İNSANIN SÖMÜRÜLMESİ
Reklam
Şinasi KARA

Şinasi KARA

Ekonomi,Tarih ve Gündeme dair

İNSANIN SÖMÜRÜLMESİ

01 Haziran 2020 - 12:34


Tarihe baktığımız zaman, insanın sömürülmesi ''emeğin sömürüsü'' olarak karşımıza çıkıyor.
Tarım toplumunda emek sömürüsü, kölelik olarak hukuk düzenine bağlanmış idi. Savaş esirleri köle sayılıyor. Köleden doğan köle olarak kabul ediliyordu. Dinler dahi köleliği kaldıramadı. Bu düzen 19. Yüzyıla kadar devam etti. Sanayi toplumuna geçilince, kölelik şekil değiştirdi.
Sanayi toplumunda kölelik ''özgür işçi'' olarak tanımlandı. Ancak, emeğin yarattığı katma değer ölçüsünde işçiler, hasıladan pay alamadılar. İşçinin geliri ''kendini yeniden üretecek'' ücret seviyesini aşamadı. Düşük ücret, karın en önemli kaynağı oldu. Emek, sermaye birikimine kaynaklık etmeye devam etti.
1800 den itibaren, İngiltere'de sanayi işçileri toplu grevler ile hak aramaya başladılar. Her on yılda bir yapılan emekçi isyanları, ilave haklar verilerek önlenebildi. Başlangıçta 18 saat çalışan işçinin günlük çalışma saati, 8 saate kadar geriledi.
Fransa'da 1848 isyanı sırasında, büyük işçi kıyımı yapıldı. Bir gecede Fransız Ordusu'nun 100 bin kişiyi katlettiğini öğrenen Osmanlı Padişahı Abdulmecit, Fransız Elçisine ''iyi ki bizde amele sınıfı yok'' diyordu.
Emekçilerin hak talepleri, iki yoldan karşılandı. Birincisi az gelişmiş ülkelerin sömürülmesi. İkincisi, pahalı hale gelen emek yerine makina konulmasıdır.
-Emek yerine makina konulması, birim emeğin daha çok sermaye ile çalışması sayesinde emek verimi arttı ve ücret arttı. Artan ücret, harcanmalıydı. Batı tüketim kültürü yarattı. Zira üretim fazlası tüketilmeliydi. Daha çok tüketim, emek sömürüsünde yeni bir çağa imza atmıştır. Bu çağ, insanların Kredi Kölesi olarak yaşadığı günümüzden başkası değildir.
-Batının emekçileri, Doğunun ve Afrikanın sömürülmesi sayesinde refaha ulaştılar. Sömürü, toplumsal yapı kazandı.Toplumlar arası sömürü düzeni kuruldu. Devam etmekte olan bu düzen, bir sonraki yazının konusunu oluşturuyor.
Şinasi Kara

Bu yazı 1024 defa okunmuştur .

YORUMLAR

  • 0 Yorum