Şeyh İmam’ın Kadiri tarikatına bağlı olduğu tahmin edilen bir teknesi varmış. Özlü Köyü’nün eski isminin (Şıhman Köyü) bu tekkeden geldiği zannedilmektedir. Şeyh imamın erkekten soyu devam etmemiş. Bir kızı varmış o da Üstmercan'dan bir kişi ile evlenmiş. Şeyh imamın tekkesi bugünkü Kayaaltı taraflarında Dere Mahallesinde Çoloolar sülalesinin mevkiinde imiş. Şeyh İmam’ın mezarının Kavaklı Mezarlığı’nda yolun üst tarafında olduğu söylenmektedir. Orada mezarı belirlenmiş ve mermerlerle yapılmıştır. Başka bir rivayete göre Kayaaltında’ki büyük okulun giriş kapısının hizasında akasya ya da kavak ağaçlarının olduğu yer mezar yeriymiş. Kayaaltında'ki caminin önünde küçük okulun arkasında ona ait olduğu sanılan başka bir mezar daha varmış ,o mezarın ona ait olmadığı düşünülüyor. 

Bu tekkenin son dervişi Çakıroğullarından İskenderlerin dedesi Mustafa Baba (1848-1930, 82 yıl) derviş imiş. Mustafa Baba Kadiri tarikatındanmış. Mustafa Baba ölünce tekke sahipsiz kalmış Ulubey'e tekkeye gidilmeye başlanmış. Ulubey'e giderken Müderris Abdullah Efendi'ye denk gelmişler. Manastırlıymış ama Kızılen'de otururmuş. Sormuş nereye gittiklerini. ‘Tekkemiz dağıldı, Ulubey'e gidiyoruz’ demişler. Fatsa'ya gidin demiş ve oradaki Nakşibendi dervişlerinden Süleyman Sami Özcan Efendi'ye yönlendirmiş. O vakitten itibaren Nakşibendilik yayılmış. Sami Özcan Efendi 'yi Muderris Abdullah Efendi, Arslan Edendi, Ahmet Derviş, Murat Derviş, Ahmet Efendi, Avni Efendi takip etmiş.