Reklam

Final Okulları Başiskele’ye kaliteyi getirdi

Türkiye’nin önde gelen eğitim kurumlarından Final Okulları’nın kurucusu ve hayatının büyük bir kısmını eğitime ayıran Celalettin Gür... Celalettin Gür, ülkemizin eğitim durumunu Final Okulları’nın gelecek planlarından bizlere bahsetti.

Final Okulları Başiskele’ye kaliteyi getirdi

Türkiye’nin önde gelen eğitim kurumlarından Final Okulları’nın kurucusu ve hayatının büyük bir kısmını eğitime ayıran Celalettin Gür... Celalettin Gür, ülkemizin eğitim durumunu Final Okulları’nın gelecek planlarından bizlere bahsetti.

Final Okulları Başiskele’ye kaliteyi getirdi
13 Ekim 2019 - 13:20

Öncelikle sizi tanıyalım. Celalettin Gür kimdir?

1 Nisan 1948 yılında Sapanca’da dünyaya geldim. İlk ve ortaokulu Sapanca’da okudum. Lise öğrenimi ise Adapazarı’nda tamamladım. Daha sonra İstanbul Üniversitesi Fen Bilimleri Fakültesi Matematik bölümünde mezun oldum. Matematik bölümünden mezun olduktan sonra ilk işim eğitim sektörüne girmek oldu.

Öğretmen olarak ilk tayin yerim Adapazarı/Karasu oldu. O zamanlar yedek subay alımı vardı. Beni de o sırada askere aldılar. Askerden geldikten sonra 1975 yılında Sivas Divriği Lisesine tayin oldum. İki yılda orada okul müdürlüğü yaptım. Daha sonra Sivas merkezde eğitim veren Kongre Lisesine atandım. O zamanın ülke şartlarından dolayı biraz sıkıntılar yaşadım. O sıralarda 6 ayda bir tayinim çıkıyordu. 1978’de İstanbul’da “Büyük Dershanede” göreve başladım. O zamanlar Büyük Dershane’nin merkezi Ankara’daydı. Çok yakın bir arkadaşım vasıtasıyla dershanenin öğretmen alacağını öğrenmiştim. Ben de bu işi almaya talip oldum ve Büyük Dershane’de bir süre çalıştım.

Büyük Dershane’den ayrıldıktan sonra sırasıyla Mef ve Uğur Dershanelerinde çalıştım. 1996 yılında da Final’i 4 arkadaş bir araya gelerek, İstanbul Caddesinde kurduk ve o günden beri devam ediyoruz. 2001 yılında da Kocaeli Yahya Kaptan’da ilk şubemizi açtık. O sırada İstanbul’daydım ama Yahya Kaptan şubesinin açılmasında büyük emeğim vardır.

Yahya Kaptan şubemizi açtıktan kısa süre sonra İzmit şubemizi de açtık. 4 yıl önce Milli Eğitim Bakanlığı, dershanelerin kapatılmasına yönelik bir karar almıştı. Tüm dershanelere 4 yıllık bir süre verdiler. Biz de o sırada İzmit’te yer aradık ancak bir türlü bulamadık. O yüzden İzmit’te bulunan eski dershane TED’i devraldık.

EĞİTİMİ EĞİTİM GİBİ YAPMAK

Final Okulları’nın diğer okullardan farkını anlatır mısınız?

Final Dershanelerinde en büyük amacımız “Eğitimi, eğitim gibi yapmak” oldu. Çocuklarımız, ülkemizin geleceğidir. O yüzden onlara iyi bir eğitim sunmayı amaçlıyorduk. Çalışmalarımıza yıllardır bu amaçla devam ediyoruz. Hatta geçen gün toplantımız vardı. Orada paylaşılan bir istatistiği de size göstereyim. Final Okulları olarak 1980 yılından itibaren 4 milyon 250 bin öğrencimizi üniversiteye yerleştirdik.

Ülkemizin geleceğinin şekillenmesi çocuklarımızın bilinçlenmesi ve eğitilmesi ile olur. Çocuklarımızın inanılmaz derecede boşlukları ve eksikleri var. Teknoloji karşıtı bir insan değilim ama maalesef teknolojiyi iyi bir şekilde kullanamıyoruz. Çocuklarımıza düzgün ve doğru bir yol çizmemiz lazım.

FİNAL OKULLARI’NDA ÇOCUKLAR SİGORTALI

Eureko Sigorta ile öğrencilerimizi 24 saat ve 365 gün boyunca kapsayan bir anlaşma yaptık. Hepimiz zamanında çocuk olduk. Koştuk, düştük, ayağımızı burktuk ve kolumuzu kırdık. Çocuğumuzun başına okulda veya okul yolunda gelecek herhangi bir kazada hastane masraflarını velilerimiz değil, sigorta ödesin istedik ve böyle bir uygulamayı hayata geçirdik.

FİNAL OKULLARI’NDA 4 TEMEL İLKE VAR

Çocuklarımız çok zeki ancak akıllı değiller. Zeka ayrı, akıl ayrıdır. Zekasını iyi kullanan kişi akıllıdır. Elbette çocuklarımızı bu konuda iyi bir şekilde yönlendirmemiz lazım. Öncelikle çocuklarımıza güvenmek zorundayız. Final Okulları olarak 4 ana ilkemiz var. Birincisi çocukları bilgi olarak tam donanımlı yetiştirmek, ikincisi özgüvenlerini yüksek tutabilmek, üçüncüsü kendilerini iyi ifade edebilmelerini sağlamak ve dördüncüsü ve en önemlisi örf ve adetlerine bağlı dürüst bir şekilde yetiştirmek.

Peki, Final Okulları’nda bu 4 ilkemiz için ne yaptık? Örneğin, bütün sınıflarımızı geçen gün dolaştım. Cumartesi günü yaptığımız deneme sınavında öğrencilerimizin başına gözetmen öğretmen koymama kararı aldım. Ancak iki öğretmen herhangi kötü duruma karşı koridorda dolaşacak dedik. İnanır mısınız bu sistemi getirdikten sonra başarı yüzdesi inanılmaz bir şekilde arttı. Elbette kopya çekenler de oldu. Onlara uygun bir dille durumu anlattık ve hatalarını fark etmelerini sağladık. Çocuklar da bu sisteme kısa sürede adapte oldu. İlk yıllarda başarı oranımız Final Okulları olarak yüzde 86.6 idi. Geri kalan yüzde ise yüksek puan almasına rağmen hedefleri için tercih yapmayan öğrencilerdi. Onları da katarsak başarı oranımız yüzde 99’a çıkıyor. 

EĞİTİM OLMADAN ÖĞRETİM OLMAZ

Neden Final Okullarını tercih etmeliyiz?

Bugüne kadar Final Okulları olarak şu durumu hiç göz önüne almadık. Elbette, burası ticaret kurumu... Bizim arkamız ticaret, önümüz ise eğitim. Elbette arkamızı sağlam tutmak zorundayız. Ancak bizim asıl önceliğimiz önümüz yani eğitim olmalı. Bugüne kadar rakip olarak kendi kendimizi gördük. Her sene kendimizi aşmaya çalıştık. Nedeni ise bu çocukların en güzeline en iyisine layık olduğunu düşünmemizdir. Her zaman derim iyi iyinin düşmanıdır. Biz her çocuğumuzu potansiyeline ulaştırmaya çalışıyoruz.

Öğrencileri potansiyeline ulaştırırken aslında biz pek bir şey yapmıyoruz. Öğretmenlerimiz öncelikle merak uyandırmaya çalışırlar. Çünkü insanlar merak ettikleri konuları konuşur, tartışır ve öğrenir.

Final Okulları’nda en ağrılık verilen konu eğitimdir. Çünkü eğitim olmadan öğretim olmaz. Öğrenci sınıfta otururken bile oturuşu ders dinlemesini etkiler.

MONOLOG DEĞİL DİYALOG

Öğrenimde öğretmenin payı yüzde 20’dir. Öğrencinin payı ise yüzde 80. Dünyanın en popüler öğretmeni dahi olsa sınıfa girse, bilgileri hap yapıp yutturmaya çalışsa, çocuk istemedikten sonra asla yutmaz. Biz de bu mantıkla hareket ederek, derslerimiz monolog değil, diyalog içerisinde işliyoruz. Matematik öğretmenimiz bir soruyu çözdükten sonra her defasında farklı öğrencileri kaldırarak çocukların ilgisini sürekli derste tutabilmek için çalışıyor.

Final Okulları’nda öğretmenler sınıfa girdiklerinde çocuklara ders anlatmaz. Ders öğretir. İşte bu yüzden öğretmenler, Anlatman değil öğretmendir. Bunun dışında dökümanlarımız oldukça fazladır dışardan kaynaklara gerek duymuyoruz. Ancak öğretmenlerimizin talebi ile ek kaynaklar alabiliyoruz. Kaynaklarımız çok zengin. Deneme sınavlarımızı çocuklarımızı derslerden almayalım diye Cumartesi günü yapıyoruz. Böylece eğitim süremiz 5.5 gün oluyor. Öğrencilerimizin eksikleri olduğu zaman öğretmen arkadaşlar, idareden de izin alarak ekstra etütlerle eksikleri kapatıyoruz. Cumartesi günü sadece 11’inci ve 12’nci sınıfları getiriyoruz. Üniversiteye hazırlanan öğrencileri bir nevi kampa alıyoruz. Çocuklarımızı hiçbir zaman yalnız bırakmamamız gerekiyor. İnsanın boş zamanı olmaz, boşa geçirdiği zaman olur. Final okulları olarak çocuklarımızın zamanını boşa geçirmemesi için çalışıyoruz

Eğitim ciddi kurumların yapacağı bir iştir. Olayı sadece ticari boyutlarda düşünürseniz eğitim yapmış olmazsınız. Final Okulları’nda ticaret her zaman geri plandadır. Bugün piyasaya baktığınız zaman eğitim ile ilgili olmayan insanlar eğitim sektöründe iş yapmaya başladı. Bu da eğitim kalitesini ciddi oranda etkiledi.

Bizim eğitim sistemimizde bilgiden önce ilgi gelir. Öğretmenlerimiz ve öğrencilerimiz karşılıklı sevgi ve saygı içerisinde eğitim öğretim görürler. Her zaman söylemişimdir. Saygı görmek istiyorsanız, saygı göstermek zorundasınız.

İşin siyasi boyuta girmeden yorum yapacağım. Uluslararası Final Üniversitesinde Eğitim Fakültesi açıldı. Açtığımız eğitim fakültesinde kendimize öğretmen yetiştiriyoruz. Matematik, İngilizce ve PDR gibi önemli alanlarda öğretmenler yetiştiriyoruz. Oraya kaydolan ve mezun olan öğrencilerin iş kaygısı olmuyor. Mesela İzmit’te oturan ve oradan mezun olan çocuk hemen bünyemizde işe başlıyor. Final aslında bir kültürdür. Final’in kültürünü yerleştirmeye çalışıyoruz. Önce insan diyoruz. Hiçbir başarı tesadüf değildir.

Final Okulları’nın fiziki imkanlarından bahseder misiniz?

Final Okulları Başiskele kampüsünde 26 sınıf var ve 4000 metrekare alan üzerine kurulu. Ayrıca öğrencilerimizin teneffüslerde ve öğle aralarında deşarj olabilmesini sağlamak için 1500 metrekare alanında bir arsayı daha kiralayarak okulumuzu büyüttük. Gelecek sene anaokulu ve ilkokulu da buraya yapmak istiyoruz. Şu anda orta okul ve lise eğitimi veriyoruz.

Bu haber 1296 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum