ORDU İLİ SAHİL DÜZENLEME PROJESİNE FARKLI BİR BAKIŞ
Reklam
Necdet TOPÇUOĞLU

Necdet TOPÇUOĞLU

ŞİMAL YILDIZI

ORDU İLİ SAHİL DÜZENLEME PROJESİNE FARKLI BİR BAKIŞ

30 Ekim 2023 - 11:29



Necdet Topçuoğlu

 Ordu, Karadeniz kıyı şeridinde bulunan iller arasında sahili en güzel olan illerden birisidir. Ancak kentleşme yaygınlaştıkça, sahil boyunda bir takım düzenlemelerin yapılması, çağdaş belediyeciliğin öngördüğü bir zorunluluktur. Kentin sahil şeridi denilince nerede başlayıp nerde bittiği konusunu tanımlamak gerekir. Ben bir Ordulu olarak, ileriki yıllar dikkate alındığında, kent sahilinin, Doğu da Turnasuyu deresinden başlayarak, Batı da Efirli’deki Un fabrikası veya kadınlar plajına kadar uzanan mesafenin olacağını düşünüyorum. Hatta Perşembe ile Ordu’nun yapılaşma olarak birleşeceğini söylemek, abartılmış bir kehanet olmaz. Dikkat edilirse, şehirler hep Batı yönünde büyümektedir.

Ordu Büyükşehir Belediyesinin sahilde bazı prestij projeler uygulamayı düşündüğü anlaşılmaktadır. Hayat ileriye doğru yaşanır, geriye doğru anlaşılır. Geride kalan yıllara bakıldığında, her Belediye Başkanı kendi döneminde lokal olarak bazı projeler uygulamışlardır. Daha sonra gelen başkanlar bunları ya değiştirmişler, ya da iptal etmişlerdir. Bu uygulamaların uzun vadede kente bir değer kattığını söylemek mümkün değildir. Tam aksine zaman ve kaynak israfına neden olduğunu söylemek mümkündür. Hatta şehir içinde kalan insan merkezli gezinti alanlarının bile kısa sürede değiştirilmesi zorunluluk haline gelmiştir.

Dünyanın çağdaş kentlerinde şehir planlarının bilimsel olarak yapıldığı görülmektedir. Bu plan yaklaşımında öncelikle kentlerin mastır planları yapılmaktadır. Belediye Başkanlarının kendi dönemlerinde, bütçe ve finansman imkanları çerçevesinde uyguladıkları projeler, büyük planın birer parçası olarak gerçekleştirilmektedir. Sonunda bütün parçaların birleştirilmesiyle projenin bütünü ortaya çıkmaktadır. Basit bir ifade ile mastır planı pazıl, dönemsel uygulamaları da pazılın birer parçası olarak tanımlamak mümkündür. Hatırlanacağı gibi, Rahmetli Atatürk, Ankara’nın 300 bin nüfuslu mastır planını, Avusturya’lı ünlü şehir plancısı Herman Jansen’e yaptırmıştı. Ancak eğitimden ve bilimden uzak şahıslar, söz konusu plana sadık kalmamışlardır.

Kentlerin sahil planları yapılırken de yine mastır plan yaklaşımı ile projelendirilmesi gerekli görülmektedir. Burada önemli olan büyük resmi görebilmektir. Başlangıçta Ordu Kent Sahilinin Turnasuyu Deresinden, Efirli’deki Un Fabrikasına veya kadınlar plajına kadar uzanan kıyı şeridi olduğunu varsaymıştık. Yapılması gereken bu sahil şeridinin çoklu yaklaşımla projelendirilmesidir. Bu konuda bir proje yarışması açılarak, farklı yorum ve bakış açılarının projelere yansıması sağlanmalıdır. Hazırlanan projelerin konu ile ilgili bir Bilim Kurulu tarafından değerlendirilmesi sonucunda, uygulanacak en doğru proje seçilmelidir. Bu konu benim buluşum veya icadım değildir. Gelişmiş ülkelerde projeler bu mantıkla hazırlanmaktadır.

Bu durumda, kentin ileriye doğru yönetimine hangi Belediye Başkanı gelirse gelsin, bu belediye yönetimlerinin elinde sahil düzenlemesi için bir yol haritası bulunacaktır. Belediye yönetimleri kendi dönemlerinde sahip oldukları bütçe ve finansman imkanları ile bu büyük planın uygun görecekleri bölümlerini gerçekleştirebilirler. Sonuçta uygulanması tamamlanan bütün parçaların bir araya getirilmesi, büyük projeyi meydana getirecektir. Böyle bir yaklaşımla sonradan eleştirilecek uygulamaların önüne geçilmesi mümkün görülmektedir. Önemli olan ana plana sadık kalınmasıdır.

Ordu Büyükşehir Belediyesi Başkanının önünde daha önce hazırlanmış olan ‘’Ordu Sahil Projesi Mastır Planı’’ bulunmuş olsaydı, yeni stadyum mevcut yerine yapılırmıydı, yıkımı gerçekleştirilen Belde Evleri hatası işlenirmiydi, Anemon Otelinin yapılmasına izin verilirmiydi bunların hepsi gözden geçirilmelidir. Örneklerin sayısını bakış açısına göre artırmak mümkündür. Bu güne kadar büyük ölçekli bir sahil planının yapılmamış olması büyük eksikliktir. Ancak bundan sonrası için yapılmasının da önemli bir hizmet olacağı düşünülmektedir. Hiçbir Başkan veya Başkan adayı, şimdiki aklım olsaydı dememelidir. Unutulmasın! Şimdiki aklınız, yarın atacağınız ilk adımdır. Geç kalmış olmak, hiç yapmamaktan daha iyidir.

Ordu artık Üniversitesi olan bir şehirdir. Üniversite kendi içine kapalı olarak, sadece öğrenci yetiştiren ve akademik çalışma yapan bir kurum olarak faaliyetlerini sürdürürse kentin gelişmesine bir katkısı olmaz. Üniversitenin kent bütününü bilimsel bakış açısı ile düşünerek yerel yönetime öneri sunması büyük bir hizmet olacaktır. Bu beklentimizin Ordu Üniversitesi yönetimine duyurulmasının faydalı olacağını düşünüyorum. Akademik bakış açısının, yapılacak hataları en aza indirmesi mümkündür. Yerel bir üniversitenin başarısı, sadece yayımladığı akademik yayınlarla değil, bulunduğu bölgenin kalkınmasına olan katkıları ile ölçülmelidir.

Çağdaş Planlı Kentleşme Modelinde tesadüflere ve bireysel hatalara yer yoktur. Planlı kentleşme modeli, kentin mimari kimliğinin korunması, yanlış uygulamalarla meydana gelecek kaynak israfının önlenmesi bakımından önemlidir. Planlı kalkınmada bilginin çok büyük önemi vardır. Bilginin hakim kılındığı her saha da başarı vardır.

Doğduğum il olan Ordu’nun düzenli gelişmesine duyarsız kalmama adına yazıya döktüğüm bu görüşlerim, aslında her ilin kentleşmesi için geçerlidir. Yerel yönetimlerde ‘’Proje Üretim Merkezleri’’ çok önemlidir. Bu birimlere liyakatli personel alınarak, hizmet içi ve yurt dışı eğitimleri eksiksiz tamamlanmalıdır. İnsana yapılan yatırım, hiç riski olmayan ve geri dönüşü çok kolay alınan bir yatırımdır. Kendisi de bir akademisyen ve bilim adamı olan Büyükşehir Belediye Başkanımızın ‘’Proje Üretim Merkezi’’ oluşturmamış olmasını yadırgadığımı belirtmek isterim. Bu dönem geride kaldı, seçimler yaklaşmaktadır. Hizmet etmek için aday olmayı düşünen kardeşlerimizin önüne bir yol haritası koymamız gerekir. Beklentilerimizi yazalım ki, onlar da cevap verme imkanı bulmuş olsunlar.

(30, Ekim, 2023-Ordu)

Bu yazı 247 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum