AMACINIZ İYİLİK VE TAKVA OLSUN.
Allah Kur’an-ı Kerim de bizlere şöyle tarif eder. “İyilik, yüzlerinizi doğu ve batı tarafına çevirmeniz değildir. Asıl iyilik, o kimsenin yaptığıdır ki, Allah'a, ahiret gününe, meleklere, kitaplara, peygamberlere inanır. (Allah'ın rızasını gözeterek) yakınlara, yetimlere, yoksullara, yolda kalmışlara, dilenenlere ve kölelere sevdiği maldan harcar, namaz kılar, zekât verir. Antlaşma yaptığı zaman sözlerini yerine getirir. Sıkıntı, hastalık ve savaş zamanlarında sabreder. İşte doğru olanlar, bu vasıfları taşıyanlardır. Müttakîler ancak onlardır!(Bakara 177)
Dolayısıyla Allah’ı anmakla onu zikretmek,onun emrine uyarak yanlış ve taşkınlık yapmadan,
Haram yola sapmadan doğru, güzel ahlakın ve temiz bir vicdanın hayata yansıyan yüzü olmalıdır.
Kur’an-ı Kerim de bu şeyle geçmektedir.‘‘Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakının ve doğrularla beraber olun.’’ (Tevbe, 9/119)
En başta doğruluk iman ettikten sonra amel noktasında Allah’a olan kulluğun yerine getirilmesidir
En başta imandan sonra namaz doğruluğun sembolüdür. Mümin her zaman asil duruşu ile yalan sözden arınarak rabbinin birliğini anlatan tevhid ilkesini vahdete dönüştüren namaz ile daha çok buluşur. Çünkü sözlerine yalan ve eğriliği karıştırmayan ve Allahtan gayrısına eğilmeyen başlar ve sadece rabbin huzurunda eğilir. Ayrıca namaz ile mümin yalan gibi birçok günahtan da korunmuş olur ki rabbimiz: ‘‘Kuşkusuz namaz hayâsızlıktan ve kötülükten meneder’’(Ankebut, 45) Burada namazın insanın hayatını değiştirmede, dönüştürmede ve kötülüklerden alıkoymasındaki önemine vurgu yapmıştır.
Hz. Peygamber s.a.v: efendimiz ‘’Sözlerin en doğrusu Allah"ın Kitabı"dır. Yolların en iyisi Muhammed"in yoludur.’’ (İbn Hanbel, III, 310) buyurarak Kur’an ve sünnetin insanlık için tek gerçek ve doğru olduğunu haber vermektedir.
Sonuç olarak bugün en fazla ihtiyacımız duyduğumuz doğruluk olduğunu ve yalanların birey ve toplumların fesadına yol açtığını müşahede etmekteyiz.
Çünkü doğruluk, gerçeği aramak olduğu için; bizleri ilmi, ekonomik, toplumsal ve dini sorunlarda yönlendirecek ve geleceğe ışık tutacak olan da bir nitelik taşır. Bundan dolayı evimizde, sokağımızda, iş yerimizde ve nerede bulunuyorsak öncelikli olarak doğruluğa ihtiyaç duyarız. O halde Müslüman, Bilgiye ulaşma yollarının arttığı ve doğrunun olduğu kadar yalan haberin de hızlıca yayılacağı bir çağda yaşadığının farkına vararak; mesajında, paylaştığında ve konuştuğunda doğruyu önceleyen biri olmalıdır.
Yolunuz doğruluk,niyetiniz iyilik, paylaştıklarımız gerçek,ahlakımız güzel,özümüz sözümüz bir olsun.
Araştırmacı ve ilahiyatçı yazar Hüseyin DENİZ

YORUMLAR