GÜCÜNÜZDEN ŞÜPHE ETMEYİN, ŞÜPHELERİNİZE GÜÇ VERİRSİNİZ
Yayınlanma :
02.12.2023 23:31
Güncelleme
: 02.12.2023 23:31
Necdet Topçuoğlu
Zengin ve fakir ülkeler arasındaki fark, ülkelerin yaşı değildir.
Mesela, Hindistan ve Mısır gibi ülkelerin, ikibin yıldan fazla geçmişi vardır, fakat fakirdirler.
Diğer yandan, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi 150 yıl önce isimleri bilinmeyen ülkeler kalkınmış ve zengin ülkelerdir.
Doğal kaynakların var olup olmaması da zengin ülke fakir ülke arasındaki farkı göstermemektedir.
Örneğin Japonya, Türkiye'nin yarısı kadar bir adaya sıkışmış, arazisinin %80'i tarıma ve hayvancılığa uygun olmayan bir ülkedir. Buna rağmen dünyanın üçüncü büyük ekonomisidir.
Japonya dev bir bir yüzer fabrika gibidir, bütün dünyadan ham madde ithal eder, sonra da bütün dünyaya işlenmiş ürün ihraç eder.
Bir başka örnek, Kakao yetiştiremeyen ancak dünyanın en kaliteli çukulatasını üreten İsviçredir.
Uygun iklim 4 ay sürmektedir. Buna rağmen toprağı ekerler, hayvancılık yaparlar. Ürettikleri süt ürünlerinin kalitesi yüksektir.
Toprak varlığı yönünden bu küçük ülke yansıttığı güvenli, düzenli ve çalışkan imajı sayesinde, dünyanın para kasası olmayı da başarmıştır.
Zengin ve fakir ülkelerin yöneticilerini birbirleriyle karşılaştırdığınız zaman aralarında önemli bir fark bulmak pek mümkün değildir.
Dikkat edilirse kendi ülkelerinde tembel olarak bilinen işçiler aslında zengin Avrupa ülkelerinin arkasındaki ana üretici güçtür.
Peki o zaman aradaki fark nereden gelmektedir?
Fark; Uzun yıllardır kültür ve eğitim ile içlerine işlenen değişik bakış açısıdır.
Zengin ve kalkınmış ülke insanlarının davranışlarını incelediğimiz zaman büyük bir çoğunluğun şu prensiplere kalben inandıkları görülmektedir.
1. Temel ahlaki kurallara uymak
2. Dürüstlük
3. Sorumluluk
4. Kanun ve kurallara saygı
5. Başkalarının hakkına saygı
6. Çalışkanlık
7. Tasarruf ve yatırıma inanç
8. İrade
9. Randevu şuuru.
Geri kalmış ülkelerde ise nüfusun çok küçük bir azınlığı bu prensiplere inanmaktadır.
Biz, doğal kaynaklarımız olmadığı için veya doğa bize karşı zalim davrandığı için orta gelişmişlik seviyesinde kalmadık.
Biz, doğru bakış açısına sahip olmadığımız için gelişmemizi tamamlayamadık.
Zengin ve kalkınmış ülkelerin çocuklarına verdikleri üretken eğitimi çocuklarımıza veremediğimiz için geri kalmış durumdayız.
İnsanı üretken ve girişimci yapan sistemdir. Eğitim sorununu çözdüğümüz takdirde Türk insanının yeteneğinden ve gücünden asla şüphe edilmemelidir.
Gücünüzden şüphe ederseniz, Şüphelerinize güç verirsiniz.
(03, Aralık, 2023-Ankara)
Yorum Yazma Kuralları
Lütfen yorum yaparken veya bir yorumu yanıtlarken aşağıda yer alan yorum yazma kurallarına dikkat ediniz.
Türkiye Cumhuriyeti yasalarına aykırı, suç veya suçluyu övme amaçlı yorumlar yapmayınız.
Küfür, argo, hakaret içerikli, nefret uyandıracak veya nefreti körükleyecek yorumlar yapmayınız.
Irkçı, cinsiyetçi, kişilik haklarını zedeleyen, taciz amaçlı veya saldırgan ifadeler kullanmayınız.
Türkçe imla kurallarına ve noktalama işaretlerine uygun cümleler kurmaya özen gösteriniz.
Yorumunuzu tamamı büyük harflerden oluşacak şekilde yazmayınız.
Gizli veya açık biçimde reklam, tanıtım amaçlı yorumlar yapmayınız.
Kendinizin veya bir başkasının kişisel bilgilerini paylaşmayınız.
Yorumlarınızın hukuki sorumluluğunu üstlendiğinizi, talep edilmesi halinde bilgilerinizin yetkili makamlarla paylaşılacağını unutmayınız.
Yorumlar
Kalan Karakter: