Nereden nereye geldik ...
Reklam
Cemil Kızıltuğ

Cemil Kızıltuğ

Kardelene Söylenen Türküler

Nereden nereye geldik ...

06 Haziran 2023 - 17:16



Abidin Dino: “Biz kendimizi ilerici aydın zannederdik, bir kalaycının oğlu bale yapıyor. Bu bir devrim”...
Özetle yazarsam, Sivas'ta düzenlenen Pir Sultan Abdal etkinlikleri için giden ve Madımak Oteli'nde kalan 33 aydın, yazar ve ozan yakılarak öldürülmüştü. Yakılarak öldürülenlerden biri de halk ozanı, üç telli curanın büyük üstadı Aşık Nesimi Çimen’di. Kalaycı Nesimi’nin Kayseri İncemağara köyünden Türkiye’nin önde gelen yazar ve çizerleriyle dolup taşan İstanbul’daki gecekondusunu, oradan Paris’te Abidin Dino’nun evine uzanan müthiş yaşamını; balet oğlu Mazlum’a Paris’ten bale çorabı getirmesini ve daha birçok benzersiz anıyı ve Dilber Anayı Mazlum Çimen anlatıyor:
- Babanız balet olmanızı nasıl karşıladı?
Babama (Nesimi Çimen) balet olacağımı söylediğim zaman “Nedir lan o?” diye sordu. Anlattım, dans falan diye; “Nerede mutluysan orada yaşa” dedi.
- Sonra size Paris’ten bale çorabı taşımış...
Babam Paris’te yine Abidin Baba’larda kalıyor. Türkiye’ye dönüş uçağı öğleden sonra ama erkenden kalkıyor. Abidin Baba ve eşi Güzin Abla “Niye erken kalktın?” diye sorunca; “Benim gidip oğluma çorap almam lazım” diyor. Abidin Baba, “Altta market var oradan alırız” deyince babam, “Yok, benim bale çorabı almam lazım” diyor. Şaşırıyorlar, “Kime alıyorsun bale çorabını?” diye soruyorlar. Babam, “Bizim oğlan bale yapıyor da” diyor. Abidin Dino, “Biz kendimizi ilerici aydın zannederdik, bir kalaycının oğlu bale yapıyor. Bu bir devrim” diye bağırıyor. 6 yıl boyunca Abidin Baba bana Fransa’dan her yıl iki tane bale çorabı gönderdi. Herkesin ressam olarak taptığı adam bana yılda iki kere bale çorabı göndermeyi ihmal etmiyordu. Onun gönderdiği çoraplarla bale yaptım yıllarca.
- Babanız sizi bale yaparken seyretti mi?
Hiç izlemedi ama hep “Benim oğlum balet ya” diyormuş. Ama annem bir kere Mavi Tuna balesinde izledi. Annemin koltuk numarasının yanında Nejat Eczacıbaşı oturuyordu. Annem başörtülü, yazmalı Dersimli bir kadın. Nejat Bey’i tanımıyor, ona “Meraba gardeş nasılsın” dedi. Nejat Bey, “Buyrun efendim” diye annemi oturttu. Bana da “Hiç merak etmeyin ben yanındayım” dedi, ben kulise döndüm. Oyun bitti, annemi almaya gideceğim, bir baktım
Nejat Bey annemi getiriyor kulise... tam gidecek, annem, “Senin durum ne, çoluk çocuk var mı, sana bakan var mı?” diye sordu. “Anne Nejat Eczacıbaşı o, holding sahibi, sayısız çalışanı var” dedim yavaşça. “Her şeyi olabilir oğlum, ben bir nasılsın diyeni var mı onu merak ettim” dedi. Aradan zaman geçti, Şakir Eczacıbaşı ile karşılaştım, “Senin annen Dilber mi? Ya o kadın yüzünden biz sürekli fırça yiyoruz abimden (Nejat Eczacıbaşı), çıkarsız bir şekilde ilk defa halimi hatırımı soran Dilber Hanım oldu” diye.
- Baleyi seyrettikten sonra annenizin tepkisi ne oldu?
Ertesi günden itibaren sabah kahvaltılarıma bal, börek, yumurta ne varsa kattı. “O kadar kızı havaya kaldırıyor indiriyorsun, güçlü olman lazım” diye... ‘Bir araya geldiğimizde Sivas’ı ve acıyı konuşmayız’!(Mazlum Çimen)
Bir 2 kişi ve dans eden insanlar görseli olabilir
 

Bu yazı 250 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum