BEN SOYLU'YA BİR OPERASYON YAPILACAĞINI 2017'DEN BERİ...
Reklam
KEMAL VANLI

KEMAL VANLI

tokattan.com

BEN SOYLU'YA BİR OPERASYON YAPILACAĞINI 2017'DEN BERİ SÖYLÜYORDUM...

17 Mayıs 2021 - 12:32

Sedat Peker'in açıklamaları kontrolden çıkmış şekilde değil... Bana göre; kontrole alınmış şekilde devam ediyor...

İlk başladığında da kontrollüydü aslında...
Ama o vakit kontrol kendindeydi...
O videolarda, kendisiyle birlikte hareket eden veya yardımcı olanları koruyordu...
Bir pazarlık şansı arıyordu...

Ya şimdi;
Şimdi pazarlık şansı aramıyor... Bana göre; sanki o pazarlığı yapmış gibi...
O anlaşmanın bir parçası olarak da; içişleri Bakanı  Süleyman Soylu'yu hedef almaya başlamış gibi...
Tabii yine bana göre...

Değil mi...?
İlk videolarda Soylu'nun adını anmıyor... Onun dahli ve bilgisi olmadan mümkün olmayacak olayları dahi, Soylu'yu dahil etmeden anlatıyordu...

Öyle ya; Peker, Mehmet Ağar'ı açıktan derin devlet ilan ediyor... onu bir paralel içişleri bakanı olarak, paralel bir emniyet genel müdürü olarak anlatıyordu...

Peki bunları anlattığı ilk videolarda dönüp Soylu'ya; "yahu sen içişleri bakanısın... Nasıl Mehmet Ağar'ın adeta paralel bakan gibi dizaynlar yapmasına engel olamıyorsun?" demiyordu...

Ağar'ın oğlu ile ilgili cinayet ve tecavüz iddiasını anlatırken... "Senin içişleri bakanlığında nasıl mümkün olur?" diye...
Yurda sokulacakken, Kolombiya gümrüğünde yakalanan yaklaşık 5 ton kokain olayını anlatırken, "sana rağmen nasıl oluyor?" diye dahi sormuyordu...

Sormuyordu çünkü onu koruyordu.. Güveniyordu...

Ama artık görüyoruz ki; Sedat Peker sanki artık başkalarına güveniyormuş gibi... başkaları ile anlaşmış gibi... namlusunu Soylu üzerine döndermiş gibi... bu da son yaptığı pazarlığın bir parçasıymış gibi davranıyor...

Bana Twitter'dan pislik dedi falan hikaye....
Bir içişleri bakanı olarak Soylu'nun, içinde olduğu hükümet ve devlet nizamıyla ilgili, skandal açıklama ve ifşalar yapan şahsına demesini bekliyordu Peker...?
"Biz birlikteyiz... Peker'e çok yardımcı oldum... ona güveniyorum" falan mı diyecekti...?

Soylu konumundaki bir devlet görevlisinin aklen ve mantıken,  Peker adamı dahi olsa değilmiş gibi... dostu, arkadaşı, yoldaşı dahi olsa değilmiş gibi...
Bütün bu ilişki ve korumaları sürse dahi bitmiş gibi konuşmak zorunda...

Burada akla mantığa aykırı olan davranış.. akla mantığa aykırı çıkış, Soylu'nunki değildi...
Akla mantığa aykırı olan çıkış...; Onca yıl yeraltı dünyasında roller almış... Gayriresmi de olsa devletle, siyasetçilerle, hükümetlerle ilişki içinde olmuş biri olarak, Soylu'nun bu çıkışını akıl ve mantık süzgecinden geçirmeden, "vay sen bana pislik" dedin diye tepki gösteren Peker'in çıkışıydı...
Bu aynı zamanda videoların başlangıçtaki akışına da aykırıydı..

Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan bu olaylar ortaya çıkmadan Soylu'yu içişleri bakanlığından almak istediği halde bunu ortağı MHP ve kamuoyu baskısından yapamıyordu ise...; bugün bunu yapması için önünde tek bir engel kalmadı...
Kimin sayesinde..; Peker sayesinde....

Hatta sayın Erdoğan'a öyle pürüzsüz bir yol açtı ki Peker...; görevden alırsa değil, almazsa tepkilerin yükseleceği bir ortam oluştu...

İddiaları doğruysa.... ki; kokain olayı başta, marina olayı başta bir çok anlatıklarının doğru olduğu ortada... 
Perker'in iddiaları üzerinden kurduğu mantık zincirine göre..;
Milletvekili Tolga Ağar'ın yaptığını, babası Mehmet ağar'ın bilmemesi...
Mehmet Ağar'ın yaptıklarını, İçişleri Bakanı olarak Süleyman Soylu'nun bilmemesi mümkün mü...?
Değil..

İyi de zincir neden Soylu'da kopsun ki..;
Soylu'nun yaptıklarını ise, MİT başta tüm istihbarat örgütlerini doğrudan ve dolaylı olarak bünyesine bağlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bilmemesi mümkün mü...?

Ya da şöyle sorayım..; 
Oğlunun yaptıklarından, baba Ağar da...
Ağar'ın yaptıklarından, Soylu da sorumluysa..
Soylu'nun yaptıklarından kim sorumlu...?

Soylu'nun yerinde olsam özellikle doğrulanmış olan iddialarla ilgili adı geçen her isme, ucu nereye uzanırsa uzansın cesurca ve istisnasız operasyon yapardım...
Bu isimleri gözaltına aldıktan sonra da istifa eder, kendimin de dosyaya dahil edilmesinin ve şeffaf şekilde araştırılmasının yolunu açardım..
Ki; kamuoyu "helal olsun" desin...

Sedat Peker istediği anlaşmayı yapmış gibi hissediyorum...
Ama o anlaşmaya ve anlaşma yaptığı isimlere ne kadar güvenebilir onu bilemiyorum...

Soylu'ya gelince...
Evet onu görevden almak, bir bardak suya düşmüş, iplik parçasını almaktan çok daha kolay artık....
Ama öte yandan sıkıntısı da büyük...

Nasıl büyük...
Çünkü bir Sedat Peker gerçeği var ortada...
Devlet ve hükümet içinde Soylu'ya göre binde bir dahi bilgi ve ilişkilere dahi sahip olmayan Sedat Peker, bir kamera ve tripod ile böylesine deprem etkisi yapabiliyorsa, Soylu isterse ne yapamaz...?
İşte burası çok sıkıntılı...

Ben 2017'den beri Süleyman Soylu'nun bir operasyon yiyeceğini, başına bir şey gelebileceğini... Bunun da ülkede yeni bir dizayn hareketinin başlamasının fitilini ateşleyebileceği endişemi çeşitli arkadaş ortamlarında dile getiriyordum...
Onlarda söylediklerimi komplo teorisi buluyor, "Saçmalama" diyorlardı...

Yazmadım... yazamayacağım kadar komplo teorisi tarzı endişeler barındırıyordu zaten söylediklerim... 
Yazamazdım ama dile getirdim...
Benim tahmin ettiğim  gibi bir operasyon yedi Soylu...
Ama bendeki senaryolardan çok ama çok daha makul bir operasyon...

Ki..; asıl sıkıntılı süreç bundan sonra başlayacak gibi...

Bu yazı 324 defa okunmuştur .