Hüseyin Başarır 

  Avcı gruplarında doğal dengeden, doğayı korumaktan, kurutulan göllerden, yaban hayvanlarının yaşam alanlarının yok edilmesinden ve bütün bunlara karşı çare aramaya çalıştığımız yazılardan rahatsız olanlar; far avcılığı, zamansız-usulsüz avcılığa karşı yaptığımız paylaşımlardan rahatsız olanlar; beni avcı karşıtı-avcı düsmanı ilan ederek, kimisi avcıların içine girmiş haytapçı casus diyerek, kimisi değişik hakaretler ederek bana saldırıyorlardı. ''Bu avcı düşmanının sayfada ne işi var? Avcı karşıtlarının sayfadan atın...'' gibi bir çok yorum yapanlar, yaygara çıkaranlar...  Bunlara ''Avcılık nedir, avcı kimdir?'' sorusunu sorduğumuzda hiç bir net cevap alamadık...

Kimisine göre kaçak avcı, avcı diye bir şey yoktu. Kimisine göre belgesi olan avcıydı. Kimisine göre avcılar ve bir de bohçacılar vardı... 

Anlayabildiğim kadarıyla en çok vuran, en iyi avcıydı. En iyi köpeği olan, en iyi avcıydı. En kaliteli tüfeği olan, en çok fişek koleksiyonuna sahip olan en iyi avcıydı.. En iyi av videosu çeken, vurduklarını en çok paylaşan, en iyi avcıydı...

Tabiki de bu anlayışdaki avcı(?)lara bizim kuruyan göllerden, zehir akan derelerden, her tarafına mermer ocağı açılan ormanlardan bahsetmemiz; kaçak ve zamansız avcılığı önlemek için uğraşmamız; çok anlamsız geliyordu. Hele bir de ''Gelin taşın altına elimizi koyalım, bu konularda bizim de mesuliyetimiz var. Yaban hayvanlarının, kuşların neslini korumamız ve onları çocuklarımıza da bırakmak için çalışmamız lazım...'' deyince büsbütün bana düşman oluyorlardı...

İşte Turkiye'deki avcı profili. Bu yazımdan da bir çok rahatsız olanlar çıkacak.. 

AVCILIK NEDİR, AVCI KİMDİR? Tarifini yapın da, ben de bundan sonra avcılık hakkında yazarken, o tarife göre yazayım, kimse itiraz etmesin...