeşilgöz kadar doğa harikası, Türkiye’nin en büyük kuluçkahanesi olan Fırnız’dan alabalık yemeden dönmek olmaz.
Bu şehrin en güzel yerlerinden biride sık sık tatile gittiğimiz Zeytinli Ilıcasıdır.
Kahramanmaraş, gezip gördükten sonra sevdiklerinize hediye alma konusunda sıkıntı çekmeyeceğiniz bir yerdir. Burada bakırdan yapılmış şekerlikler, çaydanlıklar, oyma takı sandıkları, fıstık ezmesi, pul biber ve tarhana almadan bu kahraman kentimizden dönmeyin derim.