Pamukkale (Hierapolis Antik Kent)
Reklam
Zehra IŞIK

Zehra IŞIK

Gizemli Gezgin

Pamukkale (Hierapolis Antik Kent)

21 Mart 2021 - 14:29


Tarihi kalıntılara bir değer biçmediğimiz zaman onu koruyamayız. Ancak hak ettiği değeri verdiğimiz zaman koruyabiliriz. Hierapolis antik kentine hakiki değerini vermek üzere yola koyulduk.
Denizli’nin 17 km kuzeyinde yer alan Hierapolis antik kenti rivayete göre Bergama krallığının kurucusu Telefos, gece gördüğü bir rüyada etkilenmesi sonucu sabah uyandığında Amazonlar kraliçesi karısı Hera’yı uyandırarak “Ege, kutsal şehrine senin isminle kavuşacak” der ve bu antik kente Hierapolis (kutsal kent) adı verilir. Kentin hem paganların (çok tanrılı din) hem de Hristiyanların kutsal şehri sayılır. Hristiyanlar tarafından kutsal sayılmasını nedeni Hz. İsa’nın 12 havarisinden birisi kabul edilen Aziz Philippus’un burada çarmıha gerilerek öldürülmüş olmasıdır. Rivayete göre Aziz Philippus, MS 80’li yıllarda buraya gelerek Hristiyanlık dinini halk arasında yaymaya çalışmıştır. Fakat Aziz Philippus, putları inkâr ve hakaret ettiğinden halk tarafından katledilmiştir. 300 yıl sonra Hristiyanlık kabul edilince Aziz Philippus’un katledildiği alanda onun anısına çeşme ve şapel inşa edilmiştir.
Tarihe tanıklık etmiş olan Hierapolis Antik Kenti’ni görmeden önce geçmişi yaşama zevkine bir türlü varamadığımızı fark ettik. Amacımız gezdiğimiz yerleri bugün olduğu gibi görmek değil, onun gözle görünen boyutlarına tarih, arkeoloji, sanat ve filoloji bilimlerinin sağlayabileceği derinliği katmaktır.
Bugün hâlen Apollo Tapınağı, taş mezarları, su kanalları, Roma Hamamı, kilise ve Tiyatro gibi önemli yapıların hayatta kalan bölümlerini hayret-engiz bir şekilde gezdik. Buradaki mezarlar ev şeklinde lahitlerdir. Bunun nedeni ise halkın ölümü bir bitiş olarak değil, hayatın devamı olarak görmesidir. Aynı zamanda mezarlarını ev şeklinde yapmaları ahiret inançları olduğunu gösterir. Lahitlerle alakalı bir diğer ilginç özellik ise üzerlerindeki kabartmalarda ölen kişinin mesleği ile ilgili betimlemelerin yer almasıdır. (Örneğin bir asker öldüğünde kabartmamalarda savaş sahnesi yer almaktadır.)
Hierapolis Antik Kenti deprem bölgesi olduğu için birçok yapının büyük kısmının yıkılmıştır, sadece tiyatro sağlam durmaktadır. Bu tiyatroyu diğer antik kentlerin tiyatrolarından ayıran en önemli yönü 150 yıla yakın bir sürede yapılmış olmasıdır. Bundan dolayı birçok depreme rağmen tiyatro sapasağlam ayakta durmaktadır. Gladyatör dövüşlerinin yapıldığı, oyunların sahnelendiği bu sanat abidesini sanat ve tarih tutkunlarının mutlaka görmesi gerekir.
Kleopatra şifalı havuzu gördükten sonra Pamukkale travertenlerine geçtik. Travertenler, sıcak yer altı su kaynaklarının yeryüzüne çıktıktan sonra suyun içerisinde kalsiyumun çökelip zamanla sertleşmesiyle oluşur. Çeşitli derinliklere sahip olan bu havuzlar farklı sıcaklıkta sulara sahiptirler. Travertenlerde çıplak ayakla gezildiği için bu gezimizi sıcak aylarda yapmayı tercih ettik.
Bu geniş ve zengin kenti bu daracık kelimelere sığdırmak mümkün değil. Hierapolis Antik kentine kelimelerimiz kifayetsiz kaldı. Hierapolis’in ruhunu hissetmek ve tarihe yolculuk yapmak için mutlaka buraları görmek ve keşfetmek gerekir.
Eski Roma’dan kalma kırık, dökük, virane
Hierapolis’te; antik kentte
Yaşanmışları, yaşanmamışları,
yaşanacakları bırakma peşinde…
Yoluna çıkan devasa kayalar yol olma
telaşında…
Dağlar didinip kendi içinde; yorgun trenlerin
Sessiz gidişinde…
Var olma hevesinde…
                                                                      Fatma Ersöz
 
 
 

Bu yazı 2922 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum