Doğayı tahrip etmek cinayetle eşdeğerdir.
Türkiye’nin her tarafında HES’ler, Altın ve maden arama alanları, mermer ocakları çalışmaları yetkili makamların planlı programlı çalışmalarının dışında birkaç kişinin verdiği kararlarla uygulamaya konulmaktadır.

Sahi bu kararları alırken o yörenin halkına yetkili makamlarına hiç danışıyor musunuz? Bu yörede yaşayan insanlara hayvanlara ve tüm canlılara hiç saygınız yok mu? . Bu vahşice ve acımasızca yapılan sözde çalışmalar o yörenin yeşilini doğasını katletmekle kalmıyor bu yörede yaşayan insanların sağlıklarını bozuyor. Havanın kirlenmesi ile akciğer ve solunum sistemi hastalıkları, birlikte yaşadıkları hayvanların ve canlıların yayılma ve otlak alanlarının yok edilmesi  hayvancılığı bitirmekte yine kirli hava tarla ve bahçe de ekilmekte olan sebze meyva ve bitkileri de tahrip etmektedir. 

İnsanların geçimlerini temin ettikleri hayvancılık çiftçilik tarımcılık yok edilirken fiziki olarakta sağlıklarını,psikolojik olarak da ruhsal yapılarını kaybetmektedirler.

Yozgat/Çekerek/Kamışcık Köyü ile Tokat/Zile/Akkılıç Köyü arasındaki orman ve araziye yapılmak istenen Mermer ocağına karşı köylünün görüşü ve onayı alınmadan mermer Ocağı yapılmak istenmiştir. İşin tuhaf tarafı köyün tek su kaynağı olan bu alanda  mermer Ocağı  yapılmak İstenmesidir.. ayrıca bu ocak Ocak yapıldığında her iki köy toz duman altinda kalacaktır,çoluk çocuk hatta hayvanlar özgürce dolasamayacaklardır. Bu yörede Hayvancılık, tarım, arıcılık ve üzüm yetiştiriciliği yapilamayacaktır.

Resimlerde görmüş olduğunuz köylüler güzel Türkmen elbiseleri ve kültürleriyle olayı haklı olarak protesto etmişler ve etmeye devam edeceklerdir. Bizlere düşen görev de yazıları çok paylaşarak kamuoyu oluşturmak ve onlara destek vermektir.. unutmayın bugün onlara yarın da sizlere.Hadi şimdiden kolay gelsin..