Yüzyllardır;
Köylüler,ırgatlar,işçiler kısacası tüm emekciler birilerinin lüksü ve ihtişamı için eziyet çekmişler ölmüşler öldürmüşler..
Hep efendilerine hizmet etmişler..
Bütün dinler ve inançlar insanın insana kulluğunu red etmesine rağmen..
Bütün Peygamberler haksızlığa egemenliğe zalimliğe karşı çıkmasına rağmen,
ezen ve ezilen sınıf ayrılığını önleyememişlerdir..
Bir sürü rejim denenmiş ama ne yazık ki hiç biri başarılı olamamış..
Geçmişte bir de zorla kölelik vardı...
İşin acı tarafı günümüzde artık gönüllü kölelik var.!!
Tarih boyunca;
Saray’larda yaşayan,sultanlar,krallar,padişahlar için ölen ve öldürenlerin varlığı günümüzde de devam etmektedir...
Sürekli devlet ve millet bekası ortaya atılmış...
Fakat;
Beka devlet ve millet mi yoksa saltanatları koruma mı sorusunun cevabı hala verilememiş..
Bu bence sosyolojik bir hadisedir...
Kula kul olma..!
Haksızlığa,adaletsizliğe,sömürüye karşı çıkanlar hep hain ya da bozguncu ilan edilmiştir..
Düzene uyma şeyhlere,sultanlara,krallara ve başkanlara biat şiar ilan edilmiştir...
Sürekli savaşlar kan ve gözyaşı....!
Dinler,mezhepler,toprak elde etme,rejim yayma,saltanatların devamı,sömürme adına ne koyarsan koy..
Benim burda asıl sorgulamak istediğim kulluktan çıkıp özgür birey olamama..
Nazımın dizelerinde dediği gibi;
“Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine”
hiç gercekleşmedi...!
Ben yeminle çözemedim.!
İnsanların kula kul olmasını ve gönüllü köleliğini...
Çözümü ve cevabı olan varsa buyursun yazsın..!