Reklam

Ordu Rıhtımında Işıklı Atatürk Portresini Çok Sevmiştik

Ordu Rıhtımında Işıklı Atatürk Portresini Çok SevmiştikOrdu Rıhtımında Işıklı Atatürk Portresini Çok Sevmiştik

Ordu Rıhtımında Işıklı Atatürk Portresini Çok Sevmiştik

Ordu Rıhtımında Işıklı Atatürk Portresini Çok SevmiştikOrdu Rıhtımında Işıklı Atatürk Portresini Çok Sevmiştik

Ordu Rıhtımında Işıklı Atatürk Portresini Çok Sevmiştik
20 Mayıs 2019 - 14:25

 

60'lı yıllardan sonra hayatımıza hızla giren yeni bir rıhtımımız olmuştu. Rıhtımda yazları herkesin ailece gelip oturduğu güzel bir çay bahçesi de açılmıştı. Rıhtımda akşamları ampullerin yanmasıyla ortaya çıkan ışıklı bir Atatürk portresi bile vardı. Bu parlak ışıl ışıl görüntü çok hoşumuza giderdi. Hele bir gemi gelip de, gece tüm ışıklarını yaktığında rıhtımda çok güzel bir tablo oluşurdu.

Bu ışıklı Atatürk heykeli sanat okulda öğretmenlik yapan Rahmetli Kamil Çakır hoca tarafından yapılmış ve 1970 li yıllarda rıhtım başına dikilmişti ve Ordu’nun adeta o günden bugüne bir simgesi haline gelmişti. Ordu’nun neresinden bakarsanız bakın, Atatürk’ün ışıklı panosunu görmeniz mümkün olurdu. Artık, ışıklı Atatürk portesi bir kaç yıldır pek yanmıyor, yanılmıyorsam.

O eski yaz geceleri şimdiki gibi kahve dünyaları filan pek yoktu. Sahile hitap eden sadece bir Buket Pastanesi vardı. Ama Buket Pastahanesi de her önüne gelenin oturamazdı. En fazla halkın rağbet ettiği yerler renkli çay bahçeleri idi. Ordu’lu gençler de rıhtıma kadar gider, denize ışıltısı vuran Atatürk‘ün portresi altındaki çay bahçesinde oturur, çay içer, çekirdek çıtlatır, müzik dinler sohbet ederlerdi.

Ordu’da yaz akşamları esen tatlı bir meltem eşiliğinde herkes yürüyüşe çıkardı. Sahilde gezilirken herkes birbirini süzer, tanıdıklar selamlaşırlardı. Gençler ise en çok hoşlandığı kıza veya oğlana rast gelmek umuduyla loş ışıklar altında sahili baştan başa umutla turlardı. Çünkü o yıllarda kimsenin kimseden haberi olmazdı. Şimdiki gibi cep telefonu veya her evde telefon yoktu. Gençler birbirlerini ancak ya sinemada, ya okulda, ya bir düğünde, nişanda, ya da yaz geceleri sahilde görecek, beğeneceklerdi. Hey gidi günler hey…
ORDU TARİHÇİSİ: NAİM GÜNEY


Bu haber 1102 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum