Gökhan BACIK [email protected]
Yeniden bir Filistin dramı ile karşı karşıyayız. Yüzlerce Filistinli öldürüldü. Bunların içinde çocuklar da var. Yıkılan evler, artan gıda fiyatları Tam anlamıyla bir trajedi.
Bu işin sonu nereye varacak?
Her seferinde olduğu gibi benzer sloganlarla geçiştirdiğimiz Filistin meselesi konusunda İslam dünyası yeni bir şey yapacak mı?
El cevap: Hayır!
Güç kimde?
İsrail Başbakanı Netanyahu Dünyanın tepkisi umurumuzda değil, operasyonlar devam edecek dedi.
Öncelikle, İslam dünyasında İsraile dur bakalım diyecek bir güç yok. Türkiye dahil Tel Avive ateşkesi dayatabilecek gücü olan bir ülke yok.
Tel Avivde koltuğunda oturan Netanyahu, İslam ülkelerinin konuşmaktan başka bir şey yapamayacağını çok iyi biliyor.
Şimdi bırakalım Batı nerede? İslam dünyası nerede ezberini ve şu soruyu soralım: Türkiye ne yapabiliyor?
Bir köşe yazarının veya sokaktaki insanın konuşmasından farklı olarak bugün devleti idare edenler İsraili caydırabilecek ekonomik, siyasi veya askeri bir seçenek ortaya koyabilir mi?
Maalesef, İsrailin her Filistin operasyonu bütün Müslümanlara Lafla peynir gemisi yürümez demektir.
Kendi ülkelerinde takipçilerine Dünyaya biz yön veriyoruz diyen ucuz siyaset, her İsrail saldırısında buharlaşır.
İkincisi, İsrail zaten Müslüman ülkelerin birbirini yemekle meşgul olduğu için bir araya gelemeyeceğini çok iyi biliyor.
Filistin operasyonuna ilk tepkiyi Mısır ve Türkiye verdi. Çok güzel. Ama bir sorun var: Mısır ve Türkiye birbiri ile konuşmuyor.
Acaba Filistinde ölen çocuklar hürmetine Mısır ve Türkiye geçici olarak birbirine olan kızgınlığını askıya alıp bir masa etrafında bir araya gelebilir mi?
Acaba Mısır ve Türkiyenin bir numaralı derdi ne? Mısır devletinin şu sıralar bir numaralı derdi İhvan ile uğraşmak. Türkiye devletinin bir numaralı derdi ise Hizmet ile uğraşmak.
İkiyüzlülük
Müslüman dünya, Filistin konusunda alenen ikiyüzlülük yapıyor.
Kuveyti işgal ettiği günlerde Saddam Hüseyin kendisini ziyarete gelen Arafata zorda kalırsam İsraile füze atarım, Araplar beni desteklemek zorunda kalır demişti.
İslam dünyasındaki çoğu siyasetçinin Filistin konusuna bakışı Saddamın bu sözlerinde gizlidir.
Yemenden Libyaya şu sıralar Filistin konusunda hamaset yapan siyasiler kendi laflarının hiçbir işe yaramayacağını çok iyi biliyor. Peki neden bunu yapıyorlar?
Filistin üzerine nutuk atmanın Filistinlilere bir faydası yok. Bu bir kitle siyaseti. Filistin davası nutukları ile kitleler motive edilir oradan üretilen enerjinin etinden, sütünden iç siyaset malzemesi yapılır.
Dahası siyasetçinin Filistin davası nutukları ile motive olan insanlar gidip İsrail ile değil güya içerideki İsrailliler ile uğraşır.
Öyle ki Müslümanlar arası İsrail konulu ihtilaflar nedeniyle çıkan gerginlik İsraile faydalı sonuçlar bile üretmeye başlar.
Türkiyenin İsrail ile ekonomik ilişkiler içinde olması yanlış değildir. Türkiye çıkarlarına göre her türlü dış siyaseti belirler. Ancak burada yanlış olan şudur: İsrail ile her türlü reel politik ilişkiyi sürdürenlerin ve bundan nemalananların sanki bunları hiç yapmıyormuş gibi davranıp başkalarını İsrail yandaşı yaftasıyla suçlamasıdır.
Gelelim Müslüman toplumlara. Bugün en çok israfın yapıldığı iftar yarışması düzenlense Araplar mı kazanır Türkler mi belli değil. Bu sofralarda dua ederek ancak kendimizi rahatlatırız.
BUGÜN
YORUMLAR