Reklam

ORDU ÖLÜ ŞEHİR GİBİ!

Korona virüs salgını nedeniyle aylarca iş yerlerini açamayan esnafın kepenk kaldırmasıyla indirmesi bir oldu. Salgının oluşturduğu ekonomik koşullarla birlikte vatandaşın alım gücünün de zayıflaması, esnafları kepenk indirmeye kadar götürdü.

ORDU ÖLÜ ŞEHİR GİBİ!

Korona virüs salgını nedeniyle aylarca iş yerlerini açamayan esnafın kepenk kaldırmasıyla indirmesi bir oldu. Salgının oluşturduğu ekonomik koşullarla birlikte vatandaşın alım gücünün de zayıflaması, esnafları kepenk indirmeye kadar götürdü.

ORDU ÖLÜ ŞEHİR GİBİ!
23 Haziran 2020 - 23:36

 Destek paketleri de esnafı ayakta tutmaya yetmedi. İl genelinde mart, nisan, mayıs ayında yüze yakın iş yeri kapandı.

Ordu Esnaf ve Sanatkârlar Odaları Birliği Başkanı Erdoğan Akyürek da, ayakta kalmaya çalışan esnafın yeni destek paketleriyle desteklenmesi gerektiğine dikkat çekti. Mevcut kredilerin amacına ulaşmadığını belirten Akyürek, “Küçük esnafımız için yeni bir destek paketi muhakkak gerekli. Bununla ilgili bazı paketler açıklandı ama tam anlamıyla bu destekler amacına ulaşamadı. Yani devletin açıkladığı paketlerle esnafın sorunları örtüşmedi. Neden örtüşmedi? Bankaların kredilere ulaşılmasıyla ilgili çıkardığı engellerdir. Sicil affı çıkmadığı sürece bankalar esnafları kredilere eriştirmez. Müracaat çok fazla olmasına rağmen, bunlar karşılanamadı” diye konuştu.

“SİFTAH YAPMADAN İŞ YERİNİ KAPATAN ESNAF VAR”

Esnafların iş yerlerinde günlük masraflarını karşılayamadığını ifade eden Akyürek, “Korona virüs salgını nedeniyle iş yerlerini kapatan esnaf sayımızda bir hayli oldu. Normal zamandan daha fazla bir iş yeri kapatılmasıyla karşı karşıyayız. Bazı sokaklar, caddeler dikkatimizi çekiyor. Sanki ölü şehir gibiyiz. Kanunen bir yasak olmamasına rağmen bir esnaf dükkânının kapısını açtığında günlük iş yerinin giderini karşılayamayınca dükkanını açmak istemiyor. Çünkü vatandaşların da alım gücü yok. İş yerleri açılıyor ama ilimizde siftah yapmadan kapatan iş yerleri var. O zaman da ne oluyor, iş yeri sahibi günlük giderini cebinden karşılamış oluyor. Bir, iki veya beş gün karşıladı desek, bir ay esnaflarımız buna nasıl dayansın” şeklinde konuştu.

“VATANDAŞIN DA DURUMU ZOR”

Vatandaşların alım gücünün olmamasının da esnafları etkilediğini kaydeden Akyürek, “Biz bir taratan esnafın temsilciyiz ama diğer taraftan bireysel olarak baktığımızda birer tüketiciyiz. Bu nedenle bizim hem esnafı hem de tüketicilerin durumunu görmek durumundayız. Şu an baktığımızda vatandaşın da durumu zor. Salgın süreci beni etkilemedi diyen hiçbir kimse olamaz. Bırakın Türkiye’yi dünyada herkesi etkiledi. Bu işin zengini fakiri yok. Herkes birbirine zincirleme bağlı. Tabandan değerlendirirsek; vatandaş hareket edemedikten sonra zengin istediği kadar zengin olsun. İş üretemedikten sonra, ürettiğini satamadıktan sonra ne yapacak? Hazıra dağlar dayanmaz. İnşallah Allah bugünlerimizi bize aratmaz” ifadelerinde bulundu.

“BİRİSİNE BAŞKA, ÖBÜRÜNE BAŞKA BİR TEDBİR UYGULANMAMALI”

Akyürek, korona virüs salgını kapsamında alınan tedbirlerin gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayarak, şöyle konuştu: “1 Haziran’dan itibaren normalleşmeye geçiyoruz denildi ama bu normalleşme sözle olmuyor. En basit olarak dolmuşlarda bugün herkes omuz omuza gidiyor. Sosyal mesafe kuralı diye bir şey yok. Gelin görün ki buna rağmen kahvehanelerde maskeli de olsalar, sosyal mesafede uygulansa oyun oynanmıyor. Yani iki kişi otobüste, uçakta yan yana oturulacak ama kahvehanelerde masanın her bir kenarında dört kişi birbirine dokunmadan oturamayacak? Bu bir tezatlık. Bu durumların çok iyi gözden geçirilmesi gerekiyor. Gerçekten sağlık açısından bir sıkıntı varsa her yerde aynı tedbirler uygulanmalı. Birisine başka, öbürüne başka bir tedbir uygulanmamalı. Esnaf gerçekten çok zor durumda. Şu an kahvehaneler açık gibi görünüyor ama hepsi zarar ediyor. Sadece çay satmakla kahvehaneler dönmez. Bunu sadece bir tek örnek diye verdik. Esnaflarımızın hepsi sıkıntıda. Bu nedenle refah düzeyini rahatlatacak yeni destek paketlerin gelmesi gerekiyor.” MUSTAFA KIRLAK-ÖZEL HABER

Bu haber 2731 defa okunmuştur.

YORUMLAR

  • 0 Yorum