KURAN BİZE YETER,YETMEZ DİYENLER!!!
Kuran bize yeter hadislere ne gerek var diyenler gün geçtikçe çoğalmaya başladılar.
Dün Ordu’da bir berberde traş olurken, 45 yaşlarında bir kişi sohbete dahil oldular.
Dıştan bakınca, gayet şık ve güzel giyimliler.
Bende bana sordukları sorulara cevap vermek amacıyla ne iş yaptıklarını sordum?
Pazarlamacıdım emekli oldum dediler.
Ben de kendilerine herkesin bilgisi dahilinde olan işlerle meşgul olsalar bugün bu hale gelmeyiz ilerlemiş bir toplum oluruz dedim.
Ne sordular diye merak ettiniz doğru mu!!!
Son zamanlarda Sorulan o meşhur sorulardan bir tanesi “Kur’an bize yeter’
Kur’an elbetteki yeterli bir kitaptır
Lakin o Kur’an’ın içinde bazen (mümbih ve müteşanih)yani çif anlam ifade eden ayetler vardır.
Nu ayet niçin inmiş, hangi olaylar karşısında inmiş nerde inmiş,mekke demi inmiş, Medine’demi inmiş,birde ayetin iniş yani nüzul sebepleri vardır.
Mektep medrese görmemiş, laf olsun torba dolsun diyen bazı boş avanlerinin ne yazık ki bugün de en hafifiyle Kur’an’a hakaret olan böyle hezeyanlar, Müslümanlar arasında yayılıyor. Bunu da kendini sözde âlim, ilahiyatçı, tarikatçı olan tipler savunuyor.
Bu tiplerin Kur’an cahili oldukları çok açıktır.
Çünkü Kur'an'ın yeterli bir kitap olduğu, beşeri hiçbir insana muhtaç olmadığı bizzat Kur’an’da onlarca ayetle açıklanmaktadır.
Çünkü aynı hezeyanı,müşrikler de ileri sürmüşlerdi.
Kur’an‘ın inmeye başladığı o dönemlerde de bu tür safsatalar ortaya atılmıştı.
Mesela” “Kendilerine indirilen bu kitabı sana göndermiş olmamız onlara yetmiyor mu? Elbette inanan bir topluluk için onda rahmet ve ibret vardır.”(Ankebût 51.)"Allah size kitabı detaylandırılmış bir halde indirmişken, Allah’ın dışında bir hakem mi arayayım?"(En'am Suresi 114.)
Bu ve benzeri ayetler, Kur'an'ın din adına İslam adına rehberlik için yeterli olduğunu ve Kur’an ve sünnetin dışında insanların başka kaynaklara yönelmesine gerek olmadığını aynı zamanda indirilen dine iman etmeleri uydurulan dinden uzak kalmaları tavsiye edilmiştir.
Bu da Kur’an-ı Kerim kâf suresinin 16. ayetinde şu şekilde geçer:”Andolsun, insanı biz yarattık ve nefsinin kendisine fısıldadıklarını biliriz ve biz ona şah damarından daha yakınız
Müslümanların Allah’a inanç ve itikat konumunda Allah ile kul arasına aracı koymamaları gerekliliğini ortaya koyan Kur’an ‘ dan bir ayettir.
Hazreti peygamber;“Ey Rabbim! Benim toplumum bu Kuran’ı devre dışı tuttular.” (Furkan, 30)
yüce Allahta peygamberine şöyle cevap veriyor:“Biz bu kitabı sana, her şeyin ayrıntılı açıklayıcısı, bir doğruya iletici, bir rahmet, Müslümanlara bir müjde olarak indirdik.” (Nahl, 89)
Kıymetli okuyucularım: Kur’an’ın getirdiği dinin adı İslam’dır, Kur’an ‘ ın da eksik bir kitap olmadığını ortaya koyan son inen ayeti şöyledir:”Bugün sizin için dininizi kemale erdirdim. Size nimetimi tamamladım ve sizin için din olarak İslâm'ı seçtim.(Maide,3) Bu tamamlanmış haliyle insana rehber olarak yeter.
Kur’an bana da rehber olarak indi. Bunu kabul edip, anlayarak okumak varken, her nedense Kur’an cahillerin olduğu bir ülkede yaşıyoruz.
Allahın kitabı Kur’an’ı Kerim’i ve peygamberin sünnetini hayatına rehber edinmeyen çoğu kişiler ben Kur’an-ı 10 defa okudum diyen bazı kişilere rastlamaktayız
Ancak Kur’an-ı Kerim ‘i okudum diyenlerin hayatında bir değişiklik olmadığını gördüğümde acaba bunlar ne okudular diye ben de bunlara şaşıyorum acaba bunlar ne okumuş olabilirler?
Eğer okumuş olsalardı bu ayetin emrini yerine getirmiş olurlardı.”Bu, doğruluğu şüphe götürmeyen ve Allah'a karşı gelmekten sakınanlara yol gösteren Kitap'dır.
Kur’an ayetinin emri böyleyken, dünya hayatını kuran ve sünnetsiz yaşamanın, navigasyonu Kur’an ve sünneti olmayanın nihai hedefi olan menzile,cennete kavuşmaları asla mümkün olamaz.
Araştırmacı ve ilahiyatçı yazar Hüseyin DENİZ
YORUMLAR