Reklam

DEPREMZEDELERE.... CEZAİ - HUKUKİ SORUMLULUĞU OLANLAR....

Sn. Turan Ateş Bey'in "DEPREMZEDELERE.... CEZAİ - HUKUKİ SORUMLULUĞU OLANLAR...." başlıklı makalelerini siz değerli okurlarımızın ilgisine sunuyoruz

DEPREMZEDELERE.... CEZAİ - HUKUKİ SORUMLULUĞU OLANLAR....

Sn. Turan Ateş Bey'in "DEPREMZEDELERE.... CEZAİ - HUKUKİ SORUMLULUĞU OLANLAR...." başlıklı makalelerini siz değerli okurlarımızın ilgisine sunuyoruz

DEPREMZEDELERE.... CEZAİ - HUKUKİ SORUMLULUĞU OLANLAR....
06 Şubat 2023 - 08:21

KAMUOYUNA.....Ve özellikle de 

          DEPREMZEDELERE....

         CEZAİ - HUKUKİ SORUMLULUĞU OLANLAR....

   Ülkemiz coğrafyası DEPREM üreten konumundadır....Bunu tüm YERBİLİMCİLER söylüyor....
    Burada en büyük eksiklik ise; yaşanan DEPREM olgusu karşısında, Yurttaşların ve özellikle de DEPREMZEDELERİN Hukuk karşısındaki  konumlarını bilmemeleridir.
     Bugün "GELİYORUM..."diyen DEPREME karşı,Yurttaşların HUKUK GÜVENLİĞİNİN Bilinmemesi yanında da sağlanamamasıdır.
     Nasıl ve ne şekilde  davranış ve tepki göstermesinin bilinmemesi ve YARGIYA intikal eden sorunlarının çözümünde uygulanacak    HUKUK KURALLARININ  açık bir şekilde düzenlenmemiş   olması başlı başına bir sorundur.
     DEPREM ve tüm DOĞAL AFETLERDE ZARAR görenlerin zararlarının giderilmesi yanında ; İHMALİ OLANLARIN HUKUK AÇISINDAN Sorumlulukları nedir?Sorumlular KİMLERDİR?    
     Ben tüm bunların  HUKUKSAL REÇETELERİNİ,Bu SORUNLARDAN Kurtaracak olan  REÇETEYİ; Uygulamanın içinden gelen 40 yıllık HAKİM olarak ve UYGULAMANIN  içinden gelen ve 17 Ağustos 1999 DEPREMİ ve sonrasını yaşamış Yurttaş olarak  Sunuyorum...
     Büyük bir İstanbul DEPREMİNE  doğru giden ; Ülkemin İnsanlarına HAKLARINI Hatırlatırken, YARGIMIZA YÖN Verip; HUKUKSAL DEĞERLENDİRMELERİ de 10 YIL ÖNCE sundum...
            xxxx
     Ülkemizde bu güne kadar yaşanan depremler ve doğal AFETLERİN ; TANRIDAN Geldiğine inanılır ve SORUMLULAR da aranmazdı.DİNİ GELENEKLER ve KADERCİ FELSEFELER; yerlerini BİLİME bırakmadılar...
     Deprem ve tüm Doğal Afetler; "TANRININ İNSANLARA GAZABI ..." olarak  yorumlanıyordu. Bu MİSTİK Düşünceler nedeni ile; YARGIYA bu Sorunların çözümü TAŞINMADIĞI gibi; TAŞINMASINA da İZİN verilmedi ... 
      YEREL YÖNETİMLERİN BAŞKAN ve Çevresinin  sağlıklı bir şekilde İrdelenmesi gerekir. Bunlar seçim ile geldiklerinden, Siyasi Partilerine bağımlı oldukları içinde BİLİM ve TEKNOLOJİDEN UZAKTIRLAR....Bunların , Bilim Adamlarının GÖRÜŞLERİ ve BİLİMSEL VERİLERİ önemli değildir.Baştaki Etkili SİYASİLER olmak üzere seçmenlerin istekleri önemlidir.
     Bu konuyu, AKADEMİSYENLERDE göz ardı ettiler.Deprem ve Doğal Afetlerin  oluşumlarını bilimsel olarak inceleyip, içinde bulundukları  Topluma servis etmediler...  
          xxxxx
    Ben UYGULAMANIN içinden gelen bir HUKUKÇU olarak          
      ;" DEPREM  ve  DOĞAL  OLAYLAR SONUCU OLUŞAN  ZARARLARIN GİDERİLMESİ " için; "DEPREM HUKUKUNA GİRİŞ'i "  başlattım...  
     Artık bundan böyle  "DEPREM HUKUKU" başta DEPREMZEDELERİN  katkıları olmak üzere   ÇIĞ gibi genişleyecektir. DÜŞÜNEN HUKUKÇULARIN Katkıları ile CESUR ve ADİL HAKİMLERİN  , Mahkemelerden verecekleri ADİL KARARLARLA daha da artacak ve düzene girecektir.... 
      xxxxxx
      DEPREM ve tüm DOĞAL AFETLERİN VERDİĞİ ZARARLARDAN DOLAYI SORUMLULARI Belirleyebilmek için;
      1-YERLEŞİM ALANLARINI....                                                      
         a) Yerleşim Alanlarının belirlenmesinden Yetkili Birimler.... 
         Bu Birimler Kamu Kurumlarıdır. İmar-İskan Bakanlığı...Bayındırlık Bakanlığı... Ve bu Kurumlara bağlı olan ALT BİRİMLER...   Özellikle de YEREL YÖNETİMLER....                                                               
         b)Yerleşim Alanlarının Belirlenmesinde Kriterler...
        Zemin,Alt Yapı,Doğal Yapıların Korunması, Köy Boşalmaları...
        Yerleşim Alanlarının belirlenmesinde ZEMİN çok önemlidir.Patates  ve Pamuk tarlaları...Özellikle de Tarım yapılan ovalar....Bu yerler yerleşim alanı olamaz...
       2-BİNALAR....                                                                   
        a) Müteahhitlik  Müessesi...  
         Bu Müessese,  her dönem Masaya yatırılmalıdır. Özellikle de İş Makinaları ve Teknik Kadrosu göz önünde tutulmalıdır.                                    
        b) İmar Planları ve Düzenleyenler.....                               
        c) Yapı ve Esasları...
        d)Yapıların Plan ve Projeleri..                                         
       .e) Plan ve Projeleri Hazırlayanlar...    
        f)Kaçak Yapılan Yapılar....
        Kaçak Katlar...Projeye Aykırı Eklentiler...
        g)Yapıların Denetimi ve Denetleyenlerin Sorumlulukları.
..
         3- YAPILARDA  KULLANILAN  MALZEMELER....
       a) Malzemeyi Üretenler ve Sorumlulukları...
       b)Malzemeyi Dağıtanlar  ve Sorumlulukları...
        c)Malzemeyi Yapıda Kullananların Sorumlulukları...Ve Denetleyenleri Sorumlulukları...
        d)Yapılarda Yapılan  Tadilatlar Nedeni ile Sorumlular....

            4-DEPREM SONUCU OLUŞAN KAYIPLAR....
           a) Can Kayıpları...İnsan Ölümleri...İnsan Yaralanmaları...
          b)Mal Kayıpları...
         -Binaların Enkaz Olması...
       -Yapıların Hasarlanması...
      İş Yerleri ve Konutlardaki Eşyaların Hasarlanması... Hayvanların Ölümleri...Otomobillerin Hasarlanması...
          c) Malların Talan Edilmesi....
          d) Deprem  Sonrası Yapılan Yardımların Dağıtımı...Ve DEPREMZEDELER....
         xxxxxxx
        Bu durumda; SORUMLULUK  iki hukuksal oluşum gösteriyor...
      A-CEZAİ  SORUMLULUKLAR....
       B-HUKUKİ SORUMLULUKLAR...

      A-CEZAİ SORUMLULUK ve SORUMLULAR....

     Deprem sonucu; İnsanların ÖLÜMÜ, tüm Yaralanmalar sonucunda  Ceza Mahkemelerine  açılması gereken  DAVALAR olarak açılır.  Hukuk dilinde buna TAKSİR denir.
    Yasa; TAKSİRİ şöyle tanımlıyor...
      TAKSİR; Dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırılık dolayısıyla, bir davranışın suçun kanuni tanımında belirtilen neticesi öngörülmeyerek gerçekleştirilmesidir.  
        Bu gün dünyada tüm hukuk düzenleri, getirdikleri düzenlemelerle  taksirle adam öldürmeyi cezalandırmaktadır. Taksir;kusurlu görülen  failin  istemediği sonuçtan  sorumlu tutulmasıdır.
      Ceza Davası; Yer ASLİYE CEZA Mahkemesine açılır.                                                               
        :-TAKSİRLE ADAM ÖLDÜRMEK veya ÖLÜMÜNE NEDEN OLMAK....
          TCK.nun 85. maddesi bu konuda düzenleme getirmiştir.
        "(1) Taksirle bir insanın ölümüne neden olan kişi,iki yıldan altı yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
         (2)Fiil, birden fazla insanın ölümüne  ya da birden fazla kişinin  ölümü ile birlikte bir veya birden fazla kişinin yaralanmasına neden olmuş  ise,kişi iki yıldan onbeş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır."
     Madde metni TAKSİRLE ADAM Öldürme suçunun  tanımını yapmıştır.Maddenin 2. fıkrası  ise,FİİL BİRDEN FAZLA İNSANIN ÖLÜMÜ veya BİRDEN FAZLA İNSANIN ÖLÜMÜ ile birlikte, bir veya birden  kişinin yaralanmasına neden olunması halinde , ceza daha ağırlaştırılmıştır.
    TAKSİRLE  ADAM ÖLDÜRME FİİLİNDE KORUNAN  veya KORUNMASI gereken çıkar; Kişinin doğal olarak YAŞAMA Hakkıdır. 

          - TAKSİRLE YARALAMAK  veya YARALANMASINA NEDEN OLMAK....
       TCK.nun 89.Maddesi kapsamlı bir düzenleme getirmiştir.
Madde Metni; " (1)Taksirle başkasının vucuduna  acı veren  veya  sağlığının  ya da  ALGILAMA YETENEĞİNİN  BOZULMASINA NEDEN OLAN  KİŞİ,ÜÇ  AYDAN BİR YILA KADAR  HAPİS CEZASI veya adli para cezası ile cezalandırılır.
       ................................................................................................
....................."
     Bu SUÇLARIN Mağdurları DEPREMZEDELERDİR....Yani İnsanlardır.
    Pekiyi; BU SUÇLARIN FAİLLERİ-SANIKLARI Kimlerdir?
   Bu SORUYA CEVAP Arayalım....
       1-Şehir İMAR PLANLARINI Hazırlayan KAMU Görevlileri...
        2- Binaların Proje-Planlarını hazırlayanlar....Genel olarak serbest çalışan Mimar-Mühendisler....
        3-Bu Projeleri onaylayan Kamu Görevlileri...
          4- Proje Gereği Binaları Yapmayı üstlenip, Binaları yapanlar...
         5- Bu yapıları Denetleyen Özel Birimler ve Kamu Kurumları yetkilileri...
         6- İnşaat Malzemelerini ÜRETENLER....Genel olarak; Özel Kişiler...
        7-İnşaat Malzemelerini Piyasada satanlar...Özel Kişilerdir...
       8-İnşaat Malzemelerini İnşaatlarda kullanan Çalışan kişiler....Ve bu Kişileri Denetleyenler....
     Bu SORUMLULAR  Arasında KAMU KURUMUNDA Çalışan TEKNİK KADRO Hakkında;İdari Birimlerden İZİN OLMAKSIZIN KAMU DAVASI açılamaz.
     Genel olarak da İL İDARE KURULLARI YARGILANMALARI Doğrultusunda İZİN Mahiyetinde KARAR Vermezler...
     Bunların DIŞINDA; İNŞAATLARIN Yapımında  ve Projelerin Hazırlanmasında GÖREV  ALAN Kamu Görevlisi olmayanlar HAKKINDA; YER ASLİYE CEZA MAHKEMESİNE DAVA AÇILIR...Tabi ki; Başta İNŞAAT MÜTEAHHİTLERİ....Ve Teknik Kadrosu....
    İNŞAAT SEKTÖRÜNÜ ve YAPILAN BİNALARI DENETLEYEN  KAMU GÖREVLİLERİ HAKKINDA; C.Savcıları; doğrudan  KAMU DAVASI açamıyorlar...İdari Birimlerin YARGILANMALARI Gerektiği doğrultusunda; İDARİ bir KARAR VERMELERİ gerekir. Böyle bir KARAR pek verilmiyor... 

        B- HUKUKİ SORUMLULUK ve SORUMLULAR...

      1-İnşaatın Yapım işini üstlenen MÜTEAHHİT Firmalar aleyhine  MADDİ-MANEVİ TAZMİNAT Davaları Rahatça ; Yıkılan Binaların veya  Müteahhitlerin yer adreslerindeki Adli Yargı ASLİYE HUKUK Mahkemelerinde bu DAVALAR rahatça açılabilir.
    2-Projeyi Hazırlayan Devletin Birimleri aleyhine de İDARİ YARGIYA aynı şekilde, aynı Görevliler hakkında veya doğrudan doğruya İDARİ BİRİM aleyhine  TAZMİNAT Davası açabilirler...
     3-İnşaat Malzemelerini Üreten Üretici Firmalar aleyhine de aynı şekilde; Adli Yargı da Asliye Hukuk Mahkemelerinde TAZMİNAT Davası açabilirler.
     İki yıl önce VAN ilimizden Uçak ile İstanbul'a dönüyorum...VAN Büyükşehir Belediyesi KAYYIMI ile aynı sıradaki koltuğu paylaştık.
      2012 yılındaki VAN DEPREMİ sonrası BELEDİYE Aleyhine Ruhsatsız Konutlar ve İş Yerleri yapıldığından; VAN Mahkemelerince büyük Tazminatlara mahkum edilmiş...
  Kayyım ile bunun  bir tartışmasını yaptık.
    Çünkü; Borçlar Kanunumuz; Oluşan ve Verilen ZARARLARIN; Zararı veren ve VERİLMESİNE neden olanlar hakkında bu davaların açılacağına ve tazmin ettirileceğine de amirdir.
       Yalnız; Konutu veya İş Yeri yıkılan Kişinin Zararını Siğorta Şirketi veya Devlet Karşılamış ise;DEPREMZEDE DAVA Açamaz. Ancak ; Devletin Birimi veya Siğorta Şirketi Ödeme yapması nedeni ile Tazminat Davası açabilir.
      Çünkü; Zorunlu DEPREM SİĞORTASI yapılmaktadır.Bu Siğortası olmayan  yapılara oturma-iskan-izni verilmez. Ve elektrik-su-doğal gaz bağlantısı da yapılamaz.
       Yıkılan Konutun yanında HASAR Gören Ev Eşyaları...Otomobiller ve Ölen Hayvanlar  hakkında Tazminat Davası açabilirler.
     Bunun yanında yapılan TALANLAR....Depremzedelere verilen zararlar DEVLET tarafından giderilecektir.
     Bu SORUMLULUKLAR; HUKUK DEVLETİ olmanın gereğidir.Devletin ANAYASASINDA; " Türkiye Cumhuriyeti bir HUKUK DEVLETİDİR..." düzenlemesi ; Hukuk Devleti olma özelliğini ; ancak uygulamaları ile taşır.
    Kısacası Türkiye Cumhuriyeti bir  SOSYAL HUKUK Devleti ise-ki öyledir- Tüm Doğal Afetler nedeni ile kişilerin uğradığı ZARARLARI giderecektir....
     Elazığ ve Malatya Depremi nedeni ile her türlü ZARARA Uğrayan KİŞİLER....Buyurunuz YARGIYA Başvuru HAKKINIZDIR....
      Saygı ile....

Bu haber 734 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 1 Yorum
  • Fatma Kuruoz
    1 yıl önce
    Toplanan deprem paraları ortada yokki,zarar giderilsin.Denetim iyi yapılsın.Ozel değil devletin kamu görevlileri kontrol etmeli.