Reklam

YAŞAMIMIN ÖYKÜSÜ ve UNUTAMADIĞIM ANILAR.......

6. BÖLÜM....

YAŞAMIMIN ÖYKÜSÜ ve UNUTAMADIĞIM ANILAR.......

6. BÖLÜM....

YAŞAMIMIN ÖYKÜSÜ ve UNUTAMADIĞIM ANILAR.......
30 Temmuz 2023 - 17:08

Turan Ateş bey 'in yazısı:

                 HAKİMLERİN  BAĞIMSIZLIĞI  ve                                                                       

                                  YÜKSEK  HAKİMLER  KURULU...
       
     1950 Yılı öncesi; YARGI ve YARGI  KURUMLARI ile ilğili  

AÇIKLAMA ve YORUM YAPACAĞIM....

      27 Mayıs 1960 Gecesi TSK. Hükümet ve TBMM.ni Fesederek Ülke Yönetimine elkoydu. Merhum Albay ALPASLAN TÜRKEŞ'in  Radyoda  sabahın erken saatlerinde sesi ile uyandık ve Askeri Müdahale Olayını öğrendik...
      Askeri Yönetim olan MİLLİ BİRLİK KOMİTESİ; ve Başkanı ORGENERAL CEMAL GÜRSEL ; Halka Anayasa düzenlemesi yapıp ve Seçimlere giderek; Yönetimi de Sivil Otoriteye devredeceğini vaat ediyordu.
       KURUCU MECLİS Kuruldu. Halk iradesi ile Kurucu Meclis Üyeleri belirlendi. TBMM.nin yerine KURUCU MECLİS kuruldu.
       KURUCU MECLİS ÜYELERİ YEMİN Ediyorlar. Radyo canlı olarak yayınlıyor. Yemin Metni;                                                                                                   " Yurdun Bağımsızlığını  ve bütünlüğünü koruyacağıma, Milletin refah ve huzurru için çalışacağıma.......
      Şerefim namusum üzerine; Yüce Türk Milleti Huzuru ile ant içerim..." 
      Bizim evde de pil-batarya ile çalışan radyo var...Komşular ve akrabalar toplandılar ve yeminleri dinliyoruz.
     İki-üç ihtiyar ve saf büyüklerimiz var...Onlarla espri yapmaya başladılar..."Bu YEMİN DEĞİL...  Yemin olsa; Anam-babam ölsün. Vallaha-billaha ...İki gözüm kör olsun..." der...Bu yemin değil dediler ve İhtiyarlarda inandılar...Bana da işaret ediyorlar, bir şey söyleme, gibi...
      Akrabalardan bir büyüğümüz bana; "Turan bunları götür Gölete at gel..." diyerekde espri yapıyorlar.  
     Sonra Anayasa Taslağı hazırlandı ve 6 Temmuz 1961 günü HALK OYUNA Sunuldu. Halk Anayasayı KABÜL Etti...
       xxx
    TC.ANAYASASININ BAŞLANGIÇ BÖLÜMÜ;
    "Tarih boyunca bağımsız yaşamış, ve hürriyetleri için savaşmış olan;
     Anayasa ve hukuk dışı tutum ve davranışlarıyla  meşruluğunu  kaybetmiş bir iktidara  karşı direnme hakkını  kullanarak 27 Mayıs 1960 Devrimini yapan Türk Milleti;
     Bütün fertlerini,kaderde,kıvançta ve tasada  ortak,bölünmez bir bütün halinde , milli şuur ve ülküler etrafında toplayan ve milletimizi, dünya milletleri ailesinin eşit haklara sahip şerefli bir üyesi olarak milli birlik ruhu içinde daima yüceltmeyi   amaç bilen Türk Milliyetçiliğinden hız ve ilham alarak ve;
     "Yurtta Sulh,Cihanda Sulh "ilkesinin , Milli Mücadele ruhunun , millet eğemenliğinin, Atatürk Devrimlerine bağlılığın  tam şuuruna sahip olarak;
      İnsan hak ve hürriyetlerini, milli dayanışmayı,sosyal adaleti,ferdin ve toplumun huzur ve refahını gerçekleştirmeyi ve teminat altına almayı mümkün kılacak demokratik hukuk devletini bütün hukuk ve sosyal temelleriyle kurmak için;
     Türkiye Cumhuriyeti Kurucu Meclisi tarafından hazırlanan  bu Anayasayı kabül ve ilan ve onu, asıl teminatın vatandaşlarrın  gönüllerinde  ve iradelerinde  yer aldığı inancı ile , hürriyete, adalete ve fazilete aşık  evlatlarının uyanık bekçiliğine emanet eder.
      Anayasa; bu Giriş Bölümünden sonra da;
            GENEL  ESASLAR Bölümünde;
    Anayasanın 1. Maddesi Devletin  şeklini belirlemiştir.
    " I.Devletin şekli.
     MADDE :1-Türkiye  Devleti bir Cumhuriyettir. "
      MADDE : 2-Türkiye Cumhuriyeti, insan haklarına ve başlangıçta  belirtilen temel ilkelere dayanan , milli,demokratik, laik ve sosyal bir hukuk devletidir.
      MADDE : 3-Türkiye Devleti, ülkesi ve milletiyle bölünmez bir bütündür.
      Resmi dil Türkçedir.
      Başkent Ankaradır.
      MADDE : 4- Eğemenlik kayıtsız şartsız  Türk Milletinindir.
         Millet eğemenliğini, Anayasanın koyduğu esaslara göre, yetkili organlar eliyle kullanır.
          Eğemenliğin kullanılmasıı, hiçbir suretle  belli bir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz. Hiçbir kimse veya organ,kaynağını Anayasadan almıyan bir devlet yetkisi kullanamaz.
          MADDE : 5-Yasama yetkisi  Türkiye Büyük Millet  Meclisinindir. Bu yetki devredilemez.
          MADDE :6-  Yürütme görevi, kanunlar çerçevesinde , Cumhurbaşkanı ve Bakanlar Kurulu tarafından  yerine getirilir.
         MADDE :7-Yargı yetkisi, Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır.
        MADDE : 8-Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz..
         Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve  yargı organlarını, idare makamlarını ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır.
       MADDE :-Devlet şeklinin  Cumhuriyet olduğu hakkındaki Anayasa hükmü değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez.
         xxxxxxxxxxxx
       Anayasanın 132. ve Devamı Maddelerinde Getirdiği Düzenlemelerin de;  YARGI ile ilgili DÜZENLEMEYİ Getirmiştir.
          I. Mahkemelerin bağımsızlığı.
          MADDE : 132-Hakimler, görevlerinde bağımsızdırlar; Anyasaya,kanuna, hukuka ve vicdani kanaatlarına  göre  hüküm verirler.
       Hiçbir organ,makam,merci veya kişi, yargı yetkisinin  kullanılmasında mahkemelere ve hakimlere  emir ve talimat veremez; genelge gönderemez; tavsiye ve telkinde  bulunamaz.
        Görülmekte olan bir dava hakkında Yasama  Meclislerinde  yargı yetkisinin  kullanılması ile ilgili soru sorulamaz, görüşme yapılamaz veya herhangi bir  beyanda bulunulamaz.Yasama ve yürütme organları ile idare, mahkeme  kararlarına uymak zorundadı;bu organlar  ve idare, mahkeme kararlarını hiçbir süretle  değiştiremez ve bunların yerine getirilmesini geçiktiremez.
      II. Hakimlik teminatı.
      MADDE:133-Hakimler azlonulamaz.kendileri istemedikçe , Anayasada gösterilen  yaştan önce  emekliye ayrılamaz; bir mahkemenin  veya kadrosunun  kaldırılması sebebiyle  de olsa , aylıklarından yoksun  kılınamaz.
       Meslekten çıkarmayı gerektiren bir suçtan dolayı hüküm giymiş olanlarla  görevini sağlık bakımından yerine getiremeyeceği kesin olarak anlaşılanlar ve meslekten  kalmalarının caiz olmadığına  karar verilenler hakkında kanundaki istisnalar saklıdır.
       III. Hakimlik  mesleği.
      MADDE: 134-Hakimlerin nitelikleri,atanmaları,hakları ve ödevleri,aylık ve ödenekleri, meslekte ilerlemeleri, görevlerinin veya  görev yerlerinin geçici veya sürekli olarak değiştirilmesi,haklarında dissiplin kovuşturması açılması ve disiolin cezası verilmesi, görevleri ile ilgili suçlarından dolayı soruşturma yapılmasına ve yargılanmalarına karar verilmesi, meslekten çıkarılmayı gerektiren suçluluk veya yetersizlik halleri ve diğer özlük işleri mahkemelerin bağımsızlığı esasına göre, kanunla düzenlenir.
           Hakimler altmışbeş yaşını bitirceye kadar hizmet görürler. Askeri hakimlerin yaş haddi, yükselme ve emeklilikleri  kanun ile belli edilir.
         20.Etlül 1971 öncesi uykarıdaki  fıkranın düzenlemesi;                                                            ( Askeri hakimlerin yaş haddi kanunla belli edilir.) şeklindeydi. 
          Hakimler, kanunla belirtilenlerden başka, genel ve özel hiçbir görev alamazlar.

           IV. Duruşmanın açık ve kararların  gerekçeli olması.   
          MADDE: 135-Mahkemelerde duruşmalar herkese açıktır. Duruşmalardan bir kısmının  veya tamamının kapalı yapılmasına, ancak genel ahlakın veya kamu güvenliğinin kesin olarak gerekli kıldığı hallerde karar verilebilir.
         Küçüklerin yargılanması hakkında kanunla özel hükümler konulur.
        Bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır.
  
           V. Mahkemelerin kuruluşu.
           MADDE: 136-Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyiş ve yargılama  usulleri kanunla düzenlenir.  
          ( Bu maddeye 15 Mart 1973 günü kabül edilip 20 Mart 1973 günü R. Gazeteden yayınlanarak yürürlüğe giren  1699 sayılı Yasa ile  2,3,4,5,6 ve 7. fıkralar eklendi.)
            Devletin ülkesi ve milletiyle bütünlüğü,hür demokratik düzen  ve nitelikleri Anayasada belirtilen Cumhuriyet aleyhine  işlenen ve doğrudan  doğruya Devlet güvenliğini ilgilendiren  suçlara bakmakla  görevli Devlet Güvenlik Mahkemeleri kurulur. Ancak, sıkıyönetim ve savaş haline ilişkin hükümler saklıdır.
          Devlet Güvenlik Mahkemelerinde bir başkan,dört asıl ve iki yedek üye ile bir savcı ve yeteri kadar savcı yardımcısı bulunur. Başkan, iki asıl ve bir yedek üye ile savcı,birinci sınıfa ayrılmış hakim ve Cumhuriyet savcıları arasından; iki asıl ve bir yedek üye  birinci sınıf askeri hakimler arasından; savcı yardımcıları ise Cumhuriyet savcıları ve askeri hakimler  arasından atanır.
        Devlet Güvenlik Mahkemesi Başkanlığı,üyeliği,yedek üyeliği,savcılığı ve savcı yardımcılığı atamalarında Bakanlar Kurulunca her boş yer için bir misli aday gösterilir. Bu adaylar arasından Devlet Mahkemesi hakimlerinin atanması Yüksek Hakimler Kurulunca,savcı ve  yardımcılarının atanmaları Yüksek savcılar Kurulunca; askeri hakimlerden üye,yedek üye ve savcı yardımcılarının atanmaları ise özel kanunlarında gösterilen usule göre yapılır.
       Devlet Güvenlik Mahkemeleri başkan,üye ve yedek üyeleri ile savcı ve savcı yardımcıları üç yıl için atanırlar,süresi bitenler yeniden atanabilirler.
       Devlet Güvenlik Mahkemeleri kararlarının temyiz mercii Yargıtay' yalnız bu mahkemelerin kararlarını incelemek üzere kurulacak daire veya daireler;Genel Kurul ise Yargıtay Ceza Daireleri Genel Kuruludur.
       Devlet Güvenlik Mahkemelerinin kuruluş ve işleyişi,görev ve yetkileri ve yargılama usulleri ile ilgili diger hükümler  kanunda gösterilir.

       VIII. Askeri  yargı.
         MADDE: 138-Askeri yargı, askeri mahkemeler ve disiplin mahkemeleri tarafından yürütlür. Bu mahkemeler, asker kişilerin askeri olan suçlarıyla , bunların asker kişiler aleyhine  veya askeri amahallerde  yahut askerlik hizmet ve görevleri ile ilgil olarak işledikleri suçlara ait davalara bakmakla görevlidirler.
          Askeri mahkemeler,asker olmayan kişilerin özel kanunda belirtilen askeri suçları ile kanunda  gösterilen görevlerini ifa ettikleri sırada veya kanunda  gösterilen askeri mahallerde askerlere karşı işledikleri suçlara bakmakla görevlidirler.
        (Yukarıdaki Fıkra 20 Eylül 1971 de 1448 Saylı yasa ile değiştirildi. Bu FIKRA DEĞİŞİKLİK Öncesi şöyleydi:)
      ( -Askeri mahkemeler, asker olmayan kişileri, ancak özel kanunda belirtilen askeri suçlardan dolayı yargılar.-)
        Askeri mahkemelerin, savaş veya sıkıyönetim hallerinde  hanği suçlar ve hanği kişiler bakımından yetkili olduğu kanunla gösterilir.
        Askeri mahkemelerde üyelerin çoğunluğunun  hakimlik niteliğine  sahip olması şarttır.Ancak savaş halinde  bu şart aranmaz.
      ( Bu ek düzenleme ise; 15 mart 1971 de  1699 Sayılı yasa ile eklendi.)

        Askeri  yargı organlarının kuruluşu,işleyişi,askeri hakimlerin özlük işleri,askeri savcılık görevlerini yapan askeri hakimlerin refakatında bulundukları komutanlarla ilişkileri, mahkemelerin bağımsızlığı, hakimlik teminatı ve askerlik hizmetlerinin gereklerine göre kanunla düzenlenir.
        ( 20 Eylül 1971 tarih ve  1448 sayılı yasa ile değişiklik öncesi Fıkra  şöyleydi:
         Askeri yargı organlarının  kuruluşu, işleyişi, askeri hakimlerin özlük işleri, mahkemelerin bağımsızlığı, hakimlik teminatı ve askerlik hizmetlerinin gereklerine göre özel kanunla düzenlenir. )

          YÜKSEK  MAHKEMELER.......
           I. Yargıtay.
         MADDE: 139.-Yargıtay, adliye mahkemelerince verilen  karar ve hükümlerin son inceleme merciidir. Kanunla gösterilen belli davalara da ilk ve son derece mahkemesi olarak bakar.
        Yargıtay üyeleri birinci sınıfa ayrılmış hakim ve Cumhuriyet savcıları ile bu mesleklerden sayılanlar arasından Yüksek Hakimler Kurulunca üye tam sayısının  salt çoğunluğu ile gizli oyla seçilir.
        Yargıtay , Birinci Başkanı  ile  Cumhuriyet Başsavcısını,kendi üyeleri arasından,üye tam sayısının salt çoğunluğu ile ve  gizli oyla seçer.
       Yargıtay Birinci Başkanıyla  ikinci başkanlarının ve Cumhuriyet Başsavcısının  görev süreleri dört yıldır. Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.
      Yargıtayın kuruluşu,işleyişi, Başkan ve üyelerinin ve  diğer mensuplarının nitelikleri ve ikinci başkanların seçim usulleri kanunla düzenlenir.
      ( Bu fıkra, 20 Eylül 1971 günü 1448 sayılı yasa ile değiştirilmeden önceki ; düzenlemei ise;  
        Yargıtay üyeleri Yüksek Hakimler Kurulunca, Yargıtay Birinci Başkanıyla  İkinci Başkanları ve Cumhuriyet  Başsavcısı  Yargıtay büyük genel kurulunca, üye sayılarının  salt çoğunluğu ile ve gizli oyla seçilir. )şeklindeydi.
        Yargıtayın kuruluşu , işleyişi, başkan ve üyelerinin ve diğer mensuplarının nitelikleri  kanunla düzenlenir. ) şeklindeydi.
       II: Danıştay.
      MADDE: 140- Danıştay, kanunların başka idari yargı  mercilerine  bırakmadığı  konularda ilk derece ve genel olarak üst derece idare mahkemesidir.
        Danıştay, idari uyuşmazlıkları ve davaları görmek ve çözümlemek , Bakanlar Kurulunca gönderilen  kanun tasarıları hakkında  düşüncesini bildirmek, tüzük tasarılarını ve imtiyaz  şartlaşma  ve sözleşmelerini  incelemek  ve kanunla gösterilen diğer işleri yapmakla görevlidir.
       Danıştay üyeleri, Bakanlar Kurrulu ile Danıştay Genel Kurulunca ayrı ayrı  boş yer  sayısı kadar gösterilecek  adaylar arasından Anayasa Mahkemesinin  asıl ve yedek üyelerinin  üye tam sayısının  üçte iki çoğunluğu ile ve gizli  oyla seçilir. ilk iki oylamada bu çoğunluk  sağlanamazsa , salt çoğunlukla yetinilir.
       ( Bu 3. Fıkranın 20 Eylül 1071 günlü  1448 sayılı yasa ile değişiklik Öncesi ise;
        Danıştay Başkan ve üyeleriyle  Başkanunsözcüsü, kanunda gösterilen niteliklere sahip kimseler  arasından,Anayasa Mahkemesinin asıl ve yedek üyelerinden meydana gelen kurulca gizli oyla ve üçte iki çoğunlukla  seçilir.ilk iki oylamada çoğunluk sağlanamazsa salt çoğunlukla  yetinilir.)
      Danıştay, Başkanını ve Başkanunsözcüsünü, kendi üyeleri  arasından, üye  tamsayısının  salt çoğunluğu ile ve gizli oyla seçer.Başkan, daire başkanları ve Başkanunsözcüsünün görev süreleri dört yıldır.Süresi bitenler yeniden seçilebilirler.
       (Bu 4. Fıkranın 20 Eylül 1971 günü değişilki öncesi; Made Metni aynen;
        Danıştayın kuruluşu, işleyişi, yargılama  usulleri,mensuplarının  nitelikleriyle  atanmaları, hakları ve ödevleri, aylık ve ödenekleri, meslekte ilerlemeleri,haklarında  disiplin kovuşturması yapılması ve disiplin cezası uygulanması, mahkemelerin bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir. ) şeklindeydi.
      Danıştayın kuruluşu ,işleyişi, yargılama ve daire başkanlarının seçimi usulleri,mensuplarının nitelikleriyle atanmaları, hakları ve ödevleri, aylık  ve ödenekleri,meslekte ilerlemeleri, haklarında  disiplin cezası uygulaması, mahkemelerin  bağımsızlığı ve hakimlik teminatı esaslarına  gör kanunla düzenlenir.
       Asker kişilerle ilgili idari eylem ve işlemlerinin yargı denetimi, Askeri Yüksek İdare Mahkemesince yapılır.Askeri Yüksek idare Mahkemesinin kuruluşu , işleyişi,yargılama usülleri, başkan ve  üyeelerinin nitelikleri  ve askerlik hizmetlerinin  gereklerine göre , kanunla düzenlenir.
      ( Anayasanın getiridiği önceki düzenlemeler şöyle idi:)

       IV. Uyuşmazlık Mahkemesi.
      MADDE: 142-Uyuşmazlık Mahkemesi, adli,idari ve askeri yargı merciileri  arasındaki görev  ve hüküm uyuşmazlıklarını kesin olarak çözümlemeye yetkilidir.
      Uyuşmazlık Mahkemesinin kuruluş ve işleyişi  kanunla düzenlenir.Bu Mahkenein Başkanlığını, Anayasa  Mahkemesince   kendi asıl ve yedek üyeleri arasından görevlendirilen bir üye yapar.

         YÜKSEK  HAKİMLER   KURULU 
       I. Kuruluş.
       MADDE :143- Yğksek Hakimler Kurulu , onbir asıl ve üç yedek üyeden kuruludur. Üyeler , Yargıtay Genel Kurulunca  kendi üyeleri arasından ve üye tamsayısnın salt çoğunluğu  ile gizli oyla seçilir.
     ( Bu düzenlemenin,  Öncesi 20 Eylül 1971 günlü ve 1448 saylı yasa ile değiştirldi.                                                                                                                                                                Değişiklik aynen;
        Yüksek Hakimler Kurulu , onsekiz asıl ve beş yedek üyeden kuruludur. Bu üyelerden altısı  yargıtay genel kurulunca, altısı birinci sınıfa ayrılmış hakimlerce  ve kendi  aralarında gizli oyla seçilir. MilletMecclisi ve Cumhuriyet vsenatosu, yüksek mahkamalerden hakimlik etmiş veya bunlara üye olma şartlarını kazanmış kimseler arasından  gizli oyla  ve üye  tamsayılarının salt çoğunluğu  ile üçer üye seçerler. Bu üsulle  Yargıtay genel kurulunca iki, birinci sınıfa ayrılmış hakimler ile Millet Meclisi ve Cumhuriyet Senatosu tarafından birer yedek üye  seçilir. )
       Yüksek Hakimler  Kurulu , üye tamsayısının salt çoğunluğu ile, kendi içinden  Başkanını  ve  bölüm başkanlarını seçer.                                                                        ( Bu düzenleme aynı şekilde değiştirilmeden önce;
      Yüksek Hakimler Kurulu,üye  tamsayısının salt çoğunluğu ile kendi içinden Başkanını seçer.) şeklindeydi.                                                                    

           Yüksek Hakimler Kurulu üyelerinin  görev süresi dört yıldır. Süresi bitenler  yeniden seçilebilirler.
         ( 20 Eylül 1971 de değişilik öncesi ise;
       Yüksek Hakimler Kurulu üyelerinin  görev süresi dört yıldır. Her iki yılda yarısının seçimi yenienir. hakimlik görevinde  iken seçilmiş olan üyeler ardı ardına  iki defa seçilemez. )  düzenlnmiş idi.
       Yüksek Hakimler Kurulu üyeleri, görevleri süresince  başka bir iş ve görev alamazlar.
      Yüksek Hakimler Kurulunun kuruluşu, çalışma usulleri, bölümleri ve  bu bölümlerin görevlerile toplantı ve karar yeter sayıları, Başkan ve üyelerinin  aylık ve ödenekleri kanunla düzenlenir.
       Adalet Bakanı, gerekli gördüğü hallerde Yüksek Hakimler  Kurulu toplantılarına  başkanlık eder.
       (Bu fıkradaki Düzenleme; 20.Eylül 1971 de değişti ve Önceki düzenleme ise;
       Adalet Bakanı, Yüksek Hakimler Kurulu toplantılarına katılabilir; oylamaya katılamza. ) şeklindeydi.
 
       II. Görev ve yetkileri.        
       MADDE : 144- Yüksek Hakimler  Kurulu , adliye mahkemeleri hakimlerinin özlük işleri hakkında kesin karar verir. Bu kararlar aleyhine başka merciler  başvurulamaz. Ancak, disiplin  ve meslekten çıkarma cezaaları ile ilgili kararların bir defa daha incelenmesini, Adalet Bakanı  veya hakkında karar verilen  hakim issteyebilir.
       ( Ancak bu fıkradaaki düzenlemenin  öncesi şöyleydi. 20 Eylül 1971 de değiştirildi.) 
    Öncesi ise;                                                                                                                                         Hakimlerin bütün özlük işleri  hakkında karar verme yetkisi Yüksek Hakimler  Kurunundur.    
        Bir hakimin her ne sebeple olursa olsun, meslekten çıkarılması hakkındaki karar Yüksek Hakimler Kurulu Genel Kurulunun salt çoğunluğu ile  allınır.
          Adalet Bakanı gerekli gördüğü  hallerde, bir hakim hakkında  disiplin kovuşturması açılmasını Yüksek Hakimler Kurulundan isteyebilir.
        ( Bu Madde metni; 20 Eylül 1971 öncesi;
       Adalet Bakanı, gerekli gördüğü hallerde , bir hakim hakkında  disiplin kovuşturması açılması için Yüksek Hakimler Kuruluna  başvurabilir. ) şeklindeydi.
       Bir mahkemenin veya bir hakimin kadrosunun  kaldırılması veya mahkemenin yargı çevresinin  değiştirilmesi , Yüksek hakimler Kurulunun  uygun görmesine bağlıdır.
       ( Bu madde metni; 20 Eylül 1971 günü öncesi;
      Bir mahkemenin veya bir kadronun kaldırılması veya bir mahkemenin  yargı çevresinin değiştirilmesi, Yüksek Hakimler  Kurulunun  uygun görmesine bağlıdır. ) şeklindeydi.
       Hakimlerin denetimi ve haklarındaki soruşturma , Yüksek Hakimler  Kuruluna bağlı ve sürekli olarak görevli müfettiş hakimler eliyle yapılır. Müfettiş hakimler, hakim ve Cumhuriyet savcıları ile  meslekten sayılanalar  arasından  Yüksek Hakimler Kurulunca atanır. Müfettiş hakimlerin nitelikleri ile atanma usulleri , hakları,ödevleri, ödenekleri ve yollukları, meslekte ilerlemeleri, haklarında disiplin kovuşturması yapılması ve disiplin cezası uygulanması , hakimlik teminatı esaslarına göre kanunla düzenlenir.
          ( Bu fıkranın 20.Eylül 1971 öncesi düzenlemessi;
        Hakimlerin denetimi, belli konular için  Yüksek Hakimler Kurulunca görevlendirilecek üst dereceki hakimler eliyle yapılır.) Şeklinde düzenlenmiş idi.)
                            xxxxx
     1-Bu açıklamalar ve yorumlar gössteriyor ki; 1961 ANAYASASI; getirddiği düzenlmelr ile Yargı Kurumlarına ve Karar veren Hakimlere ; Karavermelerinde sınırsız bir özgürlük getirmiş idi.
     Bunun yanında da ; KARARLARIN Denetimine de Üst Mahkemelerce de geniş yetkiler getirilmiş olduğunu görüyoruz.
      Bu safhaya kadar yaptığım İncelemede;
      -YHK.nın 1961-1971 arası; Dönemdeki Düzenlemsini çok çağdaş ve Hakimlerine de HUKUK SINIRLARI içinde kalmak koşulu ile geniş Yetkilerin verildiğini görüyoruz.
       -YHK.nın 1971-1982 arası, Dönemdeki Düzenlemesinin; "Hakimlere; kendinizi biraz toparlayınız..."uyarılarının olduğunu görüyoruz.
      Merhum DEMİREL; Başbakanlığı Döneminden hep Yargıdan şikayetçi oldu...Bu Anayasa ile" DEVLET Yönetilemeyeceği..." görüşünü mitinğ alanlarında seçmen ile paylaşıyorduk .                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                    2-Yasalarda Anayasaya Uygunluğun Sağlanması:                                 Anayasa ile ilgili çalışmalarda; öncelikle İkinci Dünya Savaşından sonra, yalnız " YASALAR ANAYASAYA AYKIRI OLAMAZ " şeklinde bir İLKE koymakla yetinilmemekte ve 1961 Anayasasında bu uygunluğu sağlayacak birtakım kurumlar kuruldu.
Anayasa Mahkemesi, yasaların Anayasaya uygunluğunu denetleyecek Bağımsız bir Yaargı organı olarak HUKUK DEVLETİ anlayışının temel ilkelerinden biri durumuna geldi.
       3-Hukuk Devleti ilkesinin gerçekleşmesi, sadece yasaların anayasaya uygun olması ile tamamlanamaz. Hukuk Düzenine bağlı kalmaktır.
1961 Anayasası, Yönetimin Hukuka bağlılığını sağlamak için çeşitli bir takım kurllar getirmiştir.
-YÜRÜTME Görevinin ;yasalar sınırları içinde yerine getirileceğini açıklıyor.
-ANAYASA Hükümlerinin, yalnız YASAMA ve YARGI Organlarının değil, YÜRÜTME Organını ve İDARE MALKAMLARINI da bağlıyacağı düzenlemesini getirmiştir.
-YÖNETİMCE konan düzenleyici kuralların ve yönetim işlemlerinin hukuka uygunluğunu sağlayacak DENETİM Kurumunu ve Danıştay gibi bir Yargı Kuruluşunu da HUKUK Devleti ilkesini gerçekleştirecek önemli bir unsurdur.
4-Yargı Kuruluşlarının BAĞIMSIZLIĞI ve GÜVENİRLİĞİNİ Sağlayacak Koşulların Yerleştirilmesi de Gerekir:
Yasaların Anayasaya uygunluğunun denetlenmesi,Yönetimin Hukuka bağlılığının sağlanmasında ve tüm Yasaların Anayasaya uygun olarak uygulanmasının sağlanmasında, Hukukun Kurumları ve Kuralları çok önemlidir.
Yalnız YARGI BAĞIMSIZLIĞI; kolayca gerçekleştirilen bir müessesede değildir.Bunun gerçekleştirilmesi, yurttaşların gözünde YARGI KURUMLARINA GÜVENİN Yerleşmesini sağlayacaaktır.
Özgürlükleri kısıtlayan yasaların değişen koşullara göre keyfi bir şekilde yorumlanması ve insanların önceden belli olmayan ölçülerle CEZALANDIRILMASI önlenmiş olacaktır.
HUKUK DEVLETİNDE; HAKİMLERE DÜŞEN ÖNEMLİ BİR GÖREV VARDIR....
-Hukuk Devleti ilkesi, ancak anlamlı bir tutumla uygulandığı zaman yurttaşa gerçek bir GÜVENLİK sağlar.Bunun uygulanması , yerleşmiş hukuk düzenine ve var olan toplum ilişkilerine bilinçsiz bir şekilde uymak sonucunu doğurur. Bu durumda da belli bir sınıfın eğemenliği pek ulu görünen ilkelerin gölgesinde sürdürülür.
-Bu nedenle, mevcut hukuk kurallarını , hukuk devleti ilkesini gerçekleştirmek iddiası ile uygulayanlar ve özelllikle de HAKİMLER,hanği konumda olursa olsunlar , BÜYÜK BİR SORUMLULUK DUYGUSU ile DAVRANMAK ZORUNDADIRLAR...
Kuralları gerekli-gereksiz uygulama yerine , bunların gerisindeki sınıf ve ekonomik üstünlüğü etkilerinden mümkün olduğu kadar arınmış bir ADALET DUYGUSU ile Yargıya varmak gerekir.
Yalnız, bu çok güç olan bir DAVRANIŞTIR.
-DOĞAL-TABİİ HAKİM İLKESİ : 
Bu kavram dar anlamda;" SUÇUN İŞLENMESİNDEN ÖNCE YASA İLE BELLİ EDİLM,İŞ HAKİM..."olarak tanımı yapılmıştır.
Bu tanımın yanına, mahkemelere ilişkin yetki ve görev kurallarınını, tarafsızlıkla ilgili güvenceleri ve olağanüstü mahkemelerin kurulamaması ilkeside gereklidir.
DOĞAL Hakim-DOĞAL Yargı; Hukuk Devleti ilkesinin temel unsurlarından olan YARGI BAĞIMSIZLIĞIDIR.
Mahkemeler, suçun işlenmesinden kurulmamışsa, Hakimler sanıklardan önce belli olmamışsa; o zaman SUÇLARA ve SANIKLARA göre Mahkeme kurup, Hakim görevlendirmek durumu ortaya çıkar. Bunun yanında; Mahkemelerin ve Hakimlerin BAĞIMSIZLIĞINI ortadan kaldıran hükümlerde buna eklenince HUKUK DEVLETİ İLKESİ de çöker....
DOĞAL YARGI YOLU;Sanığın Suçu işlediği anda yürürlükte olan Yasa Düzenlemelerine göre kurulmuş bir Mahkemede o davaya bakması gerekli olan HAKİM tarafından Yargılanmasını sağlar.
Hukuk Devleti anlayışının somutlaştırılmasında ve yurttaşların belli olan bir güven duygusu ile YAŞAYABİLMELERİNDE bunun önemi çok büyüktür.
Biz; geçmiş dönemlerindeki; SIKIYÖNETİM MAHKEMELERİNE bu Nedenlerle karşıydık.
1961 Anayasası; "Yargı yetkisi Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır..." düzenlemesini getirmiş idi...
xxxxxxxxxxx
-DEVLET GÜVENLİK MAHKEMELERİNE GELİNCE; Sıkıyönetim Mahkemeleri yanında bir de Devlet Güvenlik Mahkemeleri düzenlemesi Anayasaya kondu. Anayasanın 136. maddesine göre;;
- DGM.lerinin varlığı, Sıkıyönetim ve savaş hallerinde Askeri Mahkemelerin GÖREV Yapmalarına engel değildi.
-DGM.lerinin verdiği kararlar için; Yargıtay dışında bir Denetim merciide kurulmadı.
-DGM.lerde bir başkan ve dört asıl iki yedek üye yanında yeteri kadarda C. Savcısı görev yapmaktaydı.
-DGM. ile anayasdaki Yargı Bağımsızlığı çatışması vardı. Bu neden;Bakanlar Kurulunca her boş yer için bir misli aday gössteriliyor; hakimler için Birinci Sınıfa ayrılmış olmaları gerekiyordu. YHK.da bu iki aday arasında birisini seçme yetkisi vardı.
-DGM, Hakim ve Savcıları 3 yıl için görev yapabilirler.. Süresi bitenler yeeniden atanabilmekteydiler...
Kısacası; DGM.de kimlerin görev yapacağı ve atanmaaları önceden bir misli adayı belirlemek Siyasal yönetim olan Bakanlar Kuruluna ait idi...
"Yargı yetkisi Türk Milleti adına bağımsız mahkemelerce kullanılır " düzenlemesi; 
YARGI BAĞIMSIZLIĞI ile de bağdaştırılamıyordu.
xxxxxxxxxx
1961 Anayasası ile Kurulan DEVLET SİSTEMİ;
" GÜÇLÜ BİR YARGI SİSTEMİYLE SINIRLANDIRILMIŞ KLASİK PARLAMENTER SİSTEM..." olarak tanımlayabiliriz.
Bu durumda; YASAMA Yetkisini kullanan bir Parlamento,bunun içindeki çoğunlukça kurulan ve bu çoğunluğa dayanarak çalışan bir HÜKÜMET...Sembolik Yetkilere sahip sorumsuz bir devlet başkanı ve nihayet normal yargı işleri yanında hem YASAMANIN, hemde YÜRÜTMENİN Davranışlarını denetleyen bir YARGI ORGANI;  düşünmek gerekir.
         Buraya dek kaleme aldığım YARGI ve YARGI Mensupları için İyi ve İyi sayılacak dönemler....
        1982 Anayasaı ve 2010 Yılı dönemlerindeki  Yargı ilr ilgili Değişimler ve Yargı Mensubu olarak Karar veren Hakimler....
         Saygı ile....

devam ediyorum

Bu haber 404 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum